Tgrt Haber
06 Nisan 2022 06:22 - Güncelleme : 06 Nisan 2022 07:56

Gıdada yaz tehlikesi! Ürün çoğalsa bile fiyatlar düşmeyecek

Rusya-Ukrayna savaşı gıdada bütün dengeleri değiştirdi. Savaşla artan akaryakıt ve gaz maliyetleri, üretimden lojistiğe kadar bütün süreci olumsuz etkiledi. Rusya'ya ambargo, gübre fiyatlarını da yukarı taşırken; sıcak paranın ‘emtia’lara yönelmesi, ambalaj üzerinden yine gıdayı vurdu. Bunlara yerli ürün ihracatı da eklenince, fiyatlar patladı.

Editör: Ferhat Erdemir / Kaynak: Türkiye Gazetesi
Sektör temsilcileri; enerji giderinin artmaya devam ettiğini, yaz mevsiminde ürün çoğalsa bile fiyatlarda rahatlatan bir düşmenin mümkün olmayacağını belirtiyor
Sektör temsilcileri; enerji giderinin artmaya devam ettiğini, yaz mevsiminde ürün çoğalsa bile fiyatlarda rahatlatan bir düşmenin mümkün olmayacağını belirtiyor

Pandemide değişen arz talep dengeleri, ardından patlayan Rusya-Ukrayna savaşı, gıda fiyatlarını da yükseltiyor. Son bir yılda, doğalgazın fiyatı santrallerde yüzde 638, sanayide yüzde 549 ve konutlarda yüzde 93 yükselirken, akaryakıt ikiye katlandı. Gübre fiyatlarında 5-6 kat artışın yanı sıra işçilik maliyetleri, üreticide her kalemde fiyatları artırdı. Bütün bunlara ambalaj maliyetleri de eklenince, tüketici ağır bir bedel ile karşı karşıya kaldı. Marul 20 lirayı, domates 30 lirayı bulurken, her geçen gün katlanan fiyatlar vatandaşın ümidini kırdı.

Sektör temsilcileri; enerji giderinin artmaya devam ettiğini, yaz mevsiminde ürün çoğalsa bile fiyatlarda rahatlatan bir düşmenin mümkün olmayacağını belirtiyor. “Sebze meyve bu yaz da ucuzlamaz” diyen Perakendeciler Derneği Başkanı Faruk Güzeldere gerekçelerini sıraladı

  1. Petrol zamları ciddi yük getirdi. Bir araç, Antalya’dan İstanbul'a 24-25 bin liraya gidip geliyor. Bu sadece akaryakıt bedeli. Diğer giderler eklenince bedava ürünün birim maliyeti bile 5,5 liraya çıkıyor.
  2. Ambalaj da ciddi bir gider kalemi. Her şeyi ithal ediyoruz. Plastik, kâğıt... Şu an salçanın tenekesinin fiyatı 6 lira!.. Onun içine bir kilo salçayı eklediğiniz zaman, maliyeti 15-16 liraya kadar çıkıyor...
  3. İhracat fiyatları etkiliyor. İlk üç ayda gıda ihracatımız yüzde 27 artışla rekor kırdı. Antalya'da avokado gibi tropikal ürünler yetişiyor. Bunları ihraç edebiliriz ancak ihtiyacımız olanlara kısıtlama getirilmeli
  4. Bir diğer önemli gider kalemi gübre... Dışa bağımlıyız. Yerli üretime geçmeliyiz. Çiftçiye mazot desteği artmalı. Atıl araziler tarıma kazandırılmalı. Fiyatları doğrudan etkileyen fırsatçılık ve stokçuluk önlenmeli.
  5. Pandemide bazı ülkeler gıda stoku yaptı. Salgın bitti, tam nefes alacakken, dünya hububatının yüzde 30’unu üreten iki ülke savaşa girişti. Buğday başta olmak üzere fiyatlar uçtu, 15 yılın rekoru kırılıyor

ANTALYA'DA BEDAVA VERSELER İSTANBUL'DA 5,5 LİRA OLUR

Türkiye Perakendeciler Federasyonu’na bağlı olarak çalışan İstanbul Perakendeciler Derneğinin (PERDER) Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Güzeldere, pandemi sonrası tam düzelme beklenirken Rusya-Ukrayna savaşının piyasaları vurduğunu söyledi. Güzeldere "Pandemi döneminde gerekli üretim yapılamadı. Bazı ülkeler, vatandaşı gıdasız kalmasın diye stokladı. Pandemi bitti, tam nefes alacakken, dünya hububatının yüzde 30'unu üreten iki ülke savaşa girişti. Buğday başta olmak üzere fiyatlar katlandı. Son 15 yılın rekoru kırılıyor. Petrol ve gazdaki artış da lojistikte ciddi maliyete yol açtı. Bizim tedarik açısından sorunumuz yok. Şu an erişemediğimiz ürün yok. Ancak maliyet ve fiyat artışları var. Bir aracın Antalya'dan İstanbul'a gelip gitmesi 24-25 bin lira. Bu sadece akaryakıt bedeli. Şoför, köprü ve otoyol paralarını da eklediğinizde, bedava ürün de getirseniz, onun birim maliyeti 5,5 lira oluyor" dedi.

