Türkiye'nin ihracatına nükleer doping

Nükleer Sanayi Derneği Kurucu Genel Sekreteri Koray Tuncer, "Türkiye nükleer teknolojiye sahip olduğunda nükleer tedarik zincirini kuracak ve G-20 ülkeleri içerisinde daha fazla ihracat yapabilecek" dedi.

İstanbul'da nükleer zirve

Tuncer, İstanbul'da 8-9 Mart tarihlerindeki 3. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’de nükleer santral bulunmamasına rağmen zirvenin Orta Doğu ve Afrika’nın en büyük nükleer enerji etkinliği olduğunu anlatan Tuncer, zirveye, Vietnam Atom Enerjisi Kurumu, Kanada Nükleer Tedarikçiler Organizasyonu, Ukrayna Nükleer Sanayi Derneği gibi kurumların yanı sıra Kenya ve Güney Afrika’dan konuşmacıların da katılacağını söyledi.

Tuncer, "İki gün sürecek zirvede 10 oturum ve iki çalıştayımız var. Çalıştaylarda Türk şirketlerinin de bu sektöre girebilmeleri için nasıl ortak hareket edileceği tartışılacak. Uzun vadedeki planımız Türk iş adamlarını arkamıza takıp bu zirveyi Afrika ve Orta Doğu'ya götürmektir" diye konuştu.

Nükleer dernekleri zirvede anlaşmalar yapabilir

Tuncer, Ukrayna, İsveç, Finlandiya ve Çek Cumhuriyeti'nde faaliyet gösteren nükleer sanayi dernekleriyle karşılıklı iyi niyet anlaşmaları imzalayacaklarını bildirdi.

Zirveye katılım koşullarının Türk firmaların bütçelerine göre revize edildiğini anlatan Tuncer, yerli firmalarla yabancı yatırımcıları bir araya getirerek iş yapmalarını teşvik edeceklerini ifade etti.

Nükleer santrallerin mal ve hizmet tedariğini sağlayan ülkelerin sanayide ve uluslararası alanda söz sahibi olduğunu vurgulayan Tuncer, nükleer sanayi ve savunma sanayi gibi benzer sektörlerde iş yapmanın zorluğuna değindi.

'Normal şirkete göre 5 kat karlı'

Türkiye için nükleer teknolojinin çok önemli olduğuna dikkati çeken Tuncer, şöyle devam etti.

"Türkiye nükleer teknolojiye sahip olduğunda nükleer tedarik zincirini kuracak ve G-20 ülkeleri içerisinde daha fazla ihracat yapabilecek. İtalya’nın herhangi bir nükleer santrali olmamasına rağmen, İtalyan şirketleri dünyadaki bir çok nükleer tedarik zincirine mal ve hizmet sağlamaktadırlar ve bu büyük başarıdır. Türkiye’de bir çok firma nükleer santrale mal verecek kapasitede fakat Türk sanayisi çok sabırsız. Nükleer sanayi ise savunma sanayi gibi biraz emek ve sabır isteyen bir sektör. Nükleer sanayinin anlaşmaları ağırdır, çünkü hatayı istemeyen ve sertifikasyonları çok yüksek sektörlerden birisidir. Türk sanayisinin bazı ön yargıları var. Bir hemen sipariş almak istiyorlar, yani bir normal termik santral olmadığından Türk sanayicilerin aradaki farkı anlamaları gerekmektedir. Bizler de adım adım bu farkları sanayicilerimize anlatıyoruz ve onlar da bu durumu fark etmeye başladılar. Nükleer santrallerin herhangi bir ürününe mal veren bir şirket, normal bir enerji santraline göre dört beş kat daha karı yüksek bir satış yapar."