Antik Kentlerin Merkezi Denizli’de Gezilecek Yer ve Mekanlar

Yerli ve yabancı onbinlerce insanın ve turistin ilgi odağı haline gelmiş medeniyetler beşiği bir kentte; antik kentlerden pamuksu travertenlere, kaplıcalardan termal çamur banyolarına, geleneksel dokuma tezgahlarından tarihi mekanlara, bağ ve bahçelerden Ege’nin zirvesine, doğa harikası şelalerden unutulmayan efsanelere, yöresel türkülerden lezziz yemeklere kadar uzanan güzel bir geziye hazır mısınız? 2020 yılında Korona virüsü sebebiyle karantinadan bunalmış ve karantina sonrası gezilecek illerimizin ilk durağını Denizli ilimize yapıyoruz. İşte tüm yönleriyle Denizli de gezilecek görülecek güzelliklerin listesi…

Denizli'nin Tarihçesine Kısa Bir Bakış Atalım mı?

Denizli'de ilk bilinen yerleşim M.Ö (261-245) yılları arasında, günümüzdeki kentin 6 km. kuzeyinde, Suriye Kralı II. Antiyokustheos tarafından Eskihisar Köyü civarında kraliçenin adına kurulmuş ve kentte Laodike'nin kenti anlamına gelen "Laodikeia" adı verilmiştir. M.S 7. yüzyılda büyük bir depremle yıkılan kent bugünkü Kaleiçi mevkiine taşınmıştır. Türkler Denizli havalisini zaptettikten sonra, kenti "Ladik" adıyla anmışlardır.

Denizli, henüz kuruluş yıllarında iken Hitit Devleti'nin eski alanında kalmış, ancak daha sonra sırasıyla; Lidyalılar, Persler, Makedonyalılar, Romalılar ve Bizanslılar’ın eline geçmiştir. Kentin zengin tarih ve kültürel değerlerinin kaynağının çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmasından kaynaklanmaktadır.

Denizli’de Türkler ilk defa 1070 yılında görülmüş ve bu tarihten itibaren kent 350 yıl süreyle Türklerle Bizanslılar arasında el değiştirmiş nihayetinde 1429 yılında Osmanlı topraklarına katılarak Türk toprağı olmuştur. Osmanlı Dönemi'nde Denizli ilimiz Aydın eyaletine bağlı bir sancak iken 1876 yılında belediye teşkilatı kurulduğu için 1923 yılında Cumhuriyet'in ilanından hemen sonra kentin yönetim biçimi de il merkezli olmuştur.

Denizi Yok Ama “Denizli” Adı Nereden Geliyor?

Denizli'nin adı ile ilgili Selçuklu kayıtlarında "Ladik" ismi yer alırken, İbni Batuta'nın Seyahatnamesi'nde "Tunguzlu" ismi geçmektedir. Ancak Denizlili araştırmacı yazar Mümtaz Başkaya'nın kaleme almış olduğu kitapta Denizli adının kökeninin Orta Asya'dan Anadolu'ya gelen ve bir boy adı olan "Tengiz"den geldiği yazılmıştır.

Antik Kentler Diyarı Denizli'nin Tarihteki İsimleri

Denizli Colossae, Laodikeia, Hierapolis, Tripolis ve Attuda'dan Selçuklulara, Osmanlı'dan günümüzün modern Türkiye'sine uzanan tüm kültürel izleri taşıyan sahip olduğu köklü tarihi ve kültürel mirası, görkemli geçmişi ve antik çağlardan günümüze ulaşan ticari potansiyeli ile dikkat çeken bir birikim ve tecrübenin anavatanı Denizli: Bir sanayi, bir tarım, bir turizm kentidir.

Kentin Sembolü Neden Horoz?

Denizli'nin simgesi horozdur. Horozu ise yerli bir ırktır. Medeniyetler beşiği Denizli'nin meşhur simgesi Horoz’un hikayesi taa Laodikya Antik Kenti'nde yapılan kazılara kadar dayanır. Yapılan bu yerdeki kazılarda bir kandil üzerine işlenmiş horoz figürü ve bir de mermer üzerine işlenmiş dövüşen horoz figürleri kentin horozunun sadece yöreye ait bir özellik olduğunu simgeler.

