Özhaseki: 'FETÖ, PKK ve DEAŞ parçalanmamızı istiyor'
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki FETÖ, PKK ve DEAŞ'ın bir olduğunu belirterek, 'Bizim birliğimizi istemiyorlar. Dirliğimiz istemiyorlar. Parçalanmamızı, bölünmemizi istiyorlar' dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, "Gördüğünüz o terör örgütlerinin hepsi bir. FETÖ’sü de PKK'sı da DAEŞ'i de aynı bunların hepsi birbirinden beter. Bunların hepsi bizim düşmanımız, bu milletin, Türkiye'nin düşmanı. Bizim birliğimizi, dirliğimiz, güçlü olmamızı istemiyorlar. Parçalanmamızı, bölünmemizi istiyorlar" dedi.
AK Parti Diyarbakır İl Başkanlığı ziyaretinde konuşan Özhaseki, 3 ay önce Diyarbakır'a geldiklerinde eylem planlarını anlattıklarını ve bazı temeller attıklarını, bugün ise devamında hazırladıkları yerlerin temelini attıklarını ifade etti.
Diyarbakır'da temeli atılan projeleri bir yılda bitirmeyi hedeflediklerini söyleyen Özhaseki, "Allah'tan mani gelmezse burada başladığımız işler bir senede hitama erer. Kardeşlerimizin dertlerine derman olacak işler çok şükür yapılıyor. Devlet olarak, teröristlere karşı kudretli şamarını vururken, bir taraftan da vatandaşın mağduriyetini giderecek şekilde şefkatli kanatlarını açmak durumunda" diye konuştu.
Devletin temsilcisi AK Parti Hükumeti olarak, yaraları sarmak, mağduriyetleri gidermek ve sıkıntıları çözmek için sürekli bölgeye geldiklerini belirten Özhaseki, büyük projelerle Sur içerisinde herkesin övüneceği bir şey ortaya çıkacağını aktardı.
Vesayet rejimini AK Parti bitirdi
AK Parti'nin 14 yıllık iktidarı döneminde çok önemli mücadeleler verdiğinin altını çizen Özhaseki, şöyle konuştu:
"Allah'a şükür olsun gelmiş geçmiş bütün hükümetlerden daha başarılıyız. Eğitimde, sağlıkta, havada, yol yapmada, ekonomide başarılıyız. Bununla övünebiliriz, başımız dik olarak bunu her yerde söyleyebiliriz. Bu ülkede vesayet rejimi vardı. Topluma ayar vermeye çalışırlardı. Siyasi irade bir şey yapmaya çalıştığı zaman buna engel olurlardı. Sonra bakarlardı olmuyor, ihtilal ortamı hazırlayıp ihtilal yaparlardı. Faili meçhulleri onlar işlerdi. Seçilmiş insanlara olan güvensizliği arttırıp ihtilallerle ocaklarını başlarına yıkarlardı. Bu vesayet rejimi hakkından bizler iktidar olarak geldik. O vesayet rejimini bitirdik."
