Tgrt Haber
29 Nisan 2018 11:44 - Güncelleme : 16 Şubat 2022 12:00

Kut’ül Amare nedir? Kut'ül Amare'de neler oldu? (Kut'ül Amare yıl dönümü)

29 Nisan 1916 yılında Irak'ın Kut bölgesinde kazanılan Kut'ül Amare Zaferi öncesinde bu günü anmak isteyenler Kut'ül Amare nedir? ve Kut'ül Amare'de neler oldu? Son zamanlarda yeniden gündeme gelen Kut'ül Amare nedir? ve Kut'ül Amare'de neler oldu? sorularının cevapları, merak ettiklerinizi haberimizde bulabilirsiniz...

Kut’ül Amare nedir? Kut'ül Amare'de neler oldu? (Kut'ül Amare yıl dönümü)
Kut’ül Amare,,Kut’ül Amare nedir,,Kut’ül Amare önemi,,Kut’ül Amare yıl dönümü,,Kut’ül Amare ne zaman oldu,

29 Nisan 1916 yılında Irak'ın Kut bölgesinde kazanılan Kut'ül Amare Zaferi öncesinde bu günü anmak isteyenler Kut'ül Amare nedir? ve Kut'ül Amare'de neler oldu? Son zamanlarda yeniden gündeme gelen Kut'ül Amare nedir? ve Kut'ül Amare'de neler oldu? sorularının cevapları, merak ettiklerinizi haberimizde bulabilirsiniz...

KUTÜL AMARE KUŞATMASI
8.000 askerden oluşan İngiliz-Hint garnizonu Bağdat'ın 160 kilometre güneyinde Kut kasabasında Osmanlı ordusu tarafından kuşatılır. 1915 yılında bu kasabanın nüfusu 6.500 civarıdır. 29 Nisan 1916'da garnizonun teslim olmasını takiben kuşatma esnasında sağ kalanlar esir olarak Halep'e götürülür.

Yeni kurulan Osmanlı 6. Ordusu'nun komutanlığına atanarak 5 Aralık'ta Bağdat'a varan Mareşal Colmar Freiherr von der Goltz Paşa'nın emriyle Irak ve Havalisi Komutanı Miralay ‘Sakallı' Nurettin Bey'in birlikleri 27 Aralık'ta Kut'u kuşattı. İlk yardım harekâtı korgeneral Fenton Aylmer komutasında toplanmış 19.000 kişilik orduydu. Ocak 1916'ta Ali Gharbi'den nehrin son noktasına vardılar.

İngilizler Kut'u kurtarmak için General Aylmer komutasındaki Tigris (Dicle) Kolordusuyla hücuma geçtiyse de 6 Ocak 1916 tarihli Şeyh Saad Muharebesi'nde ölü ve yaralı toplam 4.262 askerini kaybederek geri çekildi. Bu muharebede geri çekilme emrini veren 9. Kolordu Komutanı Miralay ‘Sakallı' Nurettin Bey görevinden alındı ve yerine Enver Paşa'nın kendisinden bir yaş küçük olan amcası Mirliva Halil Paşa getirildi.

19 bin kişilik İngiliz Ordusu, 13 Ocak 1916 tarihli Vadi Muharebesi'nde ölü ve yaralı 1.600 kayıp verdirilerek geri püskürtüldü. Osmanlı ordusu Vadi'nin yukarısındaki Felahiye'de (Hanna) mevzilendi. Burası Dicle ve Suwaikiya bataklığı arasında daralan kuru zeminde bir geçitti. 21 Ocak tarihinde 20 bin kişilik İngiliz birlikleri Felahiye Muharebesi'ni ölü ve yaralı 2.741 kayıpla kaybetti. Kut garnizonu için felaketi getiren bir kayıptı.

İngilizler kuşatmayı sona erdirmek için Mart başında İngiliz general Fenton Aylmer komutasında yeniden bir taarruz girişiminde bulundu. Ancak 8 Mart 1916 tarihinde Sâbis (Dujaila) mevkiinde Miralay Ali İhsan Bey komutasındaki 13. Kolordu'ya hücum ettiyse de 3.500 asker kaybederek geri çekildi. Sâbis Muharebesi'nde alınan yenilgiden dolayı 12 Mart 1916 tarihinde General Aylmer azledilerek yerine General George Frederick Gorringe getirildi.

Halil Paşa 20-30 bin kişilik bir takviye kuvvetin cepheye katılmasını sağladı. Yeni atanan General Gorringe 5 Nisan tarihinde Felahiye, Beit Asia ve Sannaiyat bölgelerine doğru saldırıya geçti. Her iki tarafın mevcudu yaklaşık 30.000 kişiydi. 22 Nisan tarihine kadar geçen sürede ölü ve yaralı 1.200 kayıp veren İngiliz birlikleri yenilerek çekildiler.

Bu sırada İngilizler tarihteki ilk havadan yiyecek ve mühimmat ikmal harekâtını gerçekleştirdiler. Fakat bunların sık sık Osmanlı siperlerine veya Dicle Nehrine düşmesini önleyemediler. 19 Nisan 1916 tarihinde 6. Ordu Komutanı Mareşal Von der Goltz Paşa, Bağdat'ta bulunan karargâhında tifüsten ölünce, yerine Mirliva Halil Paşa (Kut) getirildi.