Derler ki: “Her horoz kendi kümesinde öter, Denizli horozu ise her yerde öter.” neden böyledir? Denizli Horozu bayılana kadar süren ötüşü ile bilinir. Horozun: uzun ve ahenkli ötüşü, siyah ve sürmeli gözleri, uzun boynu, güçlü göğsü, geniş ve derin kuyruğu, koyu gri veya mor renkli bacakları, balta ibik şeklindeki ibibiği, rengi ve vücut yapısıyla hemen dikkat çeken yerli bir ırktır.

Horozun ötüşü duruş veya vücut pozisyonlarına göre de farklılıklar gösterir. Örneğin: "Aslan Ötüşü, Kurt Ötüşü, Pus Ötüşü veya Yiğit Ötüşü" olarak isimlendirilen ötüş şekilleri vardır.

UNESCO Dünya Miras Listesinde Olan: Pamukkale ve Hierapolis

Pamuk gibi kar beyaz görünümünü Çaldağı'nın güney eteklerinden akan kalsiyumlu sulardan alan eşşiz güzellik Pamukkale, İncil'de adı geçen ve Hz. İsa'nın 12 havarisinden biri olan Aziz Philippus'un mezarının da bulunduğu Hierapolis (Kutsal Kent) Unesco dünya mirası listesinde yer almaktadır.

Roma İmparatorluğu Dönemi'nde de sağlık merkezi olan Pamukkale aynı zamanda Pagan ve Hristiyanlık dönemlerinin de kutsal kenti sayılmaktadır.

Kent surlarının dışında Nekropol alanlar, dini mağara olarak bilinen Plutonion üzerine kurulmuş Apollon Tapınağı, Hierapolis'teki 1800 yıllık Anfi Tiyatro Türkiye’ de Sahne Binası restore edilen tek tiyatro ünvanına sahiptir. Hierapolis Anfi Tiyatrosu,yapılan restorasyon çalışmaları sonrası 12.000 kişi kapasitesi ile kültürel ve sanatsal etkinlikler için kullanılabilmektedir.

Kısaca burada Hierapolis Antik Kenti, Kleopatra Havuzu, Hierapolis Arkeoloji müzesi ve Pamukkale travertenlerini aynı alan içinde tek tek ziyaret edebileceksiniz. Unutmadan söylemiş olalım Pamukkale giriş ücreti kişi başı 50 TL idi. Ancak müze kartınız varsa ücretsiz giriş yapabiliyorsunuz.

Pamukkale'ye Dair Dillerden Dillere Dolaşan Bir Efsaneyi Dinlemek İster misiniz?

Bundan yüzlerce yıl önce Pamakkale’nin meşhur Çökelez Dağı eteklerinde yoksul bir oduncu ailesi yaşarmış, bunların bir gün bir kızları olmuş...

Ama doğan bu kız o kadar çirkinmiş ki, kimsecikler bu kızın yüzüne bakamıyor, baktıklarında da hemen kafalarını çevirip görmezden geliyor, gördüklerinde ise yollarını değiştiriyorlarmış.

Kız ise bunları gördükçe o kadar çok üzülüyormuş ki her gün dertleniyormuş. Bir yandan fakirliği bir yandan çirkinliği sebebiyle artık kızın canına tak etmiş ve dayanamayarak kendini Çökelez Dağı'ndan boşluğa bırakarak su ve tortu dolu havuza düşüvermiş…

Şifalı sular kızın yüzünü okşayarak kızın tüm çirkinliğini alarak adeta onu güneş gibi parlatmış.

Masal bu ya tam da oradan hem zengin hem de yakışıklı bir bey oğlu yaralanmış kızın yüzünü görünce kızın güzelliğine anında vurulmuş…

Güzeller güzeli kızı sudan çıkartıp ata yüklemiş ve evinin yolunu tutmuş. Kızın yaraları sarılarak iyileştirilmiş…

Sonrasına ne mi olmuş?

