Tgrt Haber
01 Temmuz 2021 12:55

Sultanahmet patlaması: Gerekçeli karar açıklandı

Sultanahmet'te 12 Ocak 2016 tarihinde gerçekleştirilen canlı bomba saldırısına ilişkin karara bağlanan davada gerekçeli karar açıklandı.

Sultanahmet patlaması: Gerekçeli karar açıklandı
Sultanahmet

Sultanahmet Meydanı’nda 12 Ocak 2016 tarihinde terör örgütü DEAŞ üyesi Nabil Fadlı tarafından patlama gerçekleştirilmişti. Patlamada 12 Alman vatandaşının öldü, 16 kişi ise yaralanmıştı. Canlı bomba saldırı davası, İstinaf Mahkemesi’nin bozma kararının ardından yeniden görülerek karara bağlanmıştı.

İstanbul Bölge Adliyesi 2’nci Ceza Dairesi’nin bozma kararının ardından 25 Mart’ta karara bağlanan davada, mahkeme 4 sanığı ağırlaştırılmış müebbet ile 328 yıl 4’er ay, bir sanığı ise 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırmıştı.

“TERÖRİZM HESAPLI BİR ŞİDDETTİR”

Karara bağlanan davanın 168 sayfalık gerekçeli kararı açıklandı. Gerekçeli kararda;

“Terör eylemlerinde, psikolojik sonuçlar fiziksel hedeflerden çok daha önemlidir. Terörizm hesaplı bir şiddettir. Amacı, olabildiğince çok insan öldürmek değil, kitlelerin eylemlerinden etkilenmesini sağlamaktır. Kitlelerin dehşete kapılmasını, bir umutsuzluk içinde ‘teröristin isteklerine boyun eğmesinden başka çare olmadığını’ düşünmesini sağlamaktır. Bu özelliği ile terörizm, uluslararası bir nitelik kazanmış olup çok sayıda devlet tarafından politikalarını yaşama geçirme yöntemi olarak yaygın şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Yine terörizm özellikle 11 Eylül 2001’de ABD’deki Dünya Ticaret Merkezi ve Pentagon’a yapılan terörist saldırılardan sonra küresel bir boyut kazanmıştır” ifadelerine yer verildi.

CANLI BOMBANIN UZUN SÜRE SAKLANMIŞ

DEAŞ’ın Türkiye’de gerçekleştirdiği beş eyleminin anlatıldığı gerekçeli kararda, Sultanahmet’teki eylemi gerçekleştiren canlı bomba Nabıl Fadlı’nın DEAŞ saflarında çok sayıda çatışmaya katıldığı, son olarak ise DEAŞ’ın Halep Kuveyris Havaalanı civarında gerçekleştirdiği operasyonlara katıldığı vurgulandı.

Fadlı’nın uzun süre saklandığının belirtildiği kararda, 2015 yılı Aralık ayının ilk haftası içerisinde Minbiç’te görülmesine karşın, Sultanahmet Meydanı’nda gerçekleştirdiği saldırıya kadar geçen sürede ortaya çıkmadığı anlatıldı.

Nabıl Fadlı’nın kaldığı yerde ele geçirilen dijital materyaller arasında İstiklal Caddesi, Sultanahmet Meydanı, Ayasofya Camii, Dikilitaş ve kilise gibi insanların kalabalık olduğu turistik, tarihi ve dini mekanların fotoğraflarının olduğunun kaydedildiği gerekçeli kararda, eylemin gerçekleştirildiği bölgeye yakın olan Ayasofya Camii’nin farklı açılardan çekilmiş fotoğraflarının da olduğu, fotoğrafların üzerinde Ayasofya giriş-çıkış kapısı ve emniyet arabaları şeklinde işaretlemeler yapıldığı vurgulandı.

Gerekçeli kararda, sanıkların üyesi oldukları silahlı terör örgütü DEAŞ'ın amacının dünya üzerinde Müslüman devletlerin yönetimlerini yıkıp, yerine radikal selefi görüşler doğrultusunda bir devlet kurmak olduğunun anlatıldı.

Kararda, sanıkların eylemlerinin bir bütün olarak ‘Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar’ başlığı altında düzenlenen ‘Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek’ suçunu oluşturduğu kaydedildi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...