Tgrt Haber
24 Ocak 2020 15:38

Domuz gribi nasıl anlaşılır (H1N1) Domuz gribi belirtileri nelerdir, nasıl geçer?

Domuz gribi nasıl geçer? Son günlerde ülkemizde domuz gribi salgını da kendisini göstermeye başladı. Koronavirüs sonrası en merak edilen konu gomuz gribi oldu. Peki domuz gribi nasıl anlaşılır, belirtileri nelerdir? İşte uzman doktordan domuz gribi uyarıları...

Domuz gribi nasıl anlaşılır (H1N1) Domuz gribi belirtileri nelerdir, nasıl geçer?
domuz gribi,

H1N1 Domuz gribi belirtileri nelerdir, nasıl geçer? Uzman Dr. Ece Yiğit, AA muhabirinin domuz gribi ve korunma yollarına ilişkin sorularını cevapladı. Grip virüsü olarak bilinen influenzanın A, B ve C olmak üzere üç alt tipi olduğunu kaydeden Yiğit, "H1N1 virüsü A sınıfına ait bir virüstür. 2009 yılında ilk kez Meksika’da tespit edilmiştir. Normalde domuzlarda gribe yol açan virüs, evrim geçirerek insana bulaşma özelliği kazanmış ve insanlar bu virüs ile daha önce karşılaşmamış olduğundan daha ağır seyrederek hızla yayılmıştır. 2009 domuz gribi salgını son yılların en önemli salgını olarak kabul edilmektedir. Ancak şimdi hem aşısı geliştirildiğinden hem de birçok insan hastalığı geçirerek bağışıklık kazandığından tekrar bir salgın yapma durumu söz konusu değildir ve normal bir mevsimsel grip etkeni olarak tanımlanmaktadır." diye konuştu.

Kesin tanının virüsün direkt olarak tipinin tespit edilmesini sağlayan PCR yöntemi ile konduğunu hatırlatan Yiğit, daha kolay olan bir diğer tanı yönteminin ise hastanın burun ve geniz akıntısından alınan sıvının test edilmesine dayandığını ve bu şekilde influenza virüsünün var olup olmadığının tespit edilebileceğini ifade etti.

Domuz gribinin mevsimsel griple aynı belirtileri gösterebileceğini aktaran Yiğit şunları söyledi:
"Yüksek ateş, boğaz ağrısı, kuru öksürük, üşüme, titreme, baş ağrısı, yaygın kas eklem ağrıları en sık belirtileridir. Hastalık virüsün alınmasını takiben 1-4 gün içerisinde ortaya çıkar ve hasta semptomların ortaya çıkmasından 1 gün öncesi ve 7-10 gün sonrasına kadar bulaştırıcıdır. Virüs öksürme, hapşırma yolu ile havaya saçılan damlacıkların solunması ile bulaşır. Domuz gribine yakalanmamanın en önemli yolu korunmaktır. Dengeli beslenerek, uyku düzenine dikkat ederek, stresten mümkün olduğunca uzak durarak bağışıklık sistemini güçlü tutmak, hastalığın sık görüldüğü mevsimlerde kalabalık ortamlardan kaçınmak, hastalığa yakalanmış kişiler ile yakın temastan kaçınmak, maske kullanmak, çarşaf, nevresim, yastık kılıfı, havlu gibi kişisel eşyaların sık sık değiştirilmesi, ellerin sık sık yıkanması kişinin kendisini koruması adına alabileceği önlemlerdir."

İlaçlar hastalık belirtileri ortaya çıktıktan iki gün sonra etkili oluyor

Yiğit, tedavide antiviral ilaçların kullanıldığını belirterek, "Bu ilaçlar hastalık belirtileri ortaya çıktıktan sonra ilk 2 gün içerisinde en etkili olmaktadır. Çoğu birey hastalığı antiviral ajana gerek olmadan semptomatik tedavi ile atlatmaktadır. Ancak hastaneye yatış gerektiren ağır hastalığı olan, alt solunum yolu enfeksiyonu olan ve komplikasyon gelişme ihtimali yüksek olan hastalara mutlaka antiviral ajan başlanmalıdır." şeklinde konuştu.

Bazı grupların daha fazla risk altında olduğuna dikkati çeken Yiğit sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hamile kadınlar, 5 yaş altı -özellikle 2 yaş altı- çocuklar, astım, koah gibi akciğer hastalığı olanlar, böbrek, karaciğer, kalp, şeker hastalığı olanlar, 65 yaş yaş üstü kişiler, huzurevlerinde, bakımevlerinde yaşanlar, sağlık çalışanlanları, vücut kitle indexi >40 olan obezler yüksek risk altındadır.