29 Nisan 1916'da General Townshend, Kut'ta yaşanan açlığın da etkisiyle, diğer 5 general, 481 subay ve 13.300 er ile birlikte Osmanlı Kuvvetleri'ne teslim oldu. İngiliz kuvvetleri 23.000 ölü ve yaralı, Osmanlı kuvvetleri 10.000 ölü ve yaralı vermiş, 13.000 İngiliz ve Hint askeri esir alınmıştır.

İngiliz tarihçisi James Morris, Kut'un kaybını “Britanya (İngiltere) askeri tarihindeki en aşağılık şartlı teslimi” olarak tanımlamıştır. Bu yenilgi İngiliz basınında ve kamuoyunda çok büyük bir infial uyandırdı. Bunun üzerine General Lake ve General Gorringe İngiliz ordusunda görevlerinden alınmış ve yerlerine General Maude getirilmiştir.

Bu çarpışmaların askeri tarih açısından bir başka önemi de bilinen ilk havadan ikmal denemesini İngiliz ordusunun Kut'taki birliklerini ikmal için 26 gün boyunca Dicle'deki Ora Üssü'nden 3 adet Short 184 tipi 225 beygirlik deniz uçakları ile bu kuşatma sırasında gerçekleştirmiş olmalarıdır. Ancak bu çaba yeterli olmamış ve sonucu değiştirmemiştir.

Destek kuvvetlerinin gelmesiyle Kut şehrine ilerleyen General Frederick Maude komutasındaki Britanya kuvvetleri, İkinci Kut Muharebesi sonrasında 23 Şubat 1917 tarihinde Kut şehrini geri aldı.

KUT-ÜL AMARE'DE NELER OLDU?
Yeni kurulan Osmanlı 6. Ordusu'nun Komutanlığı'na atanarak 5 Aralık'ta Bağdat'a varan Mareşal Colmar Freiherr von der Goltz Paşa'nın emriyle Irak ve Havalisi Komutanı Miralay (Albay) 'Sakallı' Nurettin Bey'in birlikleri 27 Aralık'ta Kut'u kuşattı. İngilizler Kut'u kurtarmak için General Aylmer komutasındaki kolorduyla hücuma geçti ancak, 6 Ocak 1916 tarihli Şeyh Saad Muharebesi'nde 4.000 askerini kaybederek geri çekildi. Bu muharebede 9. Kolordu Komutanı Miralay 'Sakallı' Nurettin Bey görevinden alındı ve yerine Enver Paşa'nın kendisinden bir yaş küçük olan amcası Mirliva Halil Paşa (Kut) getirildi.

İngiliz Ordusu, 13 Ocak 1916 tarihli Vadi Muharebesi'nde 1.600, 21 Ocak Hannah Muharebesi'nde 2.700 askeri kaybederek geri püskürtüldü. İngilizler mart başında tekrar taarruza geçti. 8 Mart 1916'da Sabis mevkiinde Miralay Ali İhsan Bey komutasındaki 13. Kolordu'ya hücum ettilerse de 3.500 asker kaybederek geri çekildiler. Bu yenilgiden dolayı General Aylmer azledilerek yerine General Gorringe getirildi.

Sekmen: “Kut’ül Amare Zaferi Türk tarihinin övünç kaynağıdır” Kaynak: Sekmen: “Kut’ül Amare Zaferi Türk tarihinin övünç kaynağıdır” 

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Kut'ül Amare Zaferi'nin 102. yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.Başkan Sekmen, yayımladığı mesajında şu görüşlere yer verdi: "Kut'ül Amare Zaferi, Türk tarihinin bir övünç vesilesidir. Bundan tam yüz iki yıl önce kazanılan büyük Türk zaferinin adıdır Kut'ül Amare 29 Nisan 1916 günü Kut'ül Amare'ye sıkışan General Townshend komutasındaki 13 bin kişilik İngiliz tümeni 143 günlük bir kuşatmadan sonra Osmanlı kuvvetlerine kayıtsız ve şartsız teslim olmuştur. Yüzlerce subay ve binlerce askerin teslim olmasıyla sonuçlanan bu zafer, Türk tarihine altın harflerle yazılmıştır. Nureddin Paşa, Halil Paşa ve Fazıl Paşa'nın komutasındaki Osmanlı askerlerinin üstün cesaret ve kahramanlıkları sonucu düşmana geçit vermeyen nice isimsiz kahramanın elde ettiği bu eşsiz Kut Zaferi, maalesef 1940'lı yıllardan bu yana unutturulmaya çalışılmaktadır. Kahramanlarını unutan kahraman yetiştiremez. Bir milleti millet yapan unsurların başında hiç şüphesiz övündüğü tarih ve elde ettiği zaferler gelmektedir. İşte bu nedenle çocuklarımız ve gelecek nesillerimizi tarih şuuru, milli ve manevi değerlerimizle yetiştirmeliyiz. Bu vesileyle şanlı tarihimize altın harflerle yazılan Kut'ül Amare Zaferi'nin kahramanlarını ve tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum." Kaynak: Sekmen: “Kut’ül Amare Zaferi Türk tarihinin övünç kaynağıdır” - Erzurum Haberleri 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...