Tgrt Haber
23 Mart 2014 19:32

'Rabbim görmek istemeyenlere de göster'

Arınç, 'Birileri bu hizmetleri inkar ederse, eskiden Anadolu insanı 'gözüne dizine dursun' derdi. Rabbim, görmek istemeyenlere de göster çünkü onlar bilmiyorlar' dedi.

'Rabbim görmek istemeyenlere de göster'
başbakan yardımcısı,bülent arınç,hizmetleri,inkar edenler,

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Birileri bu hizmetleri inkar ederse, eskiden Anadolu insanı 'gözüne dizine dursun' derlerdi. Biz beddua etmeyelim, biz dua ediyoruz şimdi. Rabbim, görmek istemeyenlere de göster çünkü onlar bilmiyorlar" dedi.Arınç, partisinin Cumhuriyet Bulvarı'ndaki seçim bürosu önünde yaptığı konuşmada, dün Van'da, Çaldıran'da, Muradiye'de ve Erciş'te mitingler yaptığını hatırlatarak, bu güzel günde Kütahya'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.Yarın da Ağrı'ya Patnos ve Doğubayazıt'a mitingler yapmaya gideceğini ifade eden Arınç, "Salı günü Bartın'da açık hava toplantısı yapacağız. Oradan döndükten sonra Hatay'a gideceğim, değerli Bakanımız Sadullah Bey'in seçim kampanyasına destek olmaya gayret edeceğim. Daha sonra da kendi seçim bölgeme Bursa'ya döneceğim. Bugün, bu pazar günü mesainin olmadığı zamanda gösterdiğiniz bu güzel ilgiden, sevgiden, kardeşlikten, misafirperverlikten dolayı teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Allah gönüllerinin muradını versin
Arınç, bugün gençler için bir heyecan günü olduğunu anımsatarak, şunları söyledi:"YGS yapıldı. Binlerce öğrencimiz bu sınavlara katıldı. Hepinizin çocukları vardır. Onlar bizim de çocuklarımız. Allah zihin açıklığı versin, Allah başarı nasip etsin, en güzeli, Allah gönüllerinin muradını versin. İnşallah bu sınava giren çocuklarımız ümit ederiz ki arzu ettikleri üniversitelere, fakülteler ve bölümlere girerler. Dumlupınar Üniversitemiz 2002'ye göre öğrenci sayısını bir misli artırdı. Bugün Dumlupınar Üniversitemizde 45 bin öğrencimiz var. Çocuklarımızın hepimizin göz nuru, geleceğimiz onlar. Onların üzerine titriyoruz. Biz de hükümet olduğumuz günden bu yana en büyük yatırımlarından birisini de eğitime yapıyoruz. 47 katrilyon her yıl milli eğitim bütçesine ayırdık. Şüphesiz yetmez. Bizim nüfusumuz ne kadar? 76 milyon... 76 milyonun yarısı 30 yaşın altında. 30 yaşın altında da 19 milyon öğrencimiz var. İşte bu güzel çocuklarımız anaokulundan başlayarak üniversiteye kadar 19 milyon... Avrupa'nın 5 ülkesini toplasan bizim genç nüfusumuz kadar etmez. O yüzden biz gençlerimize daha çok hizmet edeceğiz. Onların dersliklerini yapacağız. Binlerce öğretmen ataması yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Güzel kitaplar, bilgisayarlar, akıllı tahtalar koyacağız. Çocuklarımız bir taraftan da iyi bir eğitim alsınlar. Hepimizin arzusu nedir? Çocuklarımızın milli ve manevi değerlerle yetişmesidir. Onlar da annelerine, babalarına saygılı, vatanına, bayrağına, toprağına, milletine bağlı insanlar olarak yetişsin, eşkıya olarak değil. Evliya Çelebi'nin memleketindeyiz, inşallah onlar da evliya gibi yetişsin."
