Su Çiçeğine Ne İyi Gelir? Su Çiçeği kaşıntısını giderme yöntemleri | Su Çiçeği kaç günde geçer

Latince adı "variceella zoster" olan bir virüsün sebep olduğu suçiçeği rahatsızlığı, vücutta küçük kırmızı kabarcıklar şeklinde ortaya çıkan yorgunluk, halsizlik ve ateş ile kendini gösteren bulaşıcı ve döküntülü bir hastalıktır. Herpes virüslerinin bilinen 8 türü hastalık yapıyor olsa da en yaşlı virüsün 100'den fazla virüs çeşidi var.

Suçiçeğinin tıptaki adı "Varisella"dır. En çok çocuklarda görülür. Suçiceğini virüsler yapar. Genellikle kendiliğinden iyileşir. Su çiçeği bir kez geçirildikten sonra hayat boyu bağışıklık sağlar ancak nadir de olsa tekrarlayabilir. Suçiçeği aşısı uygulanmaya başladığından beri vaka sayısı oldukça azalmıştır. Aşılı bireyler suçiçeği geçirseler bile çok hafif atlatmaktadırlar. 

Suçiçeği en sık 5-10 yaşlarında, kış sonu ve ilkbahar aylarında görülür. Hastalık çok bulaşıcıdır. Bulaşma yolu insandan insana, damlacık ve havayolu iledir. Virüs tükürük bezlerinde bulunur ve kuluçka süresi 13-22 gündür. Suçiçeği geçiren bir kişi hastalık belirtileri başlamadan iki gün önce hastalığı bulaştırmaya başlar, bulaşıcılık yaralar kabuklanıncaya kadar devam eder. 

Suçiçeğinin belirtileri nelerdir?

Hastalığın tipik bulgusu içi su dolu döküntülerdir. Döküntüler başlangıçta berrak, daha sonra bulanık bir hâl alır. Döküntüler kaşıntılıdır ve gövdeden başlayarak yüz ve saçlı deriye ulaşır. Ağız içinde de döküntü görülebilir.

Suçiçeği kimler için risklidir?

• Bir aylık bebekler.
• 28 haftadan önce doğan bebekler.
• 2 hafta ya da daha uzun kortizon tedavisi alan hastalar.
• Kanser  hastaları: hastalık çok yaygın ve ağır seyreder.
• Bağışıklık sistemi baskılanmış olanlar.
• Gebelik: Hem suçiçeği ağır seyreder hem de zatürre yapabilir. 

Suçiçeğinde istenmeyen durumlar nelerdir?

Suçiçeği hafif geçirilen bir hastalık türüdür. Nadiren komplikasyon görülürmüştür. En sık görülen komplikasyon ise bakteriyel enfeksiyonlardır. Kaşınma ile birlikte derideki lezyonlar mikrop kapabilir. Apseye kadar ilerleyen cilt lezyonları olabilir. Çok nadiren kanda trombosit sayısı düşebilir ve kanamalı bir hastalık ortaya çıkabilir. Yetişkinlerde ve bağışıklık sistemi baskılanmış olanlarda zatürre gelişebilir. Çok nadir görülen bir diğer komplikasyon da ensefalit denilen beyin iltihabıdır; ölümcül olabilir. Suçiçeği sinir sistemi ile ilgili değişik rahatsızlıklara yol açabilir. Çok nadiren suçiçeğinden sonra kalp zarlarında iltihaplanma, erkeklerde testis tutulumu, midede gastrit, böbrek iltihabı ve eklem iltihabı olabilir. Bağışıklık sistemi zayıf olanlarda organlara yayılım olur.

Suçiçeği tanısı nasıl konur?

Suçiçeği deride çıkan döküntülerin şekline ve yayılımına göre tanınır. ELİSA ile bakılan antikor testi vardır.

Hamilelikte Suçiçeği

Suçiçeği geçiren anne bebeğine hastalığı bulaştırabilir. Bu bebeklerde kol ve bacaklarda kısalık, katarakt, koriyoretinit denilen göz iltihabı, zekâ geriliği, beyinde gelişme geriliği ve düşük doğum ağırlığı olabilir. Anne doğumdan 5 gün önce veya doğumdan 4 gün sonra suçiçeği geçirirse bebekte suçiçeği tablosu gelişir. 

