Tgrt Haber
Ramazan Vuslat
Ramazan Vuslat
28 Şubat 2020 17:22

MÜSİAD'dan İdlib'deki saldırıya ilişkin açıklama

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, "İdlib’de varlık gösteren ve bu süre zarfında rejimi büyük kayba uğratan kahraman Mehmetçiğimizin, mübarek bir gecede, hain bir saldırıyla karşı karşıya kalması ve 33 evladımızın şehadete yürüdüğü saldırı, rejimin, insani ve vicdani hiçbir unsuru tanımadığı bir kez daha açık bir şekilde gün yüzüne çıkarmıştır." ifadelerini kullandı.

MÜSİAD'dan İdlib'deki saldırıya ilişkin açıklama
MÜSİAD,,İdlib

Kaan, İdlib'deki saldırıya ilişkin yaptığı açıklamada, dün akşam saatlerinde Suriye rejim güçleri tarafından yapılan saldırı sonucu vatan, milletin huzuru ve güvenliği uğruna, devletin bekası uğruna şehit düşen askerlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı diledi.

"Mübarek Regaib Kandili'nde bize böylesi bir acıyı yaşatanları ıslah eylesin"

Ateşin düştüğü yeri yaktığını ve bu ateşin herkesin yüreğine düştüğünü belirten Kaan, şunları kaydetti:

"33 gencecik evladımız Hakk'a yürüdü. Şehitlik mertebesi ile teslimi emanet oldu. Rabbim rahmet eylesin ve onların yüzü suyu hürmetine bizleri de hissedar eylesin. Mübarek Regaib Kandili'nde bize böylesi bir acıyı yaşatanları ıslah eylesin. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, tarihi boyunca hiçbir zaman başka bir devletin toprak bütünlüğünü bozacak işgal ya da ülke düzenini bozacak bir saldırının içinde yer almamıştır. Aziz milletimiz tarih boyunca hiçbir zaman böylesi saldırgan emellere kapılmamış, sadece mazlumların hukukunu korumaya ve adalet sağlamaya çalışmıştır. Nitekim karar alıcılarımız ve hükümet yetkililerimiz, Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunduğunu, bulunduğu her ortamda açıkça dile getirmiştir. Mesele, sadece Suriye’nin toprak bütünlüğü değil, aynı zamanda yanı başımızdaki büyük bir tehdide karşı kendi ulusal güvenliğimizi de korumaktır. Hangi açıdan bakılırsa bakılsın Türkiye’nin Suriye’de yürüttüğü süreç haklı ve insani taleplere dayanmaktadır. Bizler gerek Soçi gerekse Astana süreçlerinde sorun artırıcı değil çözüm öneren taraf olarak var olduk ve bu süreçlerde devlet geleneğimizin birleştiricilik ve koruyuculuk ilkeleri ile hareket ettik."

Kaan, Suriye’deki savaş haline sadece diplomatik ve askeri bir kriz yönetimi olarak bakılmadığına işaret ederek, "Biz Türkiye Cumhuriyeti olarak olaya insani hassasiyetler ile yaklaşan tek ülke olduk ve oradaki insanlık dramını çözmeye gayret ettik. Mehmetçiğimiz, daima mazlumun yanında, zalimin karşısındadır. Dünyanın iyiliği için cephede, insanlık adına siperdedir. Hakları ellerinden alınanların imdadına koşmak için seferdedir. Masum sivillere kapılarımızı, yüreklerimizi, soframızı açtık. Çünkü dünya bir günlük değildir. Dünya hayatı ise sonsuz değildir. Biz, merhameti ve koruyucu olmayı ahiret hayatı için benimsedik." ifadelerini kullandı.

"Şanlı Türk Ordusu’nun gerekeni yapacağından şüphemiz yoktur"

Abdurrahman Kaan, bu tercih için zaman zaman zor durumların yaşandığını, ancak mazlumu da yarı yolda bırakmamış olmanın gönül rahatlığı ve vicdan ferahı ile var olunduğunu aktararak, "İdlib’de varlık gösteren ve bu süre zarfında rejimi büyük kayba uğratan kahraman Mehmetçiğimizin, mübarek bir gecede, hain bir saldırıyla karşı karşıya kalması ve 33 evladımızın şehadete yürüdüğü saldırı, rejimin, insani ve vicdani hiçbir unsuru tanımadığı bir kez daha açık bir şekilde gün yüzüne çıkarmıştır. Rejim güçleri, Münbiç mutabakatı çerçevesinde belirlenen sınırları 'teröristlere yönelik operasyon' bahanesiyle ihlal etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’nin zorlu kış şartlarında evlerini terk etmek zorunda kalan mültecilerin evlerine dönebilmesi ve güvenli koridor açılabilmesi için yaptığı ateşkes ve geri çekilme çağrılarına kulak tıkayan rejim güçlerinin hukuksuz eylemlerine devam ettiğini belirten Kaan, şunları kaydetti:

"Haklı gerekçelerle bulunduğumuz topraklarda uğradığımız saldırılar, hiçbir uluslararası hukuk ilkesine uymamakta, uluslararası anlaşmalara ters düşmektedir. Rejimin hukuksuz eylemleri ve Mehmetçiğe yönelik saldırılarına karşı, şanlı Türk Ordusu’nun gerekeni yapacağından şüphemiz yoktur. Beraberliğimizi korumak ve her zaman yaptığımız gibi zor zamanda kenetlenmek bize ve kültürümüze yakışan bir hareket olacaktır. Devletimizin ve milletimizin maddi manevi huzuru ve menfaatleri gözetilerek alınacak her kararda ve gerek masada diplomatik yollarla gerekse sahada askeri önlemlerle atılacak adımlarda, MÜSİAD olarak tüm imkan ve gücümüzle devletimizin ve halkımızın yanında olduğumuzu kesin ve net bir şekilde beyan ederiz."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...