Gözünü açacaksın kardeşim
Kütahya'daki Zafer Havaalanı'nın, AK Parti hükümetinin eseri olduğunu vurgulayan Arınç, havaalanın 1,5 yıl önce açıldığını, 3 kentte hizmet verecek mükemmel sisteme sahip olduğunu bildirdi.Zafer Havaalanı'ndan Kütahya kent merkezine yarım saat içerisinde gelebilmenin mümkün olduğunu anlatan Arınç, şöyle devam etti:"Buraya duble, bölünmüş yollardan geldik. Kaymak gibi... Bal dök yala maşallah. Geçmişteki yollarımızı hatırlıyoruz. Bir de şimdi üzerinden geçtiğimiz yollarımıza bakıyoruz.İnkar ederek, yok sayarak, gözünü kapatarak, gerçekleri kapatamazsınız. Bediüzzaman Hazretleri öyle diyor, 'gözünü kapatan kendine gece yapar' diyor. Gözünü açacaksın kardeşim. Bak sen de geçmişte hükümet oldun, her şey elindeydi ama biz tek şeritli yollardan, virajlardan gidiyorduk, içimiz dışımıza çıkıyordu. Önümüze bir tır, traktör, kamyon düşerse sollayamazdık, 50 kilometreyi 2 saatte gelirdik. Şimdi, gözünü kapat, direksiyonu tut önün açık. Bal gibi kaymak gibi yollardan geliyoruz. Bu yolları bütün illerimizle bağlantı olarak da görebilirsiniz. 10 sene de 19 bin 500 kilometre yol yaptık. Bizden evvel 69 senede 6 bin kilometre yapmışlar, orana vurduğunuz zaman biz yüz misli yol yaptık. Havaalanı var, duble yollar var ama yeter mi? Yetmez, neden? Bizim insanımız, hizmetin en iyisine layık. O zaman ne yapacağız. Yüksek Hızlı Trenler de yapıyoruz. yüksek hızlı trenlerle de hamdolsun, çok şükür 2,5 saatte Ankara'ya, 2 saate İstanbul'a gideceksiniz. Burası Osmanlı'nın başkenti, buraya ne yapsak az. Biz size borçluyuz Kütahyalılar."
Kütahya'ya da 700 yataklı şehir hastanesi yaptıklarını ifade eden Arınç, şöyle konuştu:"İnşallah arsamız hazır, temelini en kısa zamanda atarız. Her türlü donanıma sahip 700 yataklı şehir hastanemizi yapacağız. Çok şükür 15 tane, şimdi sayısını 20'ye çıkardık, illerimize şehir hastanesi yapıyoruz. Kapıdan gireceksin aynı gün ne varsa yapılacak, tetkik, tomografi, ameliyat gerekiyorsa ameliyat, istirahat gerekiyorsa istirahat. Dua edeceksiniz. Zaten biz yüzde 50 oyu boşuna almadık. Sizler sağlık hizmetlerinden memnun oldunuz, dua ettiniz, bizlere oy verdiniz. Haftaya sandık başında olacağız. Oyumuzu kullanacağız, elimizi vicdanımıza koyacağız. Kütahya'mız için, ülkemiz için, Türkiye'miz için, AK Parti'miz için, hükümetimiz için, ne faydalı onu düşüneceğiz. Sizin kararınızı verdiğinizi biliyorum ama böyle yüzlerce arkadaşımla konuşuyorum ki herkes bu mesuliyet altında bu işi yapsın.""Önümüz çok daha açık"Arınç, öğrencilerin gibi siyasetçilerin de karnesinin bulunduğunu bildirdi.AK Parti'nin 11 yıldan beri iktidarda olduğunu anımsatan Arınç, şöyle devam etti:"Allah'a çok şükür, 15 aylık bir partiyken daha bebekken, tek başımıza iktidara geldik. 2002'de yüzde 35, 2007'de yüzde 47 ile 2011'de çok şükür iki seçmenden birinin oyuyla, yüzde 50 oyla iktidara geldik ki, mahalli seçim geçirdik, 2004 ve 2009. Şimdi üçüncüsü olacak. İkisinde de başarılıyız. İki de referandum geçirdik, ikisinde de başarılıyız. AK Parti'nin Türkiye'deki karnesine bakarsak başarılı ama Kütahya, AK Parti'nin Türkiye'deki ortalamasından daha büyük almış. Kütahya daha başarılı. Kütahya'nın puanı 10 üzerinden 11. İki dönemdir belediye başkanlığı çok şükür Kütahya'da arkadaşımız Mustafa İça Bey, elinden geleni yaptı, çalıştı çabaladı. Kütahya'mıza çok şeyler kazandırdı. Yarım kalan işler var, yeni başlayacak işler. Bundan sonra önümüz çok daha açık. Şimdi nöbeti Kamil Saraçoğlu kardeşimize devrediyor. Bayrak yarışıdır bizde bu iş. Koşar, koşar, koşar elindeki bayrağı önündekine verir o daha hızlı koşmaya başlar ama biz de çok şükür kimse birbirini çiğnemez, inkar etmez, kıskanmaz. Biz de yeni, eski milletvekili ayrımı yoktur. Herkes, AK Parti'nin, memleketin başarısı için gayret eder. Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır. Bir eser var ortada, biz onu daha da geçeceğimizi söylüyoruz."