Tabi ki onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine... Bey oğlu ile kız evlenip, mutlu mesut bir ömür sürmüşler…

İşte o gündür bu gündür Pamukkale’nin bu şifalı sularına güzelleşmek isteyen kadınlar akın akın gelmeye başlamışlar…

Şifalı Kırmızı Su: Karahayıt Kaplıcası

Pamukkale Travertenleri'ni ve Hierapolis Antik Kenti'ni güzelce gezdikten sonra rotanızı 5 km ötedeki Karahayıt Kaplıcası'na çevirin.

Yaklaşık 900 metre kare bir alana sahip olan Karahayıt kırmızı su travertenleri kentin merkezine 20 km, Pamukkale Kaplıcası’na ise 5 km uzaklıkta. Burası Pamukkale Kaplıcası'nın bir kolu sayılıyor. Ancak buradaki suyun sıcaklığı ve serbest karbondioksit miktarı daha fazla.

Radyoaktivitesi yüksek Karahayıt kaplıca suları üç kaynaktan yüzeye çıkıyor. Kırmızı su 60°C sıcaklığa kadar çıkabiliyor. Kırmızı suyun: Kalp damar sertliği, yüksek tansiyon, romatizma, siyatik, deri ve sinir hastalıklarından bazılarına, limbo, uyuz, akne ve kaşıntı gibi hastalıklara iyi geldiği sıcak suyu ile banyo yapıldığında genişleyen damarların kan basıncını düşürerek kalbi rahatlattığı ve astım hastaları için de faydalı olduğu söylenmektedir. Çamur banyosu yapıldığında ise vücudun dayanıklılığı ve direncine katkı sağladığına inanılmakta…

Krallar Kenti: Laodikeia (Laodikya)

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Laodikeia (Laodikya) hem Roma dönemi hem de Bizans döneminde önemli ve zengin bir yerleşim merkezi olarak bilinir.

Denizli Eskihisar Mahallesi yakınında yer alan Krallar Şehri'nde bulunan Laodikya'nın dünyadaki tek örneği sadece Vatikan müzesinde bulunuyor. Burası dönemin spor ve dövüş oyunlarının yapıldığı merkezdir. Aynı zamanda M.S 5. yüzyıla ait olduğu bilinen Büyük Konstantin Dönemi'ne ait 1600 yıllık kumaş parçalarıda yapılan kazılarda burada bulunmuştur.

Antik Dönemin Tripolis’i Buldan / Yenicekent Beldesinde

Denizli’nin Buldan ilçesi Yenicekent Beldesi sınırları içinde kalan Tripolis; Lidya, Frigya ve Karya Bölgeleri'nin sınırlarının birleştiği alan üzerinde ve Menderes Nehri'nin hemen kıyısında kurulmuş antik bir kent olarak bilinir.

M.S 325 yılında Nicea (İznik) konsülünde hazır bulunan Lidya piskoposları listesinde adı geçmekte. Yenicekent'e giderseniz tiyatro, hamam, şehir binası ve ana caddesiyle Tripolis'i tam anlamıyla tanımış olacaksınız. 

Denizli'nin 25 km doğusunda, Honaz İlçesi'nin ise 2 km kuzeyinde antik çağdan beri kullanılan güney şark yolu üzerinde yer alan Colossae Antik Kenti’ni de ziyaret edebilirsiniz.

Eumania Antik Kenti

Çivril - Dinar karayolu üzerindeki Işıklı Kasabası yakınlarında bulunan ve Bergama Kralı II. Eumenes adına kurulan antik kent Eumania'yı da rotanız içine alabilirsiniz.

1200 rakımlı Sarı Baba Tepesi'nde yer alan antik kent “Aşağı Şehir” ve “Akropolis” olarak iki büyük bölümden oluşuyor. Antik kentin büyük bölümü halen toprak altında yer almakta..

Attuda Antik Kenti

Sarayköy ilçesi sınırları içinde yaklaşık 17 km güneybatında yer alan Attuda Antik Kenti Hellenistik Dönem'de kurulduğu tahmin edilmektedir.

