Tgrt Haber
27 May 2014 17:28

Avrupa'da aşırı sağ başarısını yükselen göçmen karşıtlığına borçlu

Aşırı sağın Avrupa Parlamentosu seçimlerindeki tarihi başarısı, AB’nin temel taşlarından biri olan "çok kültürlülük" tezinin de iflas etmesi olarak algılanıyor.

Avrupa'da aşırı sağ başarısını yükselen göçmen karşıtlığına borçlu
avrupa, aşırı saş, göçmen

Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağın yakaladığı önemli başarı, Avrupa’daki uzun dönemli ekonomik kriz ve buna bağlı olarak gelişen göçmen karşıtı söyleme dayandırılıyor. Aşırı sağ partilerin geçen hafta perşembe günü başlayıp pazar günü sona eren dört günlük Avrupa Parlamentosu seçimlerinde güçlü bir yükseliş göstermeleri, seçim tartışmalarına farklı bir boyut kazandırdı. Marmara Üniversitesi Ortadoğu Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Talip Küçükcan, yüzleştiği ekonomik kriz sebebiyle artık vatandaşlarına eski "konforu" sunamayan Avrupa’da, göçmenlerin bu durumdan giderek daha fazla sorumlu tutulduklarını belirtti. Küçükcan, göçmen karşıtı söylemin aşırı sağ partiler tarafından "büyük bir başarıyla" siyasi malzeme olarak kullanıldığını vurguladı.
Aşırı sağın başarısının 11 Eylül "güvenlik" endişesiyle başlayıp günümüze gelen bir süreç olarak görülmesi gerektiğini belirten Küçükcan, sonuçların Avrupa’da "çok kültürlülük" söyleminin giderek çöktüğünü gösterdiğini ve göçmen kimliğiyle yüz yüze gelen Avrupa’nın giderek daha büyük bir varlık krizine sürüklendiğini söyledi. Küçükcan, buna rağmen, parlamentoda avantajın hala ana akım partilerde olduğunu hatırlatarak, büyük bir atılım yapmış olmalarına karşın aşırı sağ partilerin belirleyici bir pozisyonda olamayacaklarını da kaydetti. Küçükcan, "Yine de bu yükseliş, göçmen ve Müslüman karşıtlığının artık gizlenemez hale geldiğini gösteriyor" diye konuştu. Fransa'da aşırı sağcı Ulusal Cephe (FN) lideri Marine Le Pen, göçmen karşıtı milliyetçi söylem üzerine kurduğu seçim çalışmaları sonucunda yüzde 25,1 oy alarak, tarihinde en yüksek oy oranına ulaştı. Sonuçlar sosyalist Fransa Başbakanı Manuel Valls tarafından “deprem” olarak nitelendirilirken, göçmenler ve Müslümanlar arasında da ciddi kaygılara sebep oldu.
Avrupa’da aşırı sağ tartışmalarında Fransa için özel bir sayfa açılması gerektiğini vurgulayan Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı, Müslümanlara yönelik başörtü kısıtlamalarının ve kayıt dışı çalıştırılan işçilere yönelik düşmanlığın Fransa’da aşırı sağ söylemin en önemli parçaları olduğunu belirtti. Narlı, özellikle son 10 yıldır Müslüman göçmenlerin "Avrupa kimliğine, entegrasyona karşı direndiği" tezinin güçlendiğini söyledi. "Son 10 yıldır Avrupa ülkelerine göç etmiş Müslümanların entegre olamadığı konusu çok daha fazla konuşulmaya başlandı" diyen Narlı, bu bağlamda Avrupa'nın “çok kültürlülük” projesinde başarısızlığa uğradığını vurguladı. Narlı’ya göre, varlığını göçmen karşıtlığı üzerinden yeniden kurgulamış olan aşırı sağın nefret söyleminden Romanya ve Bulgaristan gibi Avrupa geneline nazaran az gelişmiş ülke göçmenleri de nasiplerini alıyor. Narlı, AB’ye kısa süre önce girmiş bu ülkelerin Avrupa ortak pazarında iş gücüne talip olmalarının nefret söylemi muhatabı olmalarına yol açtığını belirtti. Avrupa Birliği’ne 2007 yılında üye olan Romanya ve Bulgaristan, bu yıl başından itibaren Avrupa pazarında çalışma imkanı elde etti.
Merkezi Strasbourg'da olan Cojep International adlı sivil toplum kuruluşunun başkanı Ali Gedikoğlu ise aşırı sağ partilerin yükselişini “yabancı düşmanlığı söyleminin zaferi” olarak gördüğünü söyledi. Aşırı sağ söylem krizinin “Avrupa’nın gerçeklerle yüzleşmeyi göze alarak sona erebileceğini” vurgulayan Gedikoğlu, göçmenlerin Avrupa kıtasına yaptıkları katkıların görülmesi gerektiğini ifade etti. Gedikoğlu, "Müslümanlar, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra tekrar yapılanmaya giren Avrupa kıtasında Hristiyanlar ve Yahudiler kadar hak sahibidir” diyerek, kıtanın yüzleşmiş olduğu sorunlarda Müslümanları problemin değil, çözümün parçası olarak görmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...