Tgrt Haber
18 Şubat 2020 23:13

İbrahim Kalın'dan Abdullah Gül'e cevap: Gerçeklikle bağdaşmıyor

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün açıklamalarına cevap verdi. Kalın, özellikle Hulusi Akar'ın Genel Kurmay Başkanlığı döneminde Gül'e yaptıkları ziyaretin yeniden gündeme gelmesi ile ilgili "Tarihi yeniden inşa ederek bugünkü siyasi sürece uygun hale getirmeye çalışmak yaşanan gerçeklikle bağdaşmamaktadır" değerlendirmesini yaptı.

İbrahim Kalın'dan Abdullah Gül'e cevap: Gerçeklikle bağdaşmıyor
ibrahim kalın,,abdullah gül,

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Külliye'deki kabine toplantısı sonrasında açıklama yaptı.

Kalın, 11. Cumhurbaşkanı Gül'ün gündemdeki konularla ilgili yaptığı açıklamalara da değinen Kalın, özellikle Hulusi Akar'ın Genel Kurmay Başkanlığı döneminde Gül'e yaptıkları ziyaretin yeniden gündeme gelmesi ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu.

İbrahim Kalın'a, 11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bir gazeteye verdiği demeçte "Gezi Parkı olayları ile gurur duydum" ifadesini kullandığı, ardından Gezi Davası'nda kararın açıklandığı, ABD'nin Ankara Büyükelçiliğinden de "Davayı yakından takip ettik, kararı memnuniyetle karşılıyoruz" şeklinde değerlendirme yapıldığı belirtilerek, "Tüm bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Sayın Cumhurbaşkanı'nın Gezi kararına ilişkin değerlendirmesi oldu mu?" soruları yöneltildi. 

Mahkemenin Gezi davasıyla ilgili kararının yargı sürecinin bir aşamasını teşkil ettiğini aktaran Kalın, bununla ilgili yorum yapmanın doğru olmadığını söyledi. 

"Gezi olaylarının Türkiye'ye zarar verdiğini asla akıldan çıkarmayalım" 

"Gezi olaylarıyla ilgili işin hukuk, dava ve mahkeme meselelerinin yanında bir kere bir kalkışma olarak bu ülkeye verdiği zararı da unutmamamız lazım." diyen Kalın, vandallıktan siyasi kutuplaşmaya, Türkiye'nin gündemine birtakım son derece ayrıştırıcı söylemlerin sokulmasına kadar neler yaşandığının hatırlanmasını istedi. 

Son günlerde Gezi meselesi üzerinden tarihi, geçmişi yeniden okumaya dönük birtakım girişimler yapıldığını gördüklerini ifade eden Kalın, "Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Gül, gurur duyabilir. Bu kendi değerlendirmesidir. Bizim açımızdan bağlayıcı bir tarafı yok. Kendi görüşüdür. O dönemde de zaten kendisi görevdeyken de bu konuyla ilgili birtakım değerlendirmeleri vardı, farklı düşünceleri vardı ama geldiğimiz nokta itibarıyla baktığımızda, bir bütün olarak okuduğunuzda Türkiye'nin o dönemde çok zor bir süreçten geçtiğini ve o sürecin bir bütün olarak Türkiye'ye zarar verdiğini asla akıldan çıkarmayalım." değerlendirmesinde bulundu.

Abdullah Gül'ün, Hulusi Akar ve kendisi tarafından ziyaret edilmesine ilişkin ifadelerine de değinen Kalın, şunları kaydetti:

"Şunu ifade edeyim, burada 'Geldiler, bizi dinlediler ve gittiler' şeklinde birtakım değerlendirmelerin yapıldığını üzüntüyle görüyorum. Yaşanan gerçeklik bu değil. Yani daha önce de ben bunu söylemiştim, biz oraya kendisi ile olan hukukumuza binaen kimseden herhangi bir talimat ya da direktif almadan gittik, fikir alışverişinde bulunduk. O süreç, adaylık süreci, seçim süreci, diğer bölgesel konularla ilgili uzun görüşmelerimiz oldu. İki tarafın da görüşlerini açık, samimi, dürüst bir şekilde dile getirdiği bir müzakere, bir görüşme, bir ziyaret oldu. Şimdi bunu başka yerlere çekmek, 'Geldiler, ben de şunları şunları söyledim ve onları gönderdim' tarzı bunu ifade etmek, yaşanan gerçeklikle uyuşmadığı gibi hukukumuzla da çok bağdaşmamaktadır."

Ziyareti kişisel hukuklarına binaen kaygılarını paylaşmak amacıyla gerçekleştirdiklerine değinen Kalın, şöyle devam etti:

"Bunu o dönemde de hatırlarsanız çok başka yerlere çekenler oldu. Yok helikopter bahçesine inmiş de ültimatom vermişiz de işte gitmişiz, basmışız da falan filan gibi birtakım film senaryoları da yazıldı. İşin hakikati elbette böyle değil. Biz o dönemde kendi fikrimizce, kanaatimizce, acizane doğru gördüğümüz, bildiğimiz şeyleri paylaşmak için oraya gittik. Görüşlerimizi de ifade ettik. Daha sonra da süreç zaten bildiğiniz gibi ilerledi. Seçim oldu, Cumhurbaşkanımız (Recep Tayyip Erdoğan) yeniden cumhurbaşkanı olarak seçildi. Dolayısıyla o tarihi de böyle yeniden okuyarak, yeniden inşa ederek bugünkü siyasi konjonktüre ya da şimdi kendilerinin yeni yeni giriştikleri siyasi sürece uygun hale getirmeye çalışmak dediğim gibi bizim açımızdan hem yaşanan gerçeklikle uyum arz etmemektedir hem de bu ilişkiler açısından daha hassas değerlendirmelerin gerektirdiğini bize hatırlatan bir yaklaşım tarzıdır." 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...