Kafein iyi bir uyarıcıdır ve kahveyi içtikten 15 dakika sonra etkisini göstermeye başlar. Dikkatinizi ve konsantrasyonunuzu arttırdığı gibi, zihninizin bulanıklığını gidererek enerji verir.
Kahve içtikten 20 dakika sonra kafein adrenalin salgısına neden olur. Bu durum göz bebeklerinizin büyümesini sağlar. Böylece görüş alanınız keskinleşir ve gözleriniz berraklaşır.
Kahvenin içeriğinde bulunan kafeinin akciğerlere de olumlu etkileri bulunur. Akciğerlerin açılmasını sağlayarak solunumu kolaylaştırır ve rahat hareket etmeyi sağlar.
Kahve içtikten kısa bir süre sonra tansiyon çok küçük bir miktarda artış gösterebilir. Bir ya da iki fincanla sınırlı tutabiliyorsanız tansiyonun hafif yükselmesine bağlı olarak nabız düşecektir.
Kafein midedeki asit seviyesini arttırır ve artan asitle sindirime yardımcı olur. Ancak aç karnına kahve içmekten kaçınmak gerekir. Bu durum sıvıların artmasıyla şişkinliğe ve mide yanmasına sebep olabilir. Mide rahatsızlığı olanların kahveyi günlük bir ya da iki fincan olacak şekilde tüketmeleri doğrudur.
Kahvede bulunan bileşiklerin bağırsak florası üzerinde olumlu etkileri bulunur. Kahve içeriği bağırsakları uyarıcı özellik gösterir ve kabızlık sorununa çözüm olur.
Kahvenin uyanık kalmak üzerinde etkisi herkes tarafından bilinir. Çünkü ana uyku hormonun olan melatoninin salgılanmasını geciktirir ve dinç tutma özelliği gösterir.
Kahve, içeriğindeki kafein sayesinde yorgun ve uykulu hissetmeyi önleyerek enerji seviyesini yükseltir. Ancak fazla sayıda alınan kahve, aşırı kafein yüklemesi sebebiyle enerji çöküntüsüne sebep olabilir.