Tgrt Haber
21 Şubat 2018 11:30

Grip nedir ve grip nasıl bulaşır? Grip hastalığı nasıl geçer? Evde çözüm önerileri

Grip nedir, hastalığın sebepleri ve belirtileri nelerdir, nasıl bulaşır, aşı olmak korunmak için yeterli mi? Grip, virüs kaynaklı bir solunum yolu hastalığı olduğu için aşı olmak yeterlimidir? İşte grip hakkında merak ettiğiniz tüm soruların cevabı haberimizde mevcut.

Grip nedir ve grip nasıl bulaşır? Grip hastalığı nasıl geçer? Evde çözüm önerileri
grip nedir,grip nasıl bulaşır,Grip hastalığı nasıl geçer

 Grip nedir ve grip nasıl bulaşır? Grip hastalığı nasıl geçer? sorularının cevabı haberimizde mevcut. Grip (influenza), virüs yoluyla yayılan ve genellikle burun, boğaz, bronşlar ve nadiren akciğerleri etkileyen, insandan insana kolaylıkla geçebilen ve her yıl salgın olarak görülen bir hastalıktır. Gribin neden olduğu enfeksiyon genellikle 1 hafta sürer.

Grip nedir ve hastalığın sebepleri nelerdir? /  Grip nedir ve grip nasıl bulaşır? Grip hastalığı nasıl geçer?

Grip, virüs kaynaklı bir solunum yolu hastalığıdır. Hastalık, çok bulaşıcıdır ve genellikle enfekte olan bir kişinin öksürmesi, hapşırması, el teması yoluyla başkalarına geçer. Yetişkinler, hastalık belirtileri ortaya çıkmadan bir gün öncesine ve hastalandıktan 7 gün sonrasına kadar hastalığı bulaştırır haldedirler. Bu, insanlar gribe yakalandıklarını bilmeden bile virüsü bulaştırabileceği anlamına gelir. Bu nedenle, bir grip salgını, ülkedeki çok sayıda insan virüsle enfekte olduysa haftalarca sürebilir.

Grip nedir ve grip nasıl bulaşır? Grip hastalığı nasıl geçer? Evde çözüm önerileri

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, yıllık grip salgınlarında dünya nüfusunun % 5 ila % 15’i üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanmaktalar. Hastane yatışları ve ölümler, çoğunlukla yüksek riskli gruplarda ortaya çıkar. Tahminlere göre her yıl 250.000’le 500.000 arasında insan grip nedeniyle ölmektedir. Sanayileşmiş ülkelerde grip sonucu ölümlerin çoğunluğu 65 yaş üstü insanlar arasında meydana gelmektedir.

Grip belirtileri nelerdir?
Griple soğuk algınlığı bazı ortak belirtileri olduğu için sık sık birbiriyle karıştırılır. Ancak gripte olup, soğuk algınlığında görülemeyen belirtiler gribin ayrıcı özellikleridir. Bunlar:

Yüksek ateş,
Soğuk ter ve titreme,
Baş ağrısı,
Eklem ve uzuv ağrıları,
Yorgunluk, bitkinlik hissi,
Bulantı, kusma ve ishal (yetişkinlere göre çocuklarda daha sık görülür)
Bu belirtiler genelde bir hafta sürer fakat yorgunluk ve bitkinlik hissi birkaç hafta devam edebilir.

Her yıl yaklaşık olarak 100 milyon kişinin yakalandığı bir enfeksiyon hastalığı olan grip hakkında açıklamalarda bulunan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yasin Keskin; grip hakkında merak edilen 6 soruya yanıt verdi.
Influenza adı verilen virüs tarafından oluşturulan gribin, mevsimsel seyreden ve solunum yollarını tutan bir enfeksiyon hastalığı olduğunu belirten Türkiye Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yasin Keskin; gribin özellikle sonbahar ve kış aylarında ortalama 5-8 hafta süren ve hızlı yayılım gösteren yoğun salgınlar yaptığını söyleyerek, yaşadığımız yarım kürede bu salgının etkili olduğu dönemin Kasım-Nisan ayları arasında olduğunun altını çizdi. Uzmanı Dr. Keskin, "Her yıl yaklaşık 100 milyon kişi enfekte olur" diyerek grip hakkında merak edilen 6 soruya yanıt verdi.