AKARYAKIT DÜŞMEZ İSE İNDİRİM OLMAYABİLİR

Gübre fiyatlarına da dikkat çeken Güzeldere "Çiftçi gübre, mazot derken bir maliyetleme yapacak. Yaz ile birlikte ürün rekoltemiz bollaşacak, arz çoğalacak. Bereketli bir dönem geçirdik. Atıl araziler için teşvik var. Ciddi bir ekim söz konusu. Şu an sera dönemindeyiz. Tarla hasadıyla birlikte fiyatlarda kısmen bir gevşeme olacağını bekliyorum. Bu gevşemenin tüketici tarafından derin şekilde hissedilmesi için akaryakıt fiyatının düşmesi lazım. Akaryakıt ve nakliye fiyatları düşerse indirim olur. Akaryakıt yükselmeye devam ederse fiyatlar düşmeyebilir" diye konuştu.

İHTİYACIMIZ OLAN ÜRÜN İHRAÇ EDİLMEMELİ

Türkiye'nin ihtiyacı olan ürünlerinin ihracatına kısıtlama getirilmesi gerektiğini ifade eden Güzeldere, şunları kaydetti: İhracat fiyatları çok etkiliyor. Üretici, ihracatçı kapısına gelince ona veriyor. Devlet, gıda ürünlerinin ihracatına dönem dönem sınırlama getiriyor. Bu, iç piyasayı rahatlatıyor ama bunu sürdürülebilir hâle getirmemiz lazım. İhtiyacımız olan ürünü yurt dışına satmamalıyız. Mesela Antalya'da avokado, muz ve goji berry gibi tropikal ürünler yetiştiriliyor. Bunları ihraç edebiliriz ama ihtiyacımız olanı satmamalıyız. Ucuz gıda için kayıt dışılığın önüne geçilmeli. Aksi hâlde KDV indiriminin anlamı kalmaz. Gübrede ciddi anlamda dışa bağımlıyız. Yerli olarak üretmeliyiz. Çiftçiye mazot desteği artırılmalı. Atıl araziler tarımda kazandırılmalı. Arazilerin toplulaştırılması lazım. Ürüne alım garantisi de verilirse, çitçi üretim yapar. Bunların yanında bilinçli bir tüketici de olmalıyız.

TARLADAN HASATLA FİYATLAR GERİLER

Sebze fiyatlarındaki fahiş fiyatlara değinen Güzeldere "Şu an seradan tarlaya doğru geçiş dönemindeyiz. Böyle dönemlerde marul gibi sebze fiyatlarının artması normal. Tabii bu dönemlerde fırsatçılık da yapılıyor. Tarladan hasat ile birlikte fiyatlar düşer. Artık İstanbul'a sebze Antalya'dan değil Bursa, Bilecik, Çanakkale'den gelecek. Lojistik maliyetleri azalacağı için fiyatlar düşecektir" dedi.

YAĞ SATIŞLARI YÜZDE 50 AZALDI

Tüketicileri panik alımı yapmamaları konusunda uyaran Güzeldere, "Ayçiçeği yağı satışlarında iki günde bir aylık satış yapıldı. İnsanlar panik alımıyla evlerine yağ stokladı. Şu anda satışlar yüzde 50 düştü. Tüketiciler bilinçli olmalı. İhtiyaç fazlası ürün alınmamalı. Mevsimi olmayan ürünler de tercih edilmemeli" diye konuştu.

GÖRÜNMEYEN MALİYET: AMBALAJ

Faruk Güzeldere, ambalaj malzemelerindeki artışın da ciddi boyutlara ulaştığını, bunun da gıda fiyatlarını artırdığını söyledi. Güzeldere şunları söyledi: Fonlar hücum etti, emtia ciddi arttı. Bu da ambalaja yansıdı. Ambalajda her şeyi yurt dışından ithal ediyoruz. Plastik, kağıt... Şu an salçanın tekenesinin fiyatı 6 lira!.. Onun içine bir kilo salçayı eklediğiniz zaman, maliyeti 15-16 lirayı buluyor.

Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...