"Hayatta dikili ağaçları yok"
Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 11 yıldır bu görevini sürdürdüğüne değinerek, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin hiçbir zaman Başbakan olamadığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da Başbakanlığı rüyasında bile göremediğini bildirdi.Milletin 1950'de Demokrat Parti'yi iktidar yaptığını hatırlatan Arınç, şunları söyledi:"Tek parti zulmüne son verdi ve ondan sonra tam aradan 64 yıl geçti, şu gün dahil CHP tek başına iktidara gelemedi. Bunda bir hikmet var. Bu milletin vurduğu sillenin hala 64 senedir yanaklarındaki kızarıklık geçmedi. Niye biliyor musunuz? Çok zulüm, haksızlık yaptılar. İnanan insanlara çok büyük suçlar işlediler. Ezanlar sustu, imam hatipler kapandı, başörtüsü yasaklandı. Vakıf eserler haraç mezat satıldı. Dini inanca karşı çok büyük bir suçlu muamelesi yaptılar. 163. maddenin zulmünü ben dahil içimizden herkes biliyor. Hayatta dikili ağaçları yok. Her zaman darbecilerden yana oldular. Her zaman silahlı darbe yapanların yanında yer aldılar. Biz Allah'a söz verdik. 'Ya Rabbi, bu milletin emanetini ben elime alırsam, bu emaneti koruyacağıma söz veriyorum. Ben cesur olacağım. Ben inançlı olacağım. Ben kararlı olacağım' diye. Peki bu 10 yılda darbe yapmak isteyenler olmadı mı, oldu. Bir kısmı yargılandı. Hala da yargılananlar var. Cuntacılık yapanlar, muhtıra verenler olmadı mı, oldu. Gece yarısı bildirileri... Hepsi oldu ama biz yıkılmadık, şapkamızı alıp kaçmadık. Elimiz titreye titreye istifa mektubunu sunmadık. Biz cesuruz, Allah bize izzet verdi dedik, meydanlardan kaçmadık. Yarın genel seçim olsa yüzde 60'ı buluruz, Allah'ın izniyle. Milletin kararı böyle."
"Hakaretle iftirayla yıkacaklarını zannediyorlar"Arınç, AK Parti'nin 9 milyon kayıtlı üyesinin bulunduğunu bunların, 4 milyonuna yakınını kadın üyelerin, 3 milyonunu da genç üyelerin oluşturduğunu bildirdi.Partisinin 19 genç milletvekilinin bulunduğunu vurgulayan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:"Maşallah yaşlıların hepsi CHP'de, gençlerin hepsi bizde. Meclis'i ilk açılış gününde kim bakacak, maşallah 89'luklar, 79'luklar orada, abilerim bana kızmasınlar ben de o yaşa geliyorum da Meclis için söylüyorum yahu en yaşlı başkanlık yapıyor ya. Ya Şükrü Elekdağ'ı buldular ya bir başkasını buldular ama 6 divan katibi oturuyor önde, onlar da en gençlerden. Maşallah 6'sı da bizden, 5'i bir yerde. Hepsi AK Parti'nin geleceğini gösteriyor. Şimdi böyle bir şey olunca 2 şey yapıyorlar. 'Hiç olmazsa bu mahalli seçimlerde AK Parti'yi tökezletelim. Ondan sonra diz çöktürelim, Cumhurbaşkanlığı seçimini de yapamasınlar. Ondan sonra da milletvekili seçimi var orada da bunların hesaplarını görelim'. İki şey yapıyorlar. Bir, biz ahlaklı, dindar, inancını yaşamaya çalışan insanlarız. Mükemmel değiliz ama hamdolsun helali, haramı bilen insanlarız. Peki ne yapsalar da etkili olsa, hakaret, iftira, yalan, dolan. Bize yakışmayacak şeylerle hakaret ediyorlar. Biz diyoruz ki bu yolsuzluklar, şu iftiralar filan bize dokunmaz. 'Olsun, duvara çamur atıyorum ben, tutmasa da izi kalır' diyor. Menfaat bekliyor bundan. Hayatını milletine adamış bir Başbakanın 24 saatte 2 saat istirahat imkanı bulamayan, Türkiye'yi bir ucundan bir ucuna barajlarla, yollarla, eğitim kurumlarıyla, hastanelerle, spor tesisleriyle, turizmle, güvenlikle, paramıza değer katmakla, dış itibarımızı bu noktaya getirmiş bir insanı, bugüne kadar topla tüfekle yıkamadılar. Şimdi hakaretle, iftirayla yıkacaklarını zannediyorlar."