Yüksek Kaya: Tabae Antik Kenti

Denizli - Muğla karayolu üzerinde ve Kale ilçesi sınırlarında yer alan Yüksek Kaya'da çok sayıda mağara bulunmakta. Evliya Çelebi'nin 1670 yılında uğradığı ve eserinde iç kalesinden bahsettiği kent burası…

Antik Dönemin Tıp Merkezi: Antik Herakleia Salbace

Denizli'nin Tavas ilçesindeki Kızılcabölük Beldesi Vakıf Köyü'nde yer almakta. Selbase (Babadağ) sıradağının güney eteklerinde Tabea (Tavas) Ovası'na hakim sırtlarında kurulan antik bir kenttir. 

Honaz Dağı ve Yamaç Paraşütü

Muhteşem Ege manzarasını, kuş cıvıltıları arasında Ege'nin en yüksek noktasından görmek ister misiniz?

1995 yılında Milli Park statüsünü alan biyolojik çeşitliliği ile de herkesin ilgi odağı olan, özellikle de doğa tutkunlarının vazgeçilmez mekanı Honaz Dağı'na uğramadan Denizli’yi gezdim demeyin! Burada tarihi evlerin minyatürlerini, canlı tür örneklerini, bitki türlerini, dondurulmuş hayvan çeşitleri ve 115 çiçek çeşidinin resimlerini görmeniz mümkün.

Burada yapılan uzun ve kısa yolculuklu yamaç parüşütü gezileri ile gökyüzünde kuşlarla birlikte süzülmenize imkan sağlıyor.

Karcı Dağı

Şelalerin ahenkle aktığı, doğanın eşsiz güzellikleriyle bezediği, yılın 12 ayı zirvesinde karı eksik olmayan Karcı Dağı önemli kuş türlerini, antik döneme ait eserleri, tarihsel geçmişleri kuş bakışı görebileceğiniz en güzel yerlerden biri.

Karcı Dağı, Kazıkbeli Savaşı'na da ev sahipliği yapmış Türkler tarafından elde edilen önemli zaferlerden birinin geçmişini de günümüze taşır.

İsrafil deresi, Ornaz Vadisi ile vadinin hayat kaynağı olan Ornaz Deresi'nde eşsiz manzara ve yürüyüş yapabilirsiniz...

Güney Şelalesi

Denizli'nin Güney ilçesi, Cindere Köyü sınırları içinde kalan Güney Şelale'si, Menderes nehrine de sadece 4 km uzaklıkta doğa harikası bir yerdir.

Özgürce ve gürül gürül akan şelalenin taşıdığı kireçlerden oluşan sarkıt ve dikitleri yine aktığı noktada oluşan göl de keyfinizce yüzebilirsiniz… Bu alanda dilerseniz ailenizle piknik yapabilir, dilerseniz kır lokantalarında güveçte taze balık yiyebilir, Türk kahvenizi keyifle yudumlayabilirsiniz…

Bozdağ

Denizli'ye 84 km uzaklıkta 2420 metre yüksekliğe sahip ve yılın her mevsimde karla kaplı tepeleriyle dikkat çeken Bozdağ’da başta kayak keyfi olmak üzere 4 mevsim spor yapmanızı sağlar.

Honaz Dağı, Karcı Dağı ve Babadağ ile birlikte Bozdağ'da kış sporlarının tadını çıkartabileceğiniz en güzel yerler arasında…

Acıpayam'daki Gireniz Vadisi ile Tavas'taki Barza Ovası'nın arasında yükselen kış güneşini mutlaka kış bitmeden veya kışın gidip görmelisiniz...

Keloğlan Mağarası

Denizli'nin Acıpayam ilçesi, Dodurgalar Beldesi'nin 3 km batısında Mallı Dağı'nın doğu yamacında yer alan tabiat harikası inanılmaz bir yer olan Keloğlan Mağarası'nı bulmakta hiç de zorlanmayacaksınız. Çünkü Denizli - Antalya Karayolu'nun hemen yakınında bulunan mağaraya girdiğinizde muhteşem bir görsel şölene şahit olacaksınız.

Mağara da sarkıtlar, dikitler, sütun duvarlar ve örtü damla taşları yoğun şekilde bulunuyor.