Suçiçeğinin tedavisi nasıl yapılır?

Hastadan alınan verilere göre, tedavi şekli belirlenir. Ateş düşürücüler kullanılabilir fakat aspirin içmek sakıncalıdır. Kaşıntı için oral olarak verilen kaşıntı giderici kullanılır. Daha sonra ise antiviral tedaviye geçilir. Suçiçeği hastaları ilk 72 saat içinde aşı yaptırırlarsa vücutlarını korumuş olurlar. Rutin suçiçeği aşısı 12 aylıktan büyük bebeklere yapılır. 

Vücuttaki kaşıntıyı azaltmak ve mikrop kapmasını önlemek için günlük banyo yapılabilir. Fakat kese yapılmaması gerekir. Tırnaklar kısa kesilmeli, bahsettiğimiz gibi aspirin kullanılmamalıdır. Suçiçeği bulaşı olduğu için özellikle suçiçeği geçiren çocuğun gebe kadınlardan, yeni doğmuş bebeklerden veya bağışıklık sistemi güçlü olmayan kişilerden, kortizon kullanan insanlardan uzak durması gerekmektedir. Suçiçeği geçiren çocukların okula veya kreşe gitmemesi gerekmektedir.  

Suçiçeğine Banyo İyi Gelir mi?

Mikrop kapmaması için ilk üçgünden sonra banyo yapılması tavsiye edilir. Döküntülerin olduğu ilk üç gün içinde banyo yapılması pek tavsiye edilmemektedir. Çünkü yıkanma ve kurulanma sırasında içi sıvı dolu kabarcıkların patlaması, yaraların enfekte olmasına sebep olabilir. 3. günden itibaren yine de lezyonları sabunlamadan ve ovmadan, sadece ılık suyla yapılan duş çok rahatlatır.

Karbonatlı Su Banyosu

İyi ve etkili bir dezenfektan olan karbonat hem derideki döküntülerin enfekte olmasını engeller hem de ateş düşürerek rahatlama sağlar. Hastanın özellikle göz çevresindeki döküntülerin bakımını karbonatlı su ile yapabilirsiniz.

Suçiçeğine İyi Gelen Yiyecekler

Her Derdin Şifası: Bal

Yüzyıllardır pek çok hastalığın tedavisinde kullanılan bal, tamamen bitki özlerinden oluşan bir müthiş bir gıdadır. Bileşimindeki vitamin ve mineraller bir yana, çeşitli enzimler sayesinde vücudun koruyucu ve iyileştirici fonksiyonlarını da aktif hale getirir. Hazmı kolay ve çok besleyici bir gıdadır. Suçiçeği çıkaran çocukların yiyecek ve içecekleri balla tatlandırılabilir. 1 bardak ılık süte 1 tatlı kaşığı bal karıştırarak çocuğunuza içirebilirsiniz.

Tavuk Suyu ve Kemik Suyuyla Çorba

Her derde deva tavuk suyu ve kemik suyu çorbası, suçiçeği çıkaran çocuklara da çok iyi gelir. Protein ve vitamin açısından değerli bir besin maddesi olan tavuk ve kemik, bağışıklık sistemini güçlendirir.

Tavuğun bütün olarak ya da kemikli parçalarının haşlanmasıyla elde edilen tavuk suyuna, çocuğun yaşına göre uygun olan sebzeleri ekleyerek besleyiciliğini artırabilirsiniz. Taneli yemekte güçlük çeken çocuklar için tüm sebzeler tavuk suyunda haşlanarak blendırdan çekilebilir.

Bol Bol C Vitamini Tüketilmeli

Bağışıklık sistemi dendiğinde ilk akla gelen vitamin her zaman C vitamini olur. Vücudun temel fonksiyonlarını yerine getirmesi için gerekli olan C vitamini, hücre yenilenmesinde de etkilidir. Değerli bir antioksidandır. Kansızlık, katarakt, kanser oluşumunda koruyucu etki gösterir. Bağışıklık sistemini güçlendiren C vitamini besinlere ekşi tadını verir.