"Oyunuzun bir değeri var"Arınç, partilerin, AK Parti'ye karşı en güçlü görünenin yanında birleşme gibi düşüncesinin olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:"Yani birisi geldi olmadı, ikisi geldi olmadı, üçü geldi olmadı, dördü geldi olmadı, yüzde 65'e kim yetişir kardeşim. Sonunda bir takım yalanlarla dolanlarla, 'şu partinin adayına oy vereceğiz' diye hesaplar yaptılar. Güya bir araya gelecekler, AK Parti'nin belediyedeki başarısına son verecekler. Bu hesaplar tutar mı? 2009'da biraz tuttu. Ben, Manisa milletvekiliydim o zaman. Balıkesir'i de, Manisa'yı da bilirim. Manisa ve Balıkesir'de biz yine en yüksek oylara sahiptik ama MHP'nin adayında Manisa'da ve Balıkesir'de diğer bütün ne kadar parti varsa birleşti. Bir kısmı aday göstermeyerek, bütün oylarını o tarafa gönderdi. Bir kısmı da naylon aday göstererek, tabanın o partiye oy vermesini temin etti. 'Efendim siyaset bu ne karışıyorsunuz?'. Siyasetin de bir ahlakı, doğru tarafı olur be kardeşim. Sen sırf AK Parti'yi yıkmak için bir başka partiye oy veriyorsan. Senin partinin ne kıymeti kaldı. Senin partinin gücü yok diye sen aday göstermezsen, oyunu vermezsen veya 'ben zayıfım burada AK Parti'nin karşısına başka bir patiyi getireyim' dersen o zaman senin partinin kimliği nerede kaldı, kişiliği nerede kaldı. Sizin oyunuzun bir değeri var, bir kıymeti var. Sen eğer filan partiden bir insansan o partinin dışında başka bir adaya ödünç bile oy veremezsin. O zaman o partinin hiçbir kıymeti kalmaz."Öyle sağdan soldan devşirilmiş, İstanbul'dan, Ankara'dan, başka bir yerlerden getirilmiş, bir takım şeylerle insanların karşılarına çıkmaması gerektiğini ifade eden Arınç, şöyle konuştu:"Biz, bu toprağı biliyoruz. Ne yapabileceğimizi de biliyoruz. Öncelikleri de biliyoruz. O yüzden ben yine oylarınızın AK Partili adayımız üzerinde, biz kendi kimliğimize uygun adaylar çıkardık. Sadece seçimi kazanmak için AK Partili olmamasına rağmen popüler insan aramadık biz ama CHP böyle yapmadı bu seçimde. Mesela, CHP'nin en iddialı olması gereken yer Ankara değil mi? 'Cumhuriyeti biz kurduk, Atatürk'ün partisi biziz, biz cumhuriyetçiyiz, laikçiyiz, sosyal demokratız' demiyor mu? 'Ankara şöyledir, böyledir' diye karşımızda caka satmıyor mu? Peki neden sen Ankara'da gerçek CHP'li birini aday göstermiyorsun. Ödünç aday buluyorsun, eski MHP'nin adayını. İnsan biraz utanmaz mı? Aynı CHP, Hatay'da, nüfusun hemen hemen yüzde 40'ı malum sebeplerle CHP'ye oy verecek. Peki sen böyle bir yerde yani Esed'i çok sevdiğini de biliyoruz. Onunla fotoğraf çektirmeye çok meraklı milletvekillerin var. Olan bitenler karşısında kimyasal silahlar kullanmasına rağmen bu zalime, ağzını bile açmadın bugüne kadar. Peki sen Hatay'da gerçek CHP'li, gerçek Esed dostu bir aday bulamadın da niye benim AK Partili belediye başkanımı aldın aday gösterdin? Bu nasıl ana muhalefet