Özellikle astım hastaları tarafından yoğun bir şekilde ziyaret edilen Keloğlan Mağarası'nın giriş kısmında küçük bir yarasa kolonisi de bulunmakta.

Kefe Yaylası

Asırlardır demiri işleyip, çeliğe su veren ve şekillendiren, kılıç, pala, kasatura ve bıçak imal eden Yatağan Beldesi'ne uğrayıp Kefe Yaylası'na çıkmazsanız yaylanın da hatrı kalır…

Serinhisar'a bağlı Yatağan Beldesi'ne 5 km uzaklıktaki 1.100 metre yüksekliğe sahip yayla Yatağan ile Honaz ilçesinin bazı köylerini birbirine bağlayan asfalt yol üzerinde bulunuyor. Yayla da karaçam, kızılçam ve ardıç ağaçları bolca bulunmakta.

Kefe Yaylası'nda her yıl Ağustos ayında “Yatağan Bıçakçılık Festivali ve Şenlikleri” düzenlenmekte..

Babadağ Karaçöplen Yaylası

Geleneksel Babadağ Çarşısı'nı doğal ve tarihi yerleri gezmek yine bölge de dokumacılık kültürüne dair izleri, renkleri görmek için hiç vakit kaybetmeden rotanızı Babadağ'a doğru çevirin...

Babadağ’da tam dokuz adet yayla var. Zaten burası "Yaylalar Diyarı" ile ünlenmiş. Babadağ’da ki Karaçöplen Yaylası ise en bilinen yaylalar arasında yer alıyor. Yaylanın çeşmelerinden kışın ılık, yazın ise buz gibi su kesintisiz akıyor.

Termal Sular ve Çamur Banyosu Keyfi Güzergahları

Kentin Termal Turizm Merkezleri; Çardak Beylerli, Buldan Yenicekent - Bölmekaya, Sarayköy ilçesinde Tekkeköy, İnsuyu, Babacık ve Kılızdere Bölgesi, Pamukkale - Karahayıt, Akköy İlçesi Gölemezli Bölgesi'dir.

Çardak Han (Hanâbad)

Denizli’de Anadolu Selçuklu Dönemi’nden Cumhuriyet Dönemi’ne kadar hemen her dönemi temsil eden tarihi eserleri görmek mümkün…

Planlamasının yanı sıra duvarlar ve payelerdeki taşçı işaretleri ve figürlü süslemeleriyle de Anadolu-Türk sanatında farklı bir yere sahip olan Çardak Han (Hanâbad), günümüze gelebilmiş en eski Türk dönemi yapısıdır.

Akhan Kervansarayı

Akhan Kervansarayı 13. yüzyılda yapılmış Denizli'nin Dinar üzerinden Konya'ya bağlandığı kervan yolu üzerindeki kültürel miraslarımız arasında yer alıyor.

Kervansarayı görmek isteyenler şehrin içinde kalan ve Denizli - Afyonkarahisar karayolu üzerinde bulunan Akkale'nin hemen girişinde yer alan simetrik mekanı görebilirler…

Kayalık Camii (Eski Müftü Camii)

Denizli il merkezindeki Kayalık Camii (Eski Müftü Camii) Anadolu Selçuklu döneminin mimari izlerini taşıyan camiiler arasında yer alır.

Eski Camii

Baklan, Boğaziçi kasabasındaki, sade düz duvarları ve kiremit kaplı kırma çatısıyla dıştan alelade bir konutu andıran Eski Cami’nin içinde, hiç beklenmedik,  olağanüstü bir süsleme sanatı saklı olan Eski Camii’yi mutlaka ziyaret edin.

Kocaköy (Şalvan) Camii

Çal ilçesine bağlı Kocaköy camii’nin sade görünümüne karşılık Anadolu Selçuklu tarzındaki süslemelerini görmek isterseniz mutlaka görün.

Çarşı Camii

Osmanlı Dönemi camiiler arasında yer alan ve Denizli’nin Acıpayam ilçesi Yazır Köyü’ndeki Çarşı camiini görülecek yerler arasına mutlaka not edin.

