Suriye Özel Temsilcisi el-İbrahimi görevi bırakıyor

Birleşmiş Milletler (BM) ve Arap Ligi'nin Suriye Özel Temsilcisi El Ahdar el-İbrahimi'nin istifa edeceği açıklandı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, BM Eski Genel Sekreteri Kofi Annan'dan sonra Suriye'deki krizin çözümü konusunda inisiyatif alarak BM ve Arap Ligi'nin Suriye Özel Temsilcisi olan El Ahdar el-İbrahimi'nin ay sonunda görevi bırakacağını bildirdi. Genel Sekreter Ban, New York'ta El-ibrahimi ile düzenlediği ortak basın toplantısında, kararın 31 Mayıs tarihinden itibaren geçerli olacağını ifade etti. Basın toplantısında, bir yıldan beri her gün istifa etmeyi düşündüğünü bildiren El-İbrahimi, Esed rejimi ile rejime karşı demokrasi mücadelesi veren grupların liderleri arasında Cenevre'de yapılan iki turlu toplantılara başkanlık etmiş ve toplantılarda olumlu bir sonuca ulaşılamamıştı.
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Genel Sekreteri Bedr Camus, el-İbrahimi'nin istifa kararı almasını, "Cenevre-2 Konferansı'nın başarısızlığının başka bir delili" olarak nitelendirdi.
ABD: "İbrahimi'nin Suriye'de kalıcı barış çabalarını derinden takdir ediyoruz" Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, günlük basın brifinginde konuyla ilgili soru üzerine, "ABD, Özel Temsilci el-İbrahimi'nin Suriye'de kalıcı bir barış için yorulmak bilmez çabalarını derinden takdir etmektedir, kendisinin liderliği ve tavsiyelerinden dolayı minnettardır" dedi. Carney, İbrahimi'nin yerine yeni ismin atanmasını dört gözle beklediklerini ifade etti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki de İbrahimi'nin, "Suriye'de çok zorlu bir dönemde olağanüstü önemli bir rol oynadığını" belirterek, "BM, İbrahimi'nin yerine kimi bu göreve getirmeye karar verirse versin elbette destekleyeceğiz ve onunla çalışacağız" diye konuştu.
Öte yandan, Carney, bir başka soru üzerine, Cenevre görüşmelerinin "askıda" olduğunu kaydederek, "Görüşmelere yeniden dönülmesi ve üçüncü tur müzakerelerin başlaması, Esed rejiminin, diğer konuların yanında, Cenevre bildirisinde belirtildiği üzere tam yürütme yetkilerine sahip geçiş hükümeti kurulmasını konuşmayı kabul etmesine bağlı. Rejim bunu görüşmelerin ilk iki turunda yapmayı reddetti. Bunun gündemin en üst sırasında yer alması gerekiyor" diye konuştu. Rejimin aynı zamanda, yaklaşan devlet başkanlığı seçimlerini ertelemesi gerektiğini kaydeden Carney, bu seçimlerin Cenevre bildirisinin geçiş hükümeti kurulması çağrısına tamamen aykırı olduğunu söyledi. Carney, görüşmelerde şu ana kadar ilerleme sağlanamamasından yalnızca Esed rejiminin sorumlu olduğunu belirterek, rejimin şu ana kadar Cenevre bildirisini temel alan müzakerelerde ciddi diyaloğa girmeyi reddetmesinin ilerlemeyi engellediğini belirtti. Carney, "Muhalefetteki ortaklarımızla birlikte çalışmaya, yardımlar sağlamaya devam edeceğiz, yapabildiğimiz ve uygun olduğu ölçüde bu yardımları artıracağız" ifadesini kullandı.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, istifa kararı alan İbrahimi’nin Suriye’deki iç savaşta kalıcı bir barışa ulaşmak için sergilediği çabaları övdü. “İbrahimi başarısız olmadı” diyen Kerry, savaşta bir çözüme ulaşılamamasının nedeninin Esed rejimi olduğunu kaydetti. Kerry, “Bu, hiçbir zaman müzakere etmeyecek olan, herbir toplantıda müzakere etmeyi kesinlikle reddeden Esed’in başarısızlığıdır” ifadesini kullandı. İbrahimi’nin Suriye’de radikal unsurların sayısının ve güçlerinin giderek arttığı bir ortamda çalışmalarını yürüttüğünü belirten Kerry, “İbrahimi’nin çabalarını alkışlıyorum. O sabırlı bir şekilde, anlayışla tarafların, barışçıl bir çözüme taşıyacak geçici bir hükümetin kurulmasını öngören Cenevre mutabakatına uygun bir şekilde, müzakereleri iyi niyetli bir şekilde gerçekleştirmeleri fırsatını vermek için çalıştı” diye konuştu.
Kerry, Esed’in kendi halkını varil bombalarıyla vurduğunu, kimyasal gazlarla öldürdüğünü, insanları aç bırakarak ölüme mahkum ettiğini hatırlatarak, “Ama nasıl oluyorsa böyle bir insan, hala ülkeyi yönetmeye hakkı olduğunu iddia ediyor” dedi. Medeni toplumların böyle birşeyi kabul etmeyeceğini ifade eden Kerry, Esed rejimine yönelik baskının devam edeceğini kaydetti.