'Türkiye tıbbi cihaz alanında marka olmaya doğru gidiyor'

Türkiye Kalp ve Sağlık Vakfınca bu yıl 15'incisi düzenlenen  "Uluslararası Kardiyoloji ve Kardiyovasküler Cerrahide Yenilikler Kongresi"  Antalya'daki Kundu Oteller bölgesinde oturumlarla devam ediyor.

Sağlık Federasyonu Başkanı Dinç, burada yaptığı konuşmada, tıbbi cihaz  ve ilaç sanayisinde neler yaptıklarını, dünyada ne durumda olduklarını  değerlendirdi.

Sağlık alanında tarihten alınan birikimi aktarmak, yaşatmak ve yeni  şeyler üretmek gerektiğini vurgulayan Dinç, şunları kaydetti:

"Biz öncelikle geçmişimizi bileceğiz ki geleceğe sağlam bakalım.  Bundan 17 yıl önce kalp damar cerrahisi, girişimsel radyoloji ve kardiyoloji  alanında ülkemizde tıbbi cihaz açısından ciddi bir üretim yoktu. 'Neler  yapabiliriz nasıl katkılar sağlayabiliriz' bunlarla ilgili araştırma yaptık.  Bizim dünyada tıbbi cihaz pazarını Amerikalıların hegemonyasında. Yüzde 49 oranla  Amerikalılar çok ciddi anlamda pazarı domine etmiş. Dünyada da Amerika ve Japonya  dışında hiçbir ülke kendilerinin ürettiği tıbbi cihazların yüzde 50'sinden daha  yukarıya çıkamıyor. Yani dünya pazarında tıbbı cihaz Japonya ve Amerika'nın  elinde. Diğer ülkeler de sistemlerinde devam ediyor."

Başka bir araştırma daha yaptıklarına işaret eden Dinç, "İHA'lar ve  SİHA'lar kadar önemli olan sağlık sanayimiz de var. Hem şifa olacağız hem de  etrafımıza şifa dağıtmak zorundayız. Bunun da ekonomik olarak karşılığını  araştırdık, yaklaşık askeri harcamaların 64 milyar lira olduğu sağlık  harcamamızın da 104 milyar lira olduğu, bunların içerisinde sadece tıbbı cihazı  düştüğünüz zaman 9 milyar liralık bir rakamı bulduğunu ortaya koyduk." dedi.

Araştırma sonucuna göre kesinlikle üretmek gerektiğini vurgulayan  Dinç, 100-150 milyon liraya hastanenin kurulabildiğini ancak yıllık tıbbi cihaz  ve ilaç giderinin de bu rakam kadar olduğunu söyledi.

"Tıbbi cihazda 2014'te 367 milyon dolarlık ihracata ulaştık"

Cerrahi alanda yaptıkları inovatif konuların ciddi anlamda pazarlarda  yer ettiğini belirten Dinç, "Türkiye'de tıbbi cihazda 2014'te 367 milyon dolarlık  bir ihracat rakamına ulaştık. Bunlar 2002 öncesinde hemen hemen sıfıra yakındı.  Bunlar artarak devam ediyor." dedi.

Asıl yapılması gerekenin hekimlerin, sağlık çalışanlarının fikrini  mühendisin kafasıyla birleştirmek gerektiğine değinen Dinç, şöyle konuştu:

"Sağlık Federasyonu olarak yaptığımız iş, hekimle mühendisi karşı  karşıya getirmek, ortak dili konuşan mühendisler ve doktorlar ortaya koymak. Bu  şekilde tasarımlar oluyor. Çünkü hekimler o operasyonda o kadar fazla tecrübeyle  karşılaşıyor ki bu tecrübeleri bir mühendise aktarması gerekiyor. Doktorlar ile  mühendisler ortak dili konuşamıyor. Bizim geliştirdiğimiz mühendislerimiz artık  Ar-Ge'leri yaparken, hekimlerin konuştuğu şeyleri konuşmaya başladılar. Artık  ortak dil gelişiyor. Fikir aşamasından alıyoruz, tasarımı ortaya koyuluyor."

Herkesin hastanelerde karşılaştığı sorunlardan çıkarttığı çözümler  olduğunu anlatan Dinç, bu  çözümleri yazarak, federasyonla paylaşarak, bir bedel  almaksızın hekimlerin hizmetinde olduklarını bildirdi. Federasyon olarak dünya sağlığına katkı sunmak istediklerine dikkati  çeken Dinç, sözlerini şöyle tamamladı:

"Hedefimiz var, 81 ili gezeceğiz, projeleri toplayacağız. Bu  projelerin içinde çok iyi olanları global firmalarla ve yerli üreticilerimizle  karşı karşıya getireceğiz. Bunlar artık sadece hastanede hekimin beyninde değil,  insanlara fayda sağlayacak pozisyonda olacak. Bizim odaklanmamız gereken  öncelikle insan sağlığına katkı sunacak değerli ürünleri ortaya koymak. Değerli  ürünleri de Türkiye'de üretmek. Türkiye tıbbi cihaz alanında marka olmaya doğru  gidiyor. Tıbbi cihaz üretiminde 2023'e kadar dünyada ilk beşe girme arzumuzu  tamamlayacağız. Türk doktorlarımız, Amerika'daki doktorlara artık yerli ve milli  ürünlerimizi anlatıyor."