C vitamini almanın en doğal ve etkili yolu taze mevsim meyve ve sebzelerini tüketmektir. Ağız içinde de döküntüler olabileceğinden, çok ekşi olan meyveler çocuğun canını acıtabilir. Bu durumda taze sıkılmış meyve sularını pipetle içmesi sağlanabilir.

Kalsiyum Deposu Yoğurt

Kalsiyum, fosfor ve B vitamini açısından son derece zengin bir süt ürünü olan yoğurt, bileşimindeki yüksek kaliteli protein ve karbonhidratla çocuklar için temel besin maddelerinin başında gelir. Yoğurt ateşle seyreden hastalıklarda hararet giderici olarak da rahatlama sağlar. Çocukların uykuya geçmelerini kolaylaştırır.

Yoğurt genellikle tüm çocukların severek yediği bir besindir. Fakat hastalık sırasında hiçbir şey yemek istemeyen çocuklar için yoğurdu bile daha cazip hale getirmek gerekebilir. Bunun en etkili yolu evde hazırlanmış meyveli yoğurtlardır. 1 kaşık balla tatlandırılan meyveli yoğurt, çocuğun keyfini yerine getirir.

Balık

A, D, E, B2, B12, B3, kalsiyum, selenyum, folik asit ve fosfor içeriğiyle sağlık açısından sayısız faydaları olan balık, çok değerli bir protein kaynağıdır. Beyin fonksiyonları üzerindeki olumlu etkileriyle, gelişme çağındaki çocuklar için yeri doldurulamaz bir besindir.

Beyin fonksiyonlarını geliştirir. Düzenli olarak haftada en az 2 defa balık yeme alışkanlığı edinmek, her yaşta insan için çok sağlıklı bir tercihtir.

Suçiçeğine Zararlı Yiyecekler Nelerdir?

Viral bir hastalık türü olan Suçiçeği geçiren çocukların bazı besin maddelerine hassasiyetleri olabilir. Fakat bu hastalıkla yiyecek ve içecek maddesinin doğrudan bir ilişkisi yoktur.

“Suçiçeği olan çocuk ne yememeli?” sorusuna verilebilecek en güzel cevap ise, istemediği bir şeyi yememeli şeklinde diye cevaplayabiliriz. Tabii bundan, ne isterse yemelidir sonucu çıkmaz. Hastalık sırasında temel sorun kaşıntı olduğuna göre, kaşıntıyı artıracağını düşündüğünüz, alerjik reaksiyona sebep olacağını bildiğiniz gıdaları tüketmesine müsaade etmemelisiniz. Hastalığı en hızlı geçirebileceği şekilde çocuğun bağışıklığını güçlü tutmalısınız.

“Suçiçeğine tatlı iyi gelir mi?”, sorusu da annelerin en sık sorduğu sorulardan biridir. Tatlı olduğu için suçiçeğini geçiren bir besin yoktur. Bu dönemde tüketilen aşırı şekerli gıdalar diş sağlığı başta olmak üzere, daha da zarar verebilir. Çocuğun tatlı isteğini organik bal, organik pekmez ve meyve gibi doğal ürünlerle karşılamayı tercih edin.

DİKKAT!!!

Herhangi bir insanda;

• Vücutta aşırı kızarıklık ve şişlik,

• Beslenememe,

• Ağız kuruluğu ve idrarında yetersizlik, 

• Ağresiflik, aşırı sinirlilik, uyuşukluk, uyanma zorluğu, 

• Dengesizlik ve yürüyememe 

• Şiddetli öksürük, gögüs kafesinde meydana gelen hışıltı sesi, zor nefes alma ve göğüs ağrısı

• Kusma ve şiddetli bir baş ağrısı 

• 4 günden fazla süren ateş

• Boyun ve sırt ağrısı

gibi belirtiler var ise hemen doktora gidilmesi gerekmektedir.