Her yıl çalışanlarda ciddi iş, iş gücü kaybına, öğrencilerin eğitimlerinden geri kalmasına, riskli gruptaki kişilerin mevcut durumlarının kötüleşmesine ve hatta ölümlere yol açan gripten korunmanın en önemli ve etkili yolu aşılanmadır. Aşı yüzde 100 koruyucu değil çünkü evrimleşerek yapısını değiştirebilmekte. Dünya sağlık örgütü virüsün değişikliklerini yakından takip eder ve önermiş olduğu aşı içeriği tavsiyesi ile aşı içeriği her sene yeniden hazırlanır. Aşı içeriği ile alınan virüs arasında yapısal benzerlik varsa yüzde 80 oranın koruma sağlar ayrıca yaşlı hastalarda daha düşük koruma sağlamakla birlikte komplikasyon ve ölüm riskini azalttığı gösterilmiştir. Bakanlığımızın ithal ettiği ve tüm dünyada uygulanmakta olan üçlü ve dörtlü aşılar domuz gribi etkeni H1N1’e karşı koruyucudur. Aşının koruyucu etkisi 2 hafta sonra başlar bu nedenle yaptırmak için en uygun zaman gribin sık görülmeye başladığı dönemin hemen öncesidir. Koyuculuk yaklaşık 6-8 ay sürer."

Yiğit, aşının 6 aydan küçük bebekler, hamileliğin ilk 3 ayındaki kadınlar, yumurta alerjisi olanlar ve aşı içeriğindeki herhangi bir maddeye alerjisi olanlar dışında herkese önerilebileceğini sözlerine ekledi.

Domuz gribine yakalanan Deniz Baykal hastaneye kaldırıldı

Yüksek ateş ve halsizlik şikayetiyle hastaneye kaldırılan Deniz Baykal'ın domuz gribi olduğu belirtildi. Baykal'a serum müdahalesi ile başlayan tedavi uygulanırken devlet protokolü de sürekli bilgi aldı.

DURUMU İYİYE GİDİYOR

Tedavi sonrası durumunun iyiye gittiği öğrenilen Deniz Baykal'ı Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dün öğleden sonra hastanede Baykal'ı ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Baykal'a telefonla geçmiş olsun dileğinde bulundu.

Domuz gribi belirtileri nelerdir?

Domuz gribi hastalığı, yani H1N1 virüsünün sebep olduğu hastalığın belirtileri, mevsimsel grip ile hemen hemen aynıdır. Kişisel özelliklere göre değişmekle beraber domuz giribi belirtileri şu şekilde sıralanabilir;

Ateş,
Boğaz ağrısı,
Öksürük,
Vücut ağrıları,
Baş ağrısı,
Ateşe bağlı olarak üşüme en genel domuz gribi belirtilerindendir.
Bunların yanında vücutta yorgunluk ve bitkinlik, nadir olmakla beraber kusma ve ishal bu belirtilere eşlik eder. Kronik hastalığı olan insanlar veya vücut direnci düşük olan insanlar, mevsimsel gribi daha ağır geçirdiği gibi domuz gribi hastalığını da daha ağır bir şekilde geçirirler. Hastalığı daha ağır seyreden hastalarda farklı sonuçlar ortaya çıkabilir. Çeşitli organlarda iltihaplanmalar görülebilir. İltihabın en yaygın olarak görüldüğü organ akciğerdir. Akciğer enfeksiyonu, yani bilimsel adıyla pnömoni hastalığın ölümle sonuçlanmasına sebep olabilir. Bunun dışında astım hastalığı, H1N1 virüsü ile birleştiği zaman ileri düzey solunum yetmezliğine yol açarak yine hastalığın ölümle sonuçlanmasına sebep olabilir.

Domuz gribi nedenleri nelerdir?

Domuz gribini ortaya çıkaran nedenler mevsimsel griple neredeyse aynıdır. Ancak bu gribe domuz gribi denmesi hastalarda ve sağlıklı insanlarda gerginlik yaratır. Domuz gribine neden olan H1N1 virüsü de grip virüsünün evrim geçirmiş bir başka halidir. Hastalığa bu adın verilmesinin nedeni, domuzlarda görülen grip virüsüne benzemesidir. İnsanlarda görülen domuz gribi virüsü kuşlarda, domuzlarda ve insanlarda görülenin bir karışımıdır. Hastalığa neden olan H1N1 virüsü geçirdiği evrim sonucu domuzdan insana bulaşmaya başlamıştır. Bu nedenle hastalık bir domuzdan insana solunum yoluyla gayet rahat bulaşır. Avrupa'da ve diğer birçok kıtada domuz çiftliklerinin çokluğu, bu hastalıkların insanlar arasında yaygınlaşmasında oldukça büyük bir etkendir. Hastalık yalnızca solunum yoluyla bulaşmaz, ayrıca H1N1 virüsünün bulunduğu bir domuz etinin, yeterince yüksek sıcaklıklarda pişirilmeden tüketilmesiyle de insanlara bulaşabilir. Türkiye'de domuz eti tüketimi oldukça az olsa da globalleşen dünyada, insanların birçok ülkeye seyahat etmesi hastalığın yaygınlaşmasını kolaylaştırır. Bu durum göz önüne alındığında hastalığın neden bu kadar yaygın olduğu oldukça açıktır. Geçmişte domuzdan insana bulaşan domuz gribi virüsü, günümüzde aksırma veya öksürme yoluyla oldukça kolay yayılmaktadır. Öksürme veya aksırma sırasında havaya saçılan virüs içeren damlacıklar, ortamda bulunan sağlıklı bir başka bireyin damlacıkları solumasıyla hastalığın bulaşması gerçekleşir. Yine hasta olan kişinin kullandığı bireysel eşyalardan da domuz gribi virüsü sağlıklı bireye rahatça geçebilir. Yalnızca özel eşyaların kullanılması değil, hasta kişi ile sağlıklı bireyin tokalaşması sırasında da hastalık bulaşması olası bir durumdur.

