'Çakma Profesör’den Oscar’lık sahtekarlık: Herkesi parmağında oynatmış
Sahte diploma ile profesör kadrosuna atanan Zehra Zülal Atalay Laçin'in düzenbazlığından ailesinin bile haberinin olmadığı tespit edildi. Aksaray Üniversitesine sahte diploma ile profesör olan Zehra Zülal Atalay Laçin, şüpheler artınca ÜAK ve rektörlük adına savcılığa düzmece dilekçe vererek kendisini temize çıkardığı, belgedeki imla hatalarından şüphelenen savcılık, ÜAK'tan orijinalini isteyince çakma profesörün oyunu ortaya çıktı.
Sahte diplomayla Aksaray Üniversitesinde profesör kadrosu alan Zehra Zülal Atalay Laçin'in, akıllara durgunluk veren sahtekârlıklara imza attığı belirlendi. Tutuklanan Laçin'in, Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı (ÜAK) yetkililerinin imzasını taklit ettiği ve bu düzenbazlığından ailesinin bile haberi olmadığı ortaya çıktı.
Filmleri aratmayan 'çakma profesör' vakası şöyle gelişti:
Türkiye'deki üniversitelerin açtığı akademik kadro ilanlarına Kuzey Irak'ta yaşayan Zehra Zülal Atalay Laçin başvuruda bulundu. İlan veren üniversitelerden biri de güvenlik eğitimlerinin ön plana çıktığı bir üniversitesiteydi. Ancak, ODTÜ'den mezun olduğunu ifade eden Laçin’in ibraz ettiği belgelerde tuhaflık vardı. Diplomasında imzası bulunan rektör, Laçin’in mezun olduğunu belirttiği yıl görevli değildi. ‘Doktora danışmanım’ dediği hoca ise kendisini tanımazken YÖK’ün tez havuzunda Laçin'in ismi de yer almıyordu. ÜAK, durumu şüpheli bularak üniversiteyi uyardı. Laçin’in başvurusu kabul edilmedi. Güvenlik eğitimlerinin olduğu ve kritik hocaların görev aldığı üniversiteden ret cevabı alan "sahte profesör" bu kez de Aksaray Üniversitesine başvuruda bulundu. Kâğıt üzerinde prosedür tamamlandığı için rektörlük, herhangi bir sorun görmedi. Doçentlik belgesi kabul edilerek Laçin’e kadro verildi. Bu süreçte hakkında incelemeler ise devam ediyordu. Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı, üç ay önce sahtekârlık şüphesiyle savcılığa başvurdu. Savcılık kurumdan ve Aksaray Üniversitesinden belge istedi.
.jpg "'Çakma Profesör’den Oscar’lık sahtekarlık: Herkesi parmağında oynatmış")
NASIL HABERİ OLDU?
Zehra Zülal Atalay Laçin, üniversitenin harekete geçtiğinden haberi olunca her şeyin yerli yerinde olduğuna dair hem Aksaray Üniversitesi hem de ÜAK yetkililerinin adına savcılığa sahte yazı gönderdi. Ancak savcı, metindeki kelime hataları ve özensizlikten şüphelendirdi. İlgili kurumlara telefonla ulaşan Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı, "Yazdığınız dilekçeyi bize online gönderin" dedi. Bu sayede resmîyette öyle bir dilekçenin yazılmadığı tespit edilerek sahtekarlık deşifre oldu. Olayın sosyal medyaya yansımasının ardından üç ay boyunca takipte olan Laçin tutuklanarak cezaevine gönderildi.
ARKASINDA KİM VAR?
Laçin'in imzasını kullandığı ÜAK yetkilisinin yapılan araştırma sonucunda o dönem yıllık izinde olduğu ortaya çıktı. 'Çakma profesörün' düzenbazlığından ailesinin bile haberinin olmadığı belirlendi. Temiz kağıdı çıkararak kendini aklamaya çalışan kadının bu işlemi yaparken içeriden bilgi aldığı şüphesi üzerinde duruluyor. Çakma profesör vakasında organize bir çalışma olup olmadığı savcılık tarafından araştırılıyor. Yetkililerin olayla ilgili şaşkınlıklarını "İki kurum adına sahte yazı yazmak ne demek? Sıra dışı bir cesaret örneği. Daha önce böyle bir durumla karşılaşmadık" sözleriyle dile getirdiği öğrenildi
BU İLK VAKA DEĞİL
Edinilen bilgilere göre Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı, yılda ortalama 8 bin doçent başvurusu alıyor. Bununla birlikte senede 400-500 arