Evlerinin altında öyle bir şey buldular ki...

Büyükbabası ve ninesi ona Define Adası hikayesini okuduğundan beri Evilenglish'in gençlik hayali, başı boş takılmakmış. Ama aradan geçen yıllardan sonra Evilenglish büyük anne ve büyük babasının evini temizleyip altını üstüne getirirken öyle bir şey keşfediyor ki… 
Her şey bu kapalı kapıyla başlıyor… Kapı açılıyor, hikaye başlıyor. Evilenglish'in büyük dedesi 1997 yılında vefat ettikten sonra eve hiç kimse uğramaz. Odanın kapısını açıldıktan sonra dolabın önünde bulunan halıyı gören Evilenglish, halının eskimiş halini göz önünde bulundurarak atmaya karar verin. Bu kararı ilginç bir sonuç verir: Halının altında bir ambar bulur. Fakat daha sonra ambar girişi olduğu tahmin edilen şeyin aslında bir çelik kasa olduğu anlaşılır. Önce her insan evladı gibi kasayı açmayı dener fakat elbette ki açamaz. Profesyonel bir çilingir çağırmaya karar verir. Çilingir ‘şipşak' işini halleder ve kasayı açmayı başarır. Kasanın içinde ıslak tuğla yığını gibi görünen bir şeyler vardır. Anlam veremez, yolculuğa devam eder.
Sonradan anlaşılıyor ki birkaç sene önceki boru sızıntısı nedeniyle kasadaki her şey ıslanmış… Evilenglish, kasadaki tüm malzemeleri temizledikten sonra şöyle bir görüntü oluşur:
Kutuların içinden, değerli olabilitesi yüksek eski para ve hisse senetleri çıkmıştır. Farklı çeşit paralar, gümüşten yapılma gibi durmaktadır. Kasadan çıkan diğer malzemeler: Gümüş külçeler…
Eski, paslı alet kutusu… Paslı alet çantasından ne çıkar ki diyenler olacaktır. Buyrun… Çeşit çeşit mücevherler… Ayrıca plastik boruların içinde bir ton bozuk para vardı fakat bunlardan bazıları kağıttan borulara sarılmıştı.
Buldukları hayret verici değil mi sizce de?