Eski milli kaleciden Fatih Terim açıklaması

'Centilmenler' programına bu hafta eski milli kaleci Rüştü Reçber ve eşi Işıl Reçber konuk oldu. Programda soruları cevaplandıran Reçber, futbolda yirmi yıl önce de aynı söylem ve kavgaların olduğuna dikkat çekerek, "Aslında futbolumuzda çok şey değişti. Statlar, antrenman yerleri, tesisler, en önemlisi ekonomik anlamda çok değişti. Fakat hala zihniyet değişmedi. Avrupa'daki kulüp başkanları ve yöneticileri birbirleriyle ilgili senede bir veya iki kere demeç verirler. Bunu da saygı çerçevesinde yaparlar. Bizim ülkemizde hala böyle değil. Onların birbirleriyle olan demeçleri futbolla ilgilidir." diye konuştu. Antalyaspor'da oynarken Beşiktaş ile görüştüğü zamanlar bir trafik kazası geçirdiğini belirten Rüştü, "Bir trafik kazası geçirdim. Kaza geçirmeseydim, belki de Türk futbolunda Beşiktaşlı diye bir isim edinecektim. Yapılan test sonuçlarında ilerde futbol oynamama riski ortaya çıkmıştı. Daha sonra Beşiktaş ile anlaşma olasılığımız bitti." şeklinde konuştu.
"BARCELONA TARAFTARI OLDUĞUM İÇİN BARCELONA'YA GİTTİM"
Kendi isteği ile Fenerbahçe'den Barcelona'ya gittiğini ifade eden eski tecrübeli eldiven, "Benim hayatta prensiplerim var. Kendime göre bir felsefi görüşüm var. Olduğum yerde bir şeyler vermek için çaba sarf ederim. Benden de bir şey beklenildiğini görmem lazım. Barcelona'ya şan, şöhretle gittik. Acayip bir reklamla gittik. O dönem görüştüğümüz kulüpler de vardı. Başkanı dahi belli olmayan bir klübe, Barcelona taraftarı olduğum için gittim. Güzel gittik, güzel başladık. Ama işler bazen istediğiniz gibi gitmiyor. Bazen bulunduğunuz kurumda yetkili kişi artık bu teknik direktör olur, başkan olur, sportif direktör olur veya x biri de olabilir. Onun size görev vermeyeceğini hissettiğiniz zaman her şey çok farklı olur. Hayatımda 3S+1S vardır. Bunlar samimiyet, saygı, sevgi ve sabırdır. Ben hep bunların olduğu yerde oldum. Bunların olmadığı yerde sessiz sedasız geldiğim gibi, sessiz sedasız gitmeyi iyi bildim. Barcelona'da Rijkaard'ın benle ilgili bir tasarrufu vardı. Ben de saygı duydum. 1.5 sene sonra geri geldik. Şehri ve insanları sevdik. İnsanlar da bizleri sevdi." diyerek konuştu. Barcelona'da iken teknik direktör Rijkaard'ın sürekli kendisi hakkında bahaneler ürettiğini iddia eden Reçber, "Mutsuz olduğum yerde de hayatım boyunca olmadım. Rijkaard; bana dil bilmiyor, anlaşma olmuyor, yabancı kontenjanına takılıyor diye söylemler oldu. 1 yıl sonra bizim İspanyolcamız yüzde 60-yüzde 70'lere gelmiş konuşabiliyoruz. İspanyol statüsünde oynama hakkı kazanmışım. Bizim Nihat Kahveci'yi örnek vererek hak kazanmıştım. Basın toplantısında bana Rijkaard'ın söylediği söylemler hakkında ne düşünüyorsun? diye soru sormuşlardı. Ben de şu cevabı verdim. Dünyada 3 şeyin dili aynıdır.1- Futbol 2- Müzik 3- Aşk'dır. Bu söylemler basit bir bahanedir dedim. Yıllarca futbol oynamış biri olarak söyleyebilirim. Kesinlikle futbolcular arasında bir gerginlik yoktur. Saha içerisinde zaman zaman kavga edersiniz, birbirinize kötü söz söyleyebilirsiniz. Ama düdük çaldıktan sonra her şey çok farklıdır. Benim yıllardır savunduğum ve hala savunacağım bir şey vardır. Yönetici profili değişmelidir. Avrupa'da yöneticilik okulu vardır. Bir yönetici abime, "Siz neden yönetici okuluna gitmiyorsunuz." dedim. Sonra benle 1 yıl konuşmadı. Art niyetli değildim. Eğitim seviyesi düşük olan ülkelerde belirli konumda bulunan insanların söylemleri, davranışları, hareketleri çok önemlidir. Eğer siz de toplumu sevgiye, saygıya, barışa yönelik hareket etmeden davranırsanız sonuçlarına katlanırsınız. 20 yıl önce konuşulanları hala yine konuşuyoruz." dedi.
"FATİH TERİM, HİÇBİR ŞEKİLDE BENDEN RAHATSIZ OLMADI"
Futbolu bıraktıktan sonra 11 ay boyunca Almanya, Hollanda ve Barcelona'da altyapı çalışmaları yaptığını ifade eden Rüştü, "Sonuçta yaptığımız hazırlıklar sonucunda Yıldırım Demirören böyle bir görev verdi. Biz de kabul ettik. Çok projelerimiz vardı. Futbol oynarken de hayalim idare alanda hizmet verebilmekti. Dolayısıyla futbolu bıraktıktan sonra 11 ay boyunca buna çalıştım. Göreve geldikten sonra işler güzel gidiyordu. Fakat işler iyi gitmemeye başladı. Sevgi, saygı, samimiyet ortamının incindiği yerde kalmak istemem. Bunlardan birkaçının incindiğini görünce bırakmak zorunda kaldım. Bazen profesyonellikte şartlar sizin istediğiniz gibi olmuyor. Hissettiğim ve şahit olduğum olaylar oldu. Ama hiçbir zaman Fatih Terim'den hiçbir şekilde benden rahatsız olduğuna ve istemediğine dair hiçbir şey duymadım. Benim rahatsız olduğum olaylar vardı. Ayrılmanın kendi açımdan doğru olacağına karar verdim. Sayın başkanla bir araya gelerek, helalliğimi de verdim ve ayrıldım." diyerek sözlerini tamamladı.