Tgrt Haber
23 Ocak 2014 12:10

'Meseleye sistemi altüst ederek çözüm bulunmamalı'

Muharrem Yılmaz, 'Türkiye yıkıcı bir kavga ile enerjisini harcıyor. Meseleye sistemi, kurumları altüst ederek çözüm bulmaya çalışmak doğru değil' dedi.

'Meseleye sistemi altüst ederek çözüm bulunmamalı'
tüsiad, tüsiad başkanı, muharrem yılmaz, yılmaz'dan açıklama,

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, TÜSİAD'ın 44. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, çözüm süreci ile ilgili tartışmaları, bölgesel sarsıntıları, Gezi olaylarını, yeni anayasa çalışmalarının sonuçsuz kalmasını, hala süren yolsuzluk ve hukuksuzluk iddialarıyla çerçevelenmiş siyasi depremi düşündüklerinde 2013'ün ağır bir dönemi ve yüklü miktarda sorunu yeni yıla devrettiğini kaydetti.
2014 yılında gerçekleşecek yerel seçimler ve cumhurbaşkanlığı seçimleri ile 2015 yılındaki genel seçimlerin Türkiye'yi sürekli bir siyasi kampanya ikliminde tutacak olmasının, bu dönemi belirleyecek dikkat edilmesi gereken en önemli husus olduğunu aktaran Yılmaz, bütün seçimlerin Cumhuriyet'in 100. yılına doğru, AB üyeliği, çözüm süreci ve yeni anayasa gibi konuları sonuçlandıracak Türkiye'nin geleceğine şekil verecek siyasi kadroları belirleyeceğinin unutulmaması gerektiğini dile getirdi. Türkiye'nin dünyadaki gelişmelerden en fazla etkilenen devletlerden birisi olduğunu söyleyen Yılmaz, bu nedenle Türkiye'yi dünyadan bağımsız değerlendirmenin mümkün olmadığını ifade etti. ABD'nin, yeni düzenin merkezinde yer alırken artık daha sınırlı imkanlar ve daha sınırlı ihtiraslar çerçevesinde hareket ettiğinin görüldüğünü belirten Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "Uluslararası sistem var olan kurumları yeniden tanımlayarak kendisini yapılandırmayı, kurallarını yerleştirmeyi amaçlıyor. BM'nin işlevselliği ve etkinliği sorgulanıyor. IMF ve Dünya Bankası geçirdikleri sarsıntılardan sonra kurum olarak kendilerini yeniliyorlar. Ekonomik krizden sorumlu görülen finans sektörü 5 yıl önceye kadar her yerde, 5 yıl önceye göre daha fazla denetim ve gözetim altında tutuluyorlar. Küreselleşme sürerken hem ekonomik hem de siyasal stratejik anlamlar taşıyan bölgesel ticaret ve yatırım alanları şekillenmeye başlıyor. Raporlarda eğitim sistemlerinin yeni dönemin teknolojisi ile uyumlu olması gereğinin altı her yerde çiziliyor." Yılmaz, ekonomik ve stratejik olarak dünyanın yeni çerçevesinin çizildiği bir ortamda Türkiye'nin kendisini tüketen, şiddetli, yıkıcı ve kazanımı olmayacak bir kavga ile enerjisini harcadığını söyledi. "Gözleri kör eden söz konusu kavganın temelinde hukuk devleti, güçler ayrımı, temiz siyaset gibi vazgeçilmez demokratik kavramlar konusundaki zaafların yattığının açık olduğunu" iddia eden Yılmaz, meseleye sistemi, kurumları altüst ederek çözüm bulmaya çalışmanın doğru olmadığını düşündüklerini vurguladı. Yılmaz, "Diğer yandan devletin güvenlikle ilgili kurumlarında yaşananlardan sonra bu kurumların daha önce nasıl işlediğini, bundan böyle nasıl işleyeceğini sorgulamadan da edemiyoruz" dedi. Emniyet güçleri ve yargı içerisinde varlığı ortaya çıkan gruplaşmaları ve bu gruplaşmaların örgütlü niteliğini devletin kurumsallığı açısından kabul edilemez bulduklarına işaret eden Yılmaz, siyaset dışı örgütlenmelerin, devlet kurumları aracılığıyla siyaseti etkilemeye çalışmasının herkesi tedirgin ettiğini dile getirdi.
Birbiri ardına hazırlanan bir takım kanunların kendilerini tereddüte düşürdüğünü aktaran Yılmaz, "İnternette özgürlük sınırlarını düzenleyen kanun tasarısının iletişim özgürlüğü üzerine kara bir bulut gibi çökeceği görüşü hayli yaygın" ifadelerini de kullandı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...