partisi.""Niye senin Bursa'da gerçek CHP'li bir adayın yok da geçmişte bizde bulunmuş, bizden adaylık ümit etmiş birisini büyükşehir belediye başkan adayı yapıyorsun?" diyen Arınç, şöyle devam etti"CHP kimlik değiştirecek güya. Kimlik değiştirecek ama yaptıklarına bakıyorsun, söylediklerine bakıyorsun, birbirini tutmuyor. Şimdi sadece oy almak için, çünkü biliyor ki o Ankara'da Muharrem İnce'yi aday gösterse 15 tane oy alır. Aylin Nazlı Aka'yı gösterse 6 tane oy alır. Kendi partisinden Levent Gök'ü aday gösterse 7 tane oy alır. Ama MHP'den Mansur'u gösterirse, o zaman belki 15 bin oy alır, 50 bin,100 bin oy alır diye ümit ediyor. CHP'li bir adayla oy toplayamayacağını bilen Kılıçdaroğlu, CHP'li olmayan, onun tabiriyle AKP'nin eskisi, MHP'nin eskisi adaylardan medet umuyor. Vah, ölmüş gitmiş de ağlayanı yok. Allah selamet versin, şu hale bak. Bizim çıkarıp, attıklarımızı topluyor, ondan medet umuyor ya, şu işe bak. MHP'nin eskisinden, AK Parti'nin eskisinden medet uman bir partinin iktidara gelme şansı, belediye başkanlığını kazanma şansı olabilir mi? Gerçeği orada dururken sen taklidiyle nasıl oy toplayacaksın. Günübirlik yapamazsınız bunu. Her yerde bunu yaptılar ama sonucunu görecekler. Bu seçimlerden Allah'ın izniyle biz başarılı çıkacağız. Her şey onu gösteriyor. Buna Bahçeli de inanıyor. Sayın Bahçeli, edepli bir insan kendisine saygım var. Öbürü edepsiz ona saygım yok. Onun ağzından hakaretten başka bir şey çıkmıyor. Onun ağzı kirli. Onun ağzında küfürden başka bir şey yok. Bursa'da 1 saat konuştu, 55 dakikası Başbakanımıza hakaret. Kılıçdaroğlu'na bu hakaretleri sebebiyle Kütahya'nın merkezinden bir cevap vermemiz lazım. Ey Kılıçdaroğlu, bu hakaretlerine devam etme, bu çirkin sözlerini artık söyleme, sana yakışmaz, bir siyasetçiye yakışmaz. Bundan biraz edep duyman gerekir. Ama bugüne kadar söylediklerini sana misliyle Kütahya'nın meydanından iade ediyorum.""Bozkurt işareti yapıyor artık, Kılıçdaroğlu"AK Parti'nin hedeflerinin boyu kadar değil, ufuklar ötesi olduğunu dile getiren Arınç, şunları söyledi:"Bir siyasetçinin hedefi olmalı, bir genel başkanın hedefi olmalı. Mesela CHP 'gümbür gümbür geliyoruz mu?' diyor. 'Her yeri kazandık mı?' diyor. 'Sen gidiyorsun artık, kaçacak mısın?' diyor. Bak kardeşim, bu sözleri sen al heybene koy ama ben sana başka bir şey söyleyeceğim. Sen bu seçimlerde yüzde 30'un altında oy alırsan, bırakacak mısın, bu işi? Bak yüzde 30. Bana yüzde 50'yi küçük görenler için söylüyorum. Sen ana muhalefet partisisin kardeşim. O kadar da ödünç aday buldun alladın, pulladın, süsledin bir de böyle 'bozkurt' işareti yapmaya başladın yahu. Allah Allah, kıyametin küçük alameti, 'bozkurt' işareti yapıyor artık, Kılıçdaroğlu. Yanındaki aday eski bozkurtlardan ya böyle Ankara sokaklarında 'bozkurt' işareti yapıyor. Allah senin müstahakkını vermesin inşallah. Peki böyle yapınca