Tgrt Haber
28 Nisan 2015 10:41 - Güncelleme : 16 Şubat 2022 12:17

KKTC lideri Erdoğan'la telefonda bakın ne konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinin sorulması üzerine Mustafa Akıncı, 'Bir tebrik telefonu şeklindeydi. Sohbet ettik kısaca, çünkü zaten havaalanındaydı, ayrılmak üzereydi. Sohbette öne çıkan Türkiye'yi ziyaret konusu oldu.

KKTC lideri Erdoğan'la telefonda bakın ne konuştu
KKTC, yeni Cumhurbaşkanı, Mustafa Akıncı, cumhurbaşkanı erdoğan,

KKTC'nin yeni Cumhurbaşkanı Mustafa  Akıncı, kendileri için anavatan sevgisinin yüreklerde olan bir duygu olduğunu  söyledi. Türkiye hükümetinin KKTC'deki seçimler sırasındaki duruşunun doğru bir  tavır olduğunu vurgulayan Akıncı, ilk dış ziyaretini Ankara'ya yapacağını  belirtti. 
KKTC'de dünkü cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan Akıncı, AA muhabirine  KKTC-Türkiye ilişkilerine yaklaşımı ve Kıbrıs sorununun çözümü konusunda  değerlendirmelerde bulundu. 
Akıncı, Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını gözeterek, Kıbrıs sorununda  çözüm odaklı bir siyaset izleyeceğini söyledi. Kıbrıs müzakerelerinde taraflar  arasındaki 11 Şubat 2014 mutabakatı çerçevesinde kalacağını ifade eden Akıncı,  söz konusu uzlaşmaya Türkiye'nin ve Derviş Eroğlu'nun da onay verdiğini  hatırlattı. 
Erdoğan'dan KKTC liderine çok sert cevap!
BM Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide'nin 4 Mayıs'ta adaya  geleceğini söyleyen Akıncı, Eide ile Kıbrıs müzakerelerinin bundan sonrasını ele  alacaklarını söyledi. 
 Akıncı, toplumsal konulara duyarlı bir cumhurbaşkanı olacağını  belirterek, "Partilerin içiyle değil toplumun içiyle ilgileneceğim" dedi.  Bağımsız ve tarafsız bir cumhurbaşkanı olacağını dile getiren Akıncı, tüm  partiler karşısında eşit mesafede duracağını ve tüm "renkleri" kucaklayacağını  ifade etti. 
 
 Türkiye ile ilişkiler 
 
 Türkiye ile ilişkilerin karşılıklı saygıya dayalı, kişilikli bir  ilişki olacağını düşündüğünü söyleyen Akıncı, "Kıbrıslı Türklerin kendi  kurumlarında söz sahibi olmasını ve bu kurumları da iyi yönetmesini istiyorum.  Kıbrıs Türk Hava Yolları'nda olduğu gibi kurumların batırılmasına şiddetle  karşıyım. Her türlü ilişkide ne çatışmacı ne de teslimiyetçi bir çizginin  izlenmesi taraftarıyım" diye konuştu. 
 
 Mustafa Akıncı, kendisinin Lefkoşa Belediye başkanı olduğu dönemde  Güney Kıbrıs Rum Kesimi ile iki toplumlu alt yapı projesini hayata geçirdiğini  belirterek, aynı dönemde Ankara ile kardeş şehir ilişkisini de kendisinin  oluşturduğunu söyledi. 
 
  "Anavatan sevgisi yüreklerde olan bir duygudur. Duygusal anlamı  büyüktür" diyen Akıncı, anavatan duygusunun tarihten ve kültürel bağlardan gelen  bir duygu olduğunu ifade ederek şunları söyledi: 
 
 "KKTC diye bir devlet var. Bu devleti de tanıdım diyen bir Türkiye  Cumhuriyeti var. Bu ilişkilere dikkat etmek gerekiyor. Çünkü kendi ayakları  üzerinde duran, kendi kendini yöneten, duygusal anlam bir yana, kardeş ilişkisi  içinde bir Türkiye isteyen Kıbrıs Türk toplumunun varlığı, Türkiye'nin aleyhine  bir durum değil." 
 
