Artık karga sesli insan kalmayacak! Sesi kötü ya da kısık olanlar ses güzelleştiren yöntemi deniyor!
Hırıltılı, çatallı ya da yaşa bağlı olarak koyulaşan ses tonu kişileri psikolojik anlamda rahatsız eden bir durum. Hatta bu durum bazen kanser hastalığı habercisi bile olabiliyor. Tam da bu noktada son zamanlarda etkinliği kanıtlanmış bir tedavi şekli olan ses terapisi devreye giriyor. Çeşitli sebeplere bağlı ses bozukluğu şikâyeti olanlara daha iyi bir ses kazandırmak için ses terapisi, yeterli gelmediği durumlarda ise mikroskobik ses cerrahi tedavisi uygulanıyor.
Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serap Köybaşı Şanal, sesin yanlış ve fazla kullanımı sonrası nörojenik ya da psikolojik nedenlerle ses bozukluklarının ortaya çıktığını ve hayat kalitesini olumsuz yönde etkilediğini belirtiyor. Ses bozukluklarını kısık ses, seste çatallanma, güçsüz ses, nefesli ses ya da sesin hiç çıkmaması olarak yorumlayan Şanal, ses terapisinin kişilerin sesini düzeltmekten ziyade, ses bozukluğunun altında yatan sebebi de tedavi etmeye yönelik olduğunu vurguluyor. Ayrıca yetişkinlerde 2 haftayı geçen ses kısıklığının arkasında kanser olabileceği ihtimalinin atlanmaması gerektiğini bildiriyor.
SES BOZUKLUĞUNUN SEBEPLERİ
Ses bozukluklarının tedavisinde, ses terapisi önemli bir yer tutuyor. Ses terapisine uygun olmayan ya da sonuç vermeyen durumlarda ise hastalara ikinci bir tercih olan mikroskobik ses cerrahisi tedavisi uygulanabiliyor. Sesin perdesi, tonu, nefesli oluşu ve gürlüğü kişiden kişiye değişim gösteriyor. Fiziksel ya da psikolojik nedenlerden dolayı gelişen ses bozukluğu genellikle sesin yanlış ya da fazla kullanımından ötürü ortaya çıkabiliyor. Prof. Dr. Şanal, ses tellerine hasar veren etkenlerin uzun süre ara vermeden konuşmak, bağırmak, çok hızlı şekilde konuşmak, konuşurken boynun kasılması gibi sebeplere bağlı olduğunu söylüyor.
SES TELLERİNE EN FAZLA ZARAR VERENLER
Medicana International İzmir Hastanesi Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Serap Köybaşı Şanal, sesin yanlış ve fazla kullanımının dışında, ses tellerine zarar verip disfoniye yol açan en önemli etkenlerin; sigara, alkol kullanımı, yeterince su içilmemek, fazla kahve tüketmek ve boğaz reflüsüne eşlik eden üst solunum sisteminin enflamasyonları olduğunu belirtiyor.
KANSER İHTİMALİNİ ATLAMAYIN
Ses hijyenine dikkat edilmediği durumunda ses tellerinde nodül, polip, ödem, kanama, kist, sulkus, granulom gibi hastalıklar ortaya çıkabiliyor. Prof. Dr. Şanal, ses bozukluğunun ileri yaşlarda ortaya çıkabildiğini belirtiyor. Ayrıca ses bozukluğunda hiç ses çıkaramama şeklinde psikojenik ya da ses tellerini hareket ettiren sinir felci de olabiliyor. Özellikle yetişkinlerde 2 haftayı geçen ses kısıklığının arkasındaki kanser ihtimalini değerlendirmek ve kontrole gitmek gerekiyor.
KÖTÜ SES İÇİN SES TERAPİSİ YA DA CERRAHİ TEDAVİ
Ses tellerinde hasar bırakma potansiyeline sahip faktörlerin reflü sigara, sinüzit olduğu durumlarda, ses terapisi kontrolü oluşturuyor. Ses terapisi özellikle fonksiyonel ses bozukluklarında çok önemli bir yer tutuyor. Ses terapilerinde kişiye sesini daha doğru ve daha verimli kullanması ve günlük hayata uygulaması öğretiliyor. Konuşurken gırtlağa ve ses tellerine bindirilen yükü azaltan ses terapisi yöntemi ile ses telleri rahatlıyor ve daha güzel bir ton ortaya çıkıyor. Ses terapisi sesin yanlış kullanıldığı durumlarda uygulandığı durumlarda ya da pubefroni yani yaşa bağlı ses bozukluğu ya da cinsiyet değişimlerde de sesi yumuşatmak ve güzelleştirmek için uygulanıyor. Ses terapisine uygun olmayan durumlarda ise hastalara fonocerrahi olarak bilinen ışınla yapılan mikroskobik ses cerrahisi tedavisi de uygulanabiliyor.
