Kobani davası sanıkları 26 Nisan'da hakim karşısına çıkacak
Kobani olaylarına ilişkin eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da arasında bulunduğu 27'si tutuklu 108 sanık hakkında açılan davanın ilk celsesi 26 Nisan’da görülecek. Davaya bakacak olan Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, hazırladığı tensip zaptında AİHM'in Demirtaş'ın tahliye edilmesi yönünde verdiği hak ihlali kararının kendi mahkemelerine yönelik olmadığını, bu nedenle mahkeme yönünden bağlayıcılığının bulunmadığını belirtti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 6-8 Ekim 2014’te gerçekleştirilen ve Kobani olayları olarak bilinen eylemlerle ilgili yürüttüğü soruşturma kapsamında eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da arasında bulunduğu 27'si tutuklu, 6'sı adli kontrollü, 75'i firari olmak üzere 108 sanık hakkında iddianame düzenlemişti. İddianamede, bu sanıkların tamamı söz konusu eylemler sırasında gerçekleştirilen “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma”, “37 kez adam öldürme”, “31 kez adam öldürmeye teşebbüs”, “bayrak yakma”, “Atatürk'ü Koruma Kanunu'na muhalefet”, “ibadethanelere zarar verme”, “24 kez yağma”, “38 kez alıkoyma”, “bin 750 kez mala zarar verme”, “397 kez yakarak mala zarar verme”, “bin 60 kez kamu malına zarar verme”, “503 kez yakarak kamu malına zarar verme”, “264 kez kamu görevlisini silahla basit yaralama” ve “78 kez silahla kasten yaralama” başta olmak üzere toplam 29 ayrı suçtan sorumlu tutulmuştu.
"Demirtaş kararının mahkememiz yönünden bağlayıcılığı bulunmamaktadır"
İddianameyi kabul eden Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, hazırladığı tensip zaptında duruşmanın 26 Nisan'da yapılmasına karar verdi. Mahkeme, Demirtaş'ın da arasında bulunduğu 27 tutuklu sanığın tutukluluk halinin devamına karar verirken, tensip zaptında AİHM'in Demirtaş'ın tahliye edilmesi yönünde verdiği hak ihlali kararını da değerlendirdi.
Mahkeme zaptında şu ifadelere yer verildi:
"AİHM kararda 4 Kasım 2016 tarihi sonrasında 12 HDP milletvekiline yapılan operasyon sonucunda sanığın yakalandığını, Diyarbakır 2. Sulh Ceza Mahkemesinin kararıyla tutuklandığını, itirazın 3. Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedildiğini belirtmiştir. AİHM başvurucu hakkında yukarıda belirtilen inceleme konusu tutukluluğu ile ilgili karardan sonra başvurucunun 20 Eylül 2019 tarihinde hükmedilen ve halen devam eden ikinci tutukluluğu (Mahkememiz dosyasındaki tutuklanması) değil 4 Kasım 2016'dan 7 Aralık 2018'e kadar devam eden tutukluluğunun inceleme konusu olmadığını, ilk tutukluluğunun inceleme konusu olduğunu belirtmiştir. Söz konusu mahkememizdeki tutuklulukla ilgili Anayasa Mahkemesine yapılan başvuru halen derdesttir. Dolayısıyla mahkememiz dosyasında mevcut olan tutuklulukla ilgili herhangi bir inceleme yapılmamış olduğundan ve bu durum da AİHM tarafından teyit edildiğinden bahsi geçen kararın mahkememiz yönünden bağlayıcılığı bulunmamaktadır."