Belenardıç Köyü Camii

Denizli’nin Güney ilçesindeki Belenardıç Köyü Camii ve kitabesi Osmanlı Camiileri arasında yer alır…

Dedeköy Camii Külliyesi

Çivril, Emirhisar kasabasındaki, 15-16. yüzyıllara tarihlenen Dedeköy Camii Külliyesi görülmesi gereken camiiler arasında.

Hanönü Camii

Kızılcabölük, Hanönü Camii ve kitabesi (inşa tarihi 1697-1698)

Hırka Camii

Tavas-Kale yolu üzerindeki Hırka Camii’de Anadolu Selçuklu dönemlerinden kalmış camiilerimiz arasında yer alır.

Kaklık Mağarası (Mağara Pamukkale)

Gizemli bir dünyaya yolculuk yapmak istiyorsanız Denizli'nin Honaz ilçesindeki Kaklık Mağarası'na uğramadan geçmemenizi öneriyoruz…

Yeraltının Pamukkalesi olarak bilinen mağaranın içinde: damlataşı, sarkıt, dikitleri görebilirsiniz. Mağaranın içinde cilt hastalıklarına iyi gelen kükürtlü termal sular bulunuyor. Kaklık Mağarası mutlaka görmeniz gereken bir yer.

Göçmen Kültürünün Yaşatıldığı İlçe: Bozkurt

İlçe adını Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından almış. Bulgaristan'a göç eden Türklerin inşa ettiği kerpiç, tek katlı, geniş avlulu evler adeta iki kültürün kaynaşması  sonucu ortaya çıkmış

Bozkurt'da göçmen kültürünü, sosyal yaşantısını ve kültürel zenginliklerini yakından görüp tanıyabilirsiniz.

Sakızcılar Şelalesi (Ağlayan Kaya)

Çökelez Dağı'nı tırmanıp aşarak ulaşacağınız Saklı Vadi'nin değerli ve önemli bir jeolojik oluşumu Ağlayan Kaya sizi gerçekten büyüleyecektir...

Burada alabalık yiyerek ya da piknik yaparak harika manzaranın tadını gönül rahatlığıyla çıkartabilirsiniz...

Zamanın Durup Dinlendiği Köy: Çalçakırlar Köyü

Çal ilçesinin daracık kayadan oyma sokakları, bir evin çatısından diğer evin çatısına uzanan asma köprüleri ile bambaşka bir dünyaya yolculuk yapmak istiyorsanız hedefiniz Çalçakırlar Köyü olmalı.

Çökelez Dağı'nın arkasında taştan duvarlı ve toprak damlı evleriyle günümüz dünyasının koşuşturmacasından uzak, zamanın durup dinlendiği bu köyü mutlaka gezilecek yerler listesine almalısınız.

Bekilli Medele Köyü (Yeşiloba Köyü)

Toprağından adeta tarih, kültür ve nostalji fışkıran Medele Köyü'nü ziyaret etmediyseniz çok şey kaçırmışsınız demektir...

Menderes Nehri'ne kuşbakışı bakan manzarası, çeyizlik kilimleri, antik dönem mimarisi, heykel parçaları, yatırları, geleneksel Türk sanatının izlerini taşıyan müthiş motifli kilimleri ile sizi başbaşka bir dünya götürecek olan Medele Köyü'nü görmeden Denizli'yi gezdim demeyin...

Bekilli Deresi'nde özellikle karların eridiği dönem olan mayıs ve temmuz ayları arasında rafting de yapabilirsiniz.

Akdağ Tokalı Kanyonu

Denizli'nin Çivril ilçesi ile Afyonkarahisar'ın Sandıklı ilçesinin sınırları içinde kalan Akdağ Tokalı Kanyonu'nda doğayla buluşmak, trekking yapmak ve derenin içinde doğayla kucaklaşarak yürüyüş yapmayı sevenler mutlaka görmeli...