Domuz gribi tanısı nasıl konulur?

Domuz gribi tanısının bu konuda uzman olmayan kişiler tarafından koyulması pek mümkün değildir. Mevsimsel geçişlerde ortaya çıkan soğuk algınlığı ve gripten pek farkı olmaması, domuz gribi hastalığı tanısını zorlaştıran bir etmendir. Yorgunluk ve vücut kırgınlığı ile başlayan hastalık süreci normal grip gibi seyreder. Birçok hasta eğer düşürülmesi zor ateş sorunu yaşamıyorsa bir uzmana başvurma gereksinimi duymaz. Ancak her hastalık gibi gribin de her türlüsü ciddiye alınmalıdır. Hastalığın ilk evrelerinde, yani vücut kırgınlığının başlamasıyla beraber bir uzmana başvurulmalıdır. Hastalığın teşhisi PCR (Polymerase Chain Reaction) denilen yöntem ile konulsa da bunun her laboratuvarda uygulanması mümkün değildir. Bu nedenle daha kolay bir yöntem olan, burun akıntısı veya geniz akıntısı sıvılarının alınarak test edilmesi yöntemi yaygın olarak kullanılır. Bu yöntemde hastalık belirtilerinin ortaya çıkmasından birkaç gün sonra, hastadan alınan mukoza tabakasında eğer H1N1 virüsü varsa, hastalık teşhisi domuz gribi olarak konulur. Yapılan testlerden sonra hastanın H1N1 virüsünün sebep olduğu domuz gribi hastalığına yakalandığı anlaşılırsa tedavide buna göre bir yol izlenir.

Domuz gribi tedavi yöntemleri nelerdir?

Domuz gribinden korunmanın en iyi yolu öncelikli olarak o hastalığa yakalanmaktan kaçınmaktır. Domuz gribinden kaçınmak için uygulanması gereken birçok yöntem vardır.

Salgınların yaygın olduğu, özellikle mevsim geçişlerinde kalabalık ortamlardan kaçınmak,
İş yerlerinde, evlerde ve okullarda en çok ortak kullanıma açık olan kapı kollarını, lavabo başlıklarını sık sık dezenfektanlar ile temizlemek,
Hastalığa yakalanmış kişilerle yakın temastan kaçınmak, hatta mümkünse aynı ortamda bulunmamak,
Eğer hastalığa yakalanılmış ise hastalığın daha fazla yaygınlaşmasını önlemek için maske kullanmak ve gerekirse sosyal yaşamdan uzaklaşmak,
Evde kullanılan yatak örtüleri, yastık kılıfları, yorgan, çarşaf, havlu vb. kişisel eşyaların temizliğine dikkat etmek ve sık sık değiştirmek,
Elleri sık sık, özenle yıkamak,
Hastalığı meydana çıkaran H1N1 virüsü sürekli evrim geçirerek yapısı değişse de önerilen domuz gribi aşısı kullanmak, bu hastalıktan korunmanın en etkili yöntemleridir.
Her ne kadar hastalıktan kaçınmanın çeşitli yolları olsa da H1N1 virüsünün sürekli evrimleşmesi ve buna bağlı olarak sürekli genetiğinin değişmesi sebebiyle domuz gribi tedavisinin kesin bir çözümü yoktur. Mevsimsel gripte kullanılan ilaçların birçoğu, domuz gribi tedavisi için de kullanılmaktadır. Mevsimsel gripte ve diğer bütün hastalıklarda olduğu gibi domuz gribi tedavisi için kullanılacak domuz gribi ilaçları da mutlaka doktor kontrolünde alınmalıdır. Yanlış alınacak ilaçlar vücudun direncini düşürebileceğinden ciddi sorunlara yol açabilir. Doktor kontrolünde alınacak ilaçlar dahi hastalığın ortadan kalkmasını sağlayamaz. Alınacak ilaçlar, domuz gribi hastalığından dolayı ortaya çıkan bulguların hafifleyerek, daha rahat bir hastalık geçirilmesini sağlar.

Vücudun günlük rutini dışında ortaya çıkarttığı belirtileri her zaman dikkate alınız. Diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi domuz gribinde de belirtiler, tedavinin erken başlaması için ipucu görevi görür. Bu nedenle kendinizde bu belirtilerin başladığını hissettiğiniz an çok gecikmeden bir uzmana görünmeyi ihmal etmeyin.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...