Tgrt Haber

"Hayallerinizi planlayın, planlarınızı hayalleyin"

11 Nisan 2024 10:04 | Güncelleme :11 Nisan 2024 10:12

"Girişimcilik dünyasının hayalperesti" olarak bu konuyu kaleme almamam kabul edilemezdi. Zira; her seminer, eğitim ve konferansımda konu ne olursa olsun, bu konunun önemine vurgu yaparak başlarım. Bu sebeple, çocukluğumda başıma bela olan bu kelimenin şimdilerde ne kadar önemli hale geldiğini görmek beni ziyadesiyle mutlu ediyor.

Hayal kurmak, içimizdeki umut kıvılcımlarını ateşleyen, yaratıcılığımızı besleyen ve bize sonsuz olanaklar sunan büyülü bir süreç. Peki ya, tüm bu mucizeleri yaşamımıza nasıl entegre edebiliriz? Bu sorunun cevabını bulmak için biraz zaman ayıralım ve hayal kurmanın derinliklerine dalalım.

Hayal kurma, çoğu zaman çocuklukla özdeşleştirilir; bir zamanlar hepimizin içinde var olan ve dünyayı meraklı gözlerle keşfetmemizi sağlayan bir yetenek. Çocukken, bir yaprak parçası bile, bize bir macera sunabilir; bir kum tanesi bütün bir evreni temsil edebilir. Ancak yaş ilerledikçe, bazen bu hayal gücünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırız. İstatistikler de bunu yansıtıyor: Çocuklar arasında yaratıcılık seviyesi neredeyse yüzde 90 iken, yetişkinlerde bu oran düşüş göstererek yüzde 2'ye varabiliyor. Türkiye'de ve dünyada yapılan araştırmalarda, insanların yalnızca küçük bir yüzdesinin yetişkin yaşamlarında aktif olarak hayal kurduğu görülmüştür.

Hayal kurmak, yalnızca çocuklara ait masum bir eğlence değil, aynı zamanda insanın yaratıcılığını ve yenilikçi düşünme yeteneğini geliştiren kritik bir süreçtir. Bu sürecin merkezinde "hayalperestlik" kelimesi yatar. Hayalperestlik, bireyin gerçeklerin ötesine geçip, daha önce var olmayanı düşleyebilme yetisidir. Bu özellik, insanın iç dünyasında yenilikçi fikirlerin ve çözümlerin doğmasına olanak tanır.

Hayalperest insanlar, toplumda genellikle değişimin ve ilerlemenin öncüleridir. Örneğin, tarihin en büyük bilim insanlarından ve düşünürlerinden biri olan Leonardo da Vinci, sadece bir ressam ve heykeltıraş değil, aynı zamanda bir hayalperestti. O, günümüzde bile hâlâ hayranlık uyandıran eserler yaratabilmek için hayal gücünü kullandı.

Hayalperestlik, bilim ve teknoloji alanında da önemli bir yer tutar. Thomas Edison'un ampulü icat etmeden önce binlerce deneme yapması, hayalperestliğinin ve azminin bir göstergesidir. Edison, başarısızlıkları, bir hedefe ulaşmak için geçilen yollar olarak görmüş ve her denemesiyle yeni bir şeyler öğrenmiştir. Bu, hayalperestliğin sadece hayal etmekle kalmayıp, aynı zamanda hayalleri gerçeğe dönüştürme azmine de işaret eder.

Eğitim sistemi içinde hayalperestliğe daha fazla yer verilmesi gerektiği genel bir kanaattir. Çocukların ve gençlerin hayal güçlerini kullanmaları teşvik edilmeli, çünkü bu, onların problem çözme becerilerini ve yenilikçi düşünme yeteneklerini geliştirir. Ancak ne yazık ki, pek çok eğitim sistemi hâlâ test skorları ve akademik başarıya odaklanmış durumdadır, bu da öğrencilerin hayalperest yönlerini göz ardı etmelerine neden olabilir. Ancak, hayalperestliği teşvik eden bir kültür ve eğitim sistemi oluşturarak, bu trendin tersine çevrilebileceği görülmektedir.

Hayalperestlik, toplumsal değişim ve ilerlemeyi de teşvik eder. Martin Luther King Jr. gibi liderler, daha adil ve eşit bir toplum hayal etmişler ve bu vizyonlarının peşinden milyonları sürüklemişlerdir. King'in ünlü "Bir Hayalim Var" konuşması, hayalperestliğin toplumsal düzeyde nasıl güçlü ve dönüştürücü bir etki yaratabileceğinin canlı bir örneğidir.

Umutsuzluğa kapılmayın! Her birimiz, hayal kurma yeteneğimizi yeniden canlandırabilir ve bu süreci yaşamımızın merkezine yerleştirebiliriz. Hayal kurmak, sadece zihinsel bir egzersiz değil, aynı zamanda ruhumuzu besleyen ve bizi motive eden bir süreçtir.

Hayalperestlik, insanın içsel ve dışsal dünyasını zenginleştiren, toplumsal ilerlemeye katkıda bulunan ve yaratıcılığı ateşleyen bir güçtür. Hayallerimizi ciddiye almak ve onları gerçeğe dönüştürmek için gereken çabayı göstermek, hayalperestliğin temelinde yatar. 

Hayal kurmak, aynı zamanda sorumluluk ister ve bu hayalleri gerçeğe dönüştürmek için çaba sarf etmek, yaratıcı bir yaşam sürmenin anahtarıdır. Planlar yaparak ve bu planları hayallerimizle süsleyerek, daha yaratıcı olabilir ve inovasyon yaratabiliriz. Bir fikrin tohumunu ekmek ve onu büyütmek için gereken çabayı göstermek, bu sürecin en önemli adımıdır. Ben bir hayalperest olarak, kurduğum hayallerin hep arkasında durdum ve o hayallere benim gibi inanan insanları ortak etmekten hiç çekinmedim. Uykusuz geceler, tempolu iş yaşamı bu işin yan etkisi olarak kişisel yaşamıma tabii ki yansıdı. Ancak hayallerinizin gerçeğe dönüştüğünü görmek, ilerlemesine tanık olmak sanırım paha biçilemez bir duygu olsa gerek.

Konunun önemine vurgu ve nazire yaptığım, bana ait bir dörtlük ile sonlandırmak istiyorum;

Zeka ve akıl arasındaki fark

Hayal ile rüya arasındaki farka ne kadar benziyor

Biri sen istemesen de var

Diğeri sen istesen de yok

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.