Homa (Gümüşsu) Şelalesi

Çivril - Dinar yolu üzerinde Çivril'e 30 km uzaklıktaki Gümüşsu Beldesi'ndeki Homa Şelalesi gerçekten görülmeye değer bir yer. Buranın havası bile insanı zinde tutmaya yetiyor… Burası da Akdağ Tabiat Parkı sınırı içinde kalıyor. Bu sınırlar içinde; Pınarbaşı (Kocapınar) kaynağı, Tokalı Kanyonu’da bulunuyor. Şelalenin çevresinde ki alanlarında su sesi ve yeşilin huzuru eşliğinde piknik yapıp rotanızı yakın Anıt Karaçam Ormanlarına çevirebilirsiniz...

Anıt Karaçam Ormanları

Sandıras Dağı eteklerindeki Anıt Karaçam Ormanı, Kartal Gölü, Karagöl ve Topuklu Yaylası ile muhteşem doğasını görmeden gitmeyin!

Denizli Merkez'de Geçmişin İzlerini Taşıyan Tarihi Evler

İnşa edildikleri dönemin mimarisini, kültürünü, yaşam tarzını ve sosyal yönünü günümüze taşıyan Konyalıoğlu Evi (Mavi Ev), Osman Bey Konağı, İbrahim Çallı Sanat Evi şehrin merkezinde asırlara meydan okuyarak ziyaretçilerini bekliyor..

Kaleiçi Çarşısı

Kentin 800 yıllık en eski çarşısı olan Kaleiçi Çarşısı’nın yapımı 11. Yüzyıla kadar dayanmaktadır. Çarşının toplam uzunluğu ise takribi olarak 5 km’dir.

Çarşının 5 kapısı bulunmaktadır. İçinde ise 7 çeşme, 2 şadırvan, 6 abdesthane, 2 camii, su depoları ve Selçuklu döneminden kalma Kurşunlu Camii altında ki kaynaktan çarşının su ihtiyaçları karşılanmaktadır.

Çarşıda: Denizli'nin efsane dokuma halılarını, Yatağan Bıçakları’nı, Serinhisar Testi’lerinin en güzel örneklerini görebileceksiniz.

Ayrıca bakır ve kalay işlemeciliğinin yaşayan ustalarının elinden çıkmış “el emeği göz nuru” ürünleri de dilerseniz satınalabilirsiniz…

Denizi Yoksa Gölleri Var!

Bir su kenti de diyebileceğimiz Denizli’nin evet bir Denizi yok, ancak su kaynakları ve gölleri ile Deniz’i hiç aratmıyor desek yeridir.

Buldan'daki Süleymaniye Gölü, Beyağaçtaki Kartal ile Karagöl, Çivril'deki Işıklı Göl, Çardak'taki Acıgöl, Acıpayam'daki Ucarı Gölü, Honaz'daki Saklıgöl, Bozkurt'Daki Sülüklügöl ile Çambaşı-Karagöl'e kadar kenti adeta göller çevrelemiş durumda... Siz göl mü görmek istiyorsunuz? Hangi yöne sürerseniz sürün karşınıza illaki bir göl çıkacaktır Denizli'de...   

Denizli Merkez'de Nefes Alabileceğiniz Alanlar

Çamlık Parkı, İncilipınar Parkı, Adalet Parkı, Kent Orman, Yunus Emre Parkı, Sümer Parkı, Bağbaşı Parkı, Sevindik Parkı, Hasan Gönüllü Parkı, Tekin Akmansoy Parkı en bilinen yerler…

Atatürk Evi ve Etnoğrafya Müzesi

Atatürk evi ve Etnografya Müzesi Denizli merkezde bulunuyor. Müzeyi ücretsiz gezebiliyorsunuz. Mustafa Kemal Atatürk 1931’de Denizli ziyaretinde burada bir gece konakladığı için buraya Atatürk evi ismi verilmiş. Müzede Atatürk’ün Denizli’ye gelişi ile ilgili telgrafları, Atatürk’ün yatak odasını, Denizli kültürüne dair canlandırmaları, eski yöresel kıyafetleri, takıları ve daha birçok şeyi görebilirsiniz.

Denizli'nin Ünlü İsimleri İçin Tıklayın

Denizli Yöresel Yemekleri ve Tatlıları İçin Tıklayın

Doğu Karadeniz'in Parlayan Yıldızı: Rize İçin Tıklayın