acaba eski ülkücüler, şu andaki MHP'liler geçmişe dönüp baktıklarında ne düşünecekler. Unutmayın, DSP, MHP, ANAP hükümeti olduğu zaman Rahşan Ecevit, 'bu katillerle biz birlikte olamayız' demişti. Ona rağmen birleştiler, ona rağmen hükümet oldular, 3 sene zor bela götürdüler işi. O zaman kurulan partiler, milletimizden böyle tokat yediler. Şimdi ana muhalefet partisi oluyorsun da yüzde 30'u hedef olarak koyamıyorsun. Halbuki gümbür gümbür demeli ki yüzde 30'dan aşağı alırsam ben de gideceğim. Millette inansın ki bu parti güçlüdür. Bahçeli'ye acıdım. Bahçeli'ye, eski geçmişimize, hukukumuza dayanarak bir iltimas yapmak istedim. Dedim ki 'Sayın Bahçeli, sizin için yüzde 20 hedefini koyuyorum. Yüzde 20'yi aşamazsanız bırakır mısınız genel başkanlığı? Bak, 20 yıl oldu artık, yoruldun, sana da yazık. 20'yi alırsan bir ümidin olur ama 20'nin altında kalırsan sen de bir 'Allah'a ısmarladık' de. Sen de bir inzivaya çekil. Amerika'ya gitmene gerek yok canım inzivaya çekilmek için." Arınç, sözlerini şöyle sürdürd"Burada da güzel yerler var. Gel kardeşim gel, Kütahya'nın Harlek'ine gel, nereye istersen gel, başımızın üstünde taşırız biz misafirimizi, severiz. Ama yüzde 20'yi bile hedef gösteremiyorsan ne olacak, böyle bir parti gider mi. Uzamaz, kısamaz, böyle bir şey olabilir mi?. Bak, 35, 47, 50. Çok şükür, geliyor, yükselerek gidiyor. Allah bilir, ağanın eli tutulmaz. Allah verirse en güzelini verir. Ama bizim bir hedefimiz var birinci parti olamazsak ben de dahil, genel başkanım da dahil bırakırım. Senin yüzde 51 almana gerek yok, yüzde 20 al seni alkışlayacağım. Yüzde 30 al seni alkışlayacağım ama 'sen cesaret edip de alacağım' diyemiyorsun. Sen almak istemiyorsan millet sana niye oy versin? İyi ama Türkiye'de yüzde 20 alamazsa Kütahya'da kazanmış olur. Ne kıymeti var, burada kazanmış olsa Türkiye'de kaybetmiş olsa ne kazandı diyeceğiz. Ne kazanmış, nereden büyümüş, iktidara mı geliyormuş. Yarın, AK Parti giderse iktidar mı olacakmış. Arkadaşlar oy namusumuzdur. Yerinde ve mutlaka isabetli olarak kullanmamız lazım. Bir parti ki Türkiye'deki oy oranı yüzde 20'yi bile bulmuyor. Barajı aşma sevdasıyla, yüzde 10'u aşarsam 40 tane milletvekili sokarım diye ellerini ovuşuruyor. Öbürü de 130-140 olsun bana yeter diyor. Şu oy oranı buradaki diğer tüm partileri toplasanız bizim 3'te birimiz kadar etmiyor. 3'te birimiz kadar etmeyen partiler şimdi belediye başkanlığını kazanmak istiyorlarmış. Peki bu hizmetleri nereye koyacaksınız, Kütahya'yı Kütahya yapan değerleri nereye koyacaksınız."Etkinliğe, Maliye Bakan Yardımcısı Abdullah Erdem Cantimur, TBMM KİT Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kütahya Milletvekili Hasan Fehmi Kinay, Kütahya Belediye Başkanı Mustafa İça, AK Parti Kütahya Belediye Başkan adayı Kamil Saraçoğlu ve partililer katıldı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...