6 SORUDA GRİP HAKKINDA MERAK EDİLENLER

1. Nasıl Bulaşır ?

Kişiden kişiye bulaşma; hapşırma, öksürük, havada asılı parçacıklar ile olmaktadır diyen İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yasin Keskin; aynı zamanda virüs yumuşak yüzeylerde ortalama 6-12 saat, sert yüzeylerde ise 24-48 saat canlı kalabilmekte ve bulaştırıcılık devam etmektedir ve bu eşyalar ile temasta etkendir diye belirtti.

2. Klinik nasıl olur?

Dr. Keskin “Grip salgınının olduğu dönemde aniden yükselen ateş, üşüme-titreme, baş ağrısı, yaygın kas ağrısı, boğaz ağrısı, öksürük ve nazal semptomları olan kişide influenzadan şüphelenilmelidir. Kısaca grip için “Hastayı yatağa mahkûm eder” diyebiliriz. Genellikle soğuk algınlığı olarak bilinen nezle ile grip halk arasında çok karıştırılmakta ve birçok nezle olan kişi grip oldum demektedir aslında nezle ve grip birbirinden farklı ve ayırt edilmesi gereken hastalıklardır” diye yanıt verdi.

3. Grip nelere yol açabilir (Komplikasyonları nelerdir)?

İnfluenza virüsünün solunum yolu epiteline hasar vermesi; ikincil olarak bakteriyel enfeksiyonların ortaya çıkmasına neden olur (zatürre, orta kulak iltihabı gibi) yine solunum yolunda aşırı duyarlılık oluşturarak astım ve bronşit gibi hastalıkların şiddetlenmesine de neden olur diyen Dr. Keskin; "Hastalığa bağlı ateş ve genel durumdaki bozulma nedeni ile aşırı sıvı kaybı, kalp hızında artış, kanda pıhtılaşma faktörlerinin artması, metabolik bozukluklar gibi sonuçlar nedeni ile böbrek yetersizliği, kardiyak olaylarda artış şeker hastalığının kötüleşmesi gibi sonuçlar görülebilmektedir. Tabi ki tüm bunlara bağlı olarak en çok korkulan sonuç hastaneye yatış ve ölüme yol açabilmesidir" dedi.

4. Teşhis-tanı nasıl konulur?

Tanıda birçok yöntem kullanılabilmektedir diyen Dr. Keskin, “Örneğin gerçek zamanlı pcr, hızlı antijen testleri, serolojik testler, immunofloresans, viral kültür gibi ancak asıl önemli olan salgının görüldüğü dönem ve bölgede hastalığın klinik tanısı ile öncelikli olarak grip düşünülen vak'aları ayırmak ve bunların içinden de yüksek riskli olanlara ayrı önem vermektir. Sonra bölgeye, hastaneye ve ülkenin durumuna göre tanı test seçimleri değişebilmekte bunların duyarlılık ve özgüllükleri farklılık gösterebilmektedir” ifadelerinde bulundu.

5. Kimler risk altındadır?

Salgın döneminde kabaca hastalık herkese bulaşabilmektedir diye açıklayan Dr. Keskin; özellikle yüksek riskli hasta gruplarını şu şekilde sıraladı:

1-    Çocuklar; özellikle 5 yaş altındakiler
2-    65 yaş üstü erişkinler
3-    Gebeler
4-    Kronik solunum yolu hastalığı olanlar (astım,bronşit gibi)
5-    Kronik böbrek yetersizliği olan diyalize giren hastalar
6-    Kronik karaciğer yetersizliği olanlar
7-    Kronik kalp hastalığı olanlar (kalp yetmezliği, kardiyomiyopati gibi)
8-    Bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar(hiv/aids, kemoterapi alanlar, steroid tedavisi alanlar, ağızdan bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullananlar; organ nakli olmuş kişiler ve hematolojik-romatolojik hastalıkları nedeni ile bu tür ilaçları kullananlar)
9-    Kronik nörolojik hastalıklar (serebral palsi, muskulodistrofiler, inme geçirmiş hastalar gibi)
10-    Morbid obezler
11-    Orak hücreli anemi ve talasemi major gibi hematolojik hastalıklar
12-    Kronik aspirin kullanımına bağlı reye sendromu denilen hastalık riski taşıyan çocuklar