 Akıncı, hedefinin, KKTC'nin kendi kendine yetebilen, kendi  demokrasisini ve ekonomisi güçlendirme çabası sergileyen bir ülke haline gelmesi  olduğunu belirterek, KKTC'nin bu sayede gelecekte federal bir yapı içinde Rumlar  karşısında ezilmeden AB kurumları içinde yaşayabileceğini söyledi. "Benim arzum,  benim hedefim bu" diyen Akıncı, Türkiye'nin bunu bir anlaşmazlık mesajı olarak  algılamaması gerektiğini ifade etti. Akıncı sözlerini şöyle sürdürdü: 
 
"Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan seçildiği günlerde bir yabancı basın  mensubu beni aramış, 'Ne dersin?' demişti. Ben de 'Ne diyeyim, Türkiye halkının  kararına saygı duymaktan başka ne diyebilirim' demiştim ve hem sayın Erdoğan'ı  hem de Türk ulusunu kutlamıştım. '(Muhabire) Nisan ayında bizim de seçimlerimiz  var, bizde de kim seçilirse seçilsin, aynı saygının gösterilmesini bekliyoruz'  demiştim. 
 
  Merhum Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın "Türkiye'nin istemediği kişi  buralarda Cumhurbaşkanı seçilemez" sözüne atıfta bulunan Akıncı, "Halbuki aslolan  Kıbrıs Türk halkının istemediğinin seçilememesi olmalıydı" dedi. 
 
Akıncı, "Yıllarca Türkiye'den yetkililer çeşitli dönemlerde şu ya da  bu biçimde, şu ya da bu oranda seçimlerimize müdahil oldular. Bu kez Türkiye  hükümeti böyle bir müdahalede zaten bulunmayacağını, hatta ima bile  etmeyeceklerini söyledi. Bilhassa sayın Bülent Arınç'ın ağzından da bu ifade  edildi" dedi. 
 
"Dün geceden beri kutlama mesajları alıyorum" diyen Akıncı,  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Dışişleri Bakanı  Mevlüt Çavuşoğlu'nun yazılı olarak tebriklerini ilettiklerini, ayrıca Erdoğan,  Davutoğlu, Meclis Başkanı Cemil Çiçek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve  eski Meclis Başkanı Hikmet Çetin'in de kendisini arayarak tebrik ettiğini  söyledi. 
 
Akıncı, "Bu vesileyle onlara da teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum.  Türkiye hükümetinin bu seçimlerdeki duruşu anlamında da bunun doğru bir tavır  olduğunun altını çizmek istiyorum. Böyle devam etmelidir diye düşünüyorum" dedi. 
 
 Erdoğan ile telefon görüşmesi 
 
 Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinin sorulması  üzerine Akıncı, "Bir tebrik telefonu şeklindeydi. Sohbet ettik kısaca, çünkü  zaten havaalanındaydı, ayrılmak üzereydi. Sohbette öne çıkan Türkiye'yi ziyaret  konusu oldu. 'Herhalde Türkiye'yi ilk ziyaret edecek yer olarak seçeceksin' dedi.  Tabi ki öyle olacaktır. Yemin töreni Perşembe günü olacak. Ondan sonraki süreçte  de kendilerine en uygun zaman neyse, birlikte kararlaştıracağımız bir tarihte bu  ziyareti gerçekleştirmekten memnuniyet duyacağım" diye konuştu. 
 
 Maraş sorunu 
 
Maraş denince, telle çevrilmiş ve 40 yıldır yılanlara terkedilmiş bir  bölgeden bahsedildiğini belirten Akıncı, "Ben bunu üç ayaklı bir biçimde müzakere  edelim ve sonuçlandırırsak yaşama geçirelim diye önerdim. Bu da vizyonumun bir  parçasıydı" dedi. 
 
 Akıncı, buna toplumun da onay verdiğini belirterek, şunları söyledi: 
 
"Kapalı Maraş, BM denetiminde sahiplenince yerleşime açılabilir. Tabi  ki o zamana kadar yapılması gereken çok iş var orada. Mağusa limanından doğrudan  ticaret tüzüğü yaşama geçirilerek, Kıbrıslı Türklerin ürünlerinin de  güneydekilerin olduğu gibi Avrupa pazarlarına gümrüksüz olarak girebilmesinin  yollarının açılması ve aynı zamanda Ercan Havaalanı'na doğrudan uçuşların  yapılabilmesini öngören bir paket üstünde oturalım, tartışalım, uzlaşma arayalım  önerisidir benimki. Kapsamlı çözüme paralel olarak bunu önermekteyim. Kapsamlı  çözümü unutalım, parça parça gidelim şeklinde değil, ama bir yandan da bu tür  uzlaşmaları sağlayabilirsek, örneğin bir ortak teknik uzmanlar heyeti  oluşturulabilir, orada çalışmalara başlayabilir. O binaların yüzde 80'i belki  yıkılacak. Gecikmeden oranın planlanması lazım. Mağusa limanının incelenmesi  lazım. Avrupa limanı olması için oraya AB'nin de yardımcı olması lazım." 
 
 "Ortak ihtiyaç hissedilirse başlangıç noktası olacaktır"  
 
    Akıncı, Kıbrıs sorununun çözümünde iki tarafın da ortak ihtiyaç  hissetmesi halinde bir başlangıç noktası olabileceğine dikkati çekerek, "Bir  doğalgaz olayından birçok gerginlik ortaya çıktı. Bunlar bizi ancak gerginliğe  taşır. Biz istikrar istiyoruz" ifadelerini kullandı. 
 
 Başbakan Davutoğlu ile Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Volkan  Bozkır'ın barış mesajlarına atıfta bulunan Akıncı, kendi inancına göre de artık  Kıbrıs sorunu konusunda bir çözüme gitmenin akıl işi olduğunu dile getirdi.  Akıncı, şunları söyledi: 
 
    "Kıbrıs Türk toplumunun haklarını sonuna kadar savunarak, bir çıkış  yolunu şu ana kadar yerleşik BM parametreleri ki, buna Türkiye ve Yunanistan da  onay vermiştir, bu şekilde bir çözümü sağlamaya çalışacağım, ama bunun altının  dolması lazım. Çetin müzakereler gerektirecektir. Dolayısıyla var gücümüzle  çalışacağız. Umudumuzu yitirmemize gerek yok. Sayın Anastasiadis'e telefon  ettiğinde de söyledim. Onunla aynı jenerasyondanız. Keşke bizden önceki  jenerasyonlar çözseydi bu sorunu, ama olmadı. Bizim jenerasyonda bunu çözemezsek,  Kıbrıs sorununda gidişat bugünkünden daha kötü olabilir ve ayrılık daha da  kökleşir diye düşünüyorum. Bundan da kimse yararlanmaz. Halbuki biz ortak yarar  paydasında bir gelecek vadediyoruz. Kıbrıs Türk, Rum ilişkilerinin genişlediği ve  Kıbrıs'ın gelecekte federal yapıda bir bütün olarak gelişeceği bir gelecek  vaadidir benimki. Akılla, vizyonla çalışmak gerekir. Aynı akılcılığın diğer  taraftan da gösterileceği umuduyla bunları söylüyorum." 
 
 "Rum tarafı 'egemen devlet' olma tutumunu sonlandırmalı" - 
 
 Akdeniz'den çıkan doğal kaynaklar konusuna da değinen Akıncı, Rum  tarafının bugüne kadar izlediği "egemen devlet" olma tutumunun son bulması  gerektiğini söyledi. Akıncı, daha derinlerdeki bir zenginliğin şimdiden kavgasını  yapmak yerine, gelecekte o zenginliğin nasıl paylaşılabileceğinin akılcılığını  sergilemek gerektiğini vurguladı. 
 
Mustafa Akıncı, "Federal çözümde doğal kaynaklar da federal otoriteye  ait olacak. Doğalgaz da onlardan biridir. Bunların oturup konuşulması lazım" diye  konuştu. 
 
 Doğalgazın Türkiye üzerinden Avrupa pazarına gitmesinin çok doğru bir  tercih olacağını ifade eden Akıncı, uzlaşılması halinde İsrail gazıyla  birleştirilerek, Türkiye ve Yunanistan üzerinden Avrupa'ya gitmesinin en doğru  yol haline geleceğini belirtti. Akıncı, uzmanların verdiği bilgiye göre,  maliyetin, Rum lider Anastasiadis'in arzu ettiği sıvılaştırılma tesisi kurması  fikriyle karşılaştırıldığında beşte bir oranında olduğunu belirterek, maliyetin  dışında projenin zaman, hız ve paraya daha erken dönüşmesi faktörlerine vurgu  yaptı. 
 
 "Son zamanlarda çözüm olduğu takdirde Türkiye'nin bu konuya itiraz  etmeyeceği söylemi gelişmeye başladı" diyen Akıncı, Rum tarafının bunu olumlu bir  not olarak değerlendirmesi gerektiğine dikkati çekti. 
 
 Akıncı, su konusunda da adanın topraklarının adil ölçüler içinde  akılcılıkla paylaşılması gerektiğini kaydederek, "Suyu iki toplumun  kullanabileceği şekilde bölüşme akılcılığını göstermemiz, sanıyorum en uygun ve  tüm tarafların kazançlı çıkabileceği formüldür. Bundan sadece adadaki iki toplum  değil, Türkiye ve Yunanistan da yarar sağlayacaktır diye düşünüyorum" diye  konuştu. 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...