6. Tedavide ne önerilir?

İstirahat ile beraber bol sıvı ve meyve tüketilmesini tavsiye eden Dr. Keskin; ağrı ve ateş için ateş düşürücü ilaçlar ve diğer bulgular için semptomatik tedaviler verilebilir ancak aspirin önerilmemektedir diye belirtti.
Dr. Keskin “Tedavide antiviral ilaç olarak; oseltamivir 75 mg 2x1 (erişkin hastada) ya da inhale kuru toz zanamivir 10 mg 2x1 (erişkin hastada) onay almış ajanlardır. Yine bu iki ilaç kemoproflakside de kullanılmaktadır; oseltamivir 75 mg günde bir defa, zanamivir ise 5 mg’lık ilaçtan 2 inhalasyon birden yani günde 10 mg 10 günlük kemoproflaksi önerilmektedir” diyerek sözlerini tamamladı.

Kuru Soğan Kürü

Soğan, antibiyotik, antiseptik, antimikrobiyal, antibakteriyel özellikleri ile hastalık ve enfeksiyonlardan uzak durmanıza yardımcı olur. Yüksek ateş, grip, öksürük ve alerjilere iyi gelir.

1 adet kahverengi kabuklu soğan
2 su bardağı su
Soğanın kahverengi kabuklarını ince ince soyun ve 2 bardak suyun içine atın ağzı kapalı olarak beş dakika kaynatın. Ardından dinlenmeye bırakın sonra süzün ve için.

Zencefil Çayı;

Zencefilin ilaç sektöründe kullanılmasının yanı sıra, hastalıklar esnasında kısa zamanda sonuçlar alabilmek için alternatif tıp tarafından da kullanılmaktadır. İçerdiği zengin vitamin ve besinler yardımıyla hastalıklarla mücadele ve korunma için de önemli bir bitkidir. Zengin bir B3, B6, demir, kalsiyum, fosfor, sodyum, potasyum, magnezyum minerallerini içermektedir.

1 yemek kaşığı rendelenmiş taze zencefil
1 su bardağı su
1 yemek kaşığı limon suyu
1 yemek kaşığı bal
1 su bardağı suyun içerisine 1 yemek kaşığı rendelenmiş taze zencefili koyun ve ocakta kaynatın. Zencefili çok kaynatırsanız tadı acılaşır bu sebeple kaynadığı an altını kapatın ve 5 dakika demlenmeye bırakın. Ardından süzgeç ile süzün bal ve limon ilavesi yaparak içebilirsiniz.

Grip Çayı;

Grip denilince akla ilk gelen bitkilerden birisi de ıhlamurdur. Ihlamurun ve zencefilin karıştığı muhteşem bir kür geliyor.

Ihlamur
Zencefil
Karanfil
Tarçın
Su
Bu grip çayını yapacağınız kişi sayısına göre içindeki malzemeleri daha çok ya da daha az koyabilirsiniz kendi tercihinizdir. Tüm malzemeleri demliğe koyun ve üzerine kaynamış su ekleyin ve demlenmeye bırakın. Dilerseniz içerisine limon ve bal ilave edebilirsiniz.

Kuşburnu Çayı;

A, B, C, E ve K vitaminleri bakımından zengin olan kuşburnu çayı nezle, grip gibi üst solunum yolu hastalıklarına karşı oldukça etkili bir çözümdür. Vücudun hastalıklara karşı direncini arttırır, sindirimi düzenler, böbrekleri temizler ve hafif romatizma ağrılarına iyi gelir.

1,5 – 2 çay kaşığı Kuşburnu
Su bardağı su
Bal
1 büyük fincan çay için 1.5-2 çay kaşığı ufalanmış kuşburnu kullanabilirsiniz. Kaynar suyu bardağa döktükten sonra 10-15 dakika demleyin. Süzdükten sonra hafif ekşi olan çayı balla tatlandırarak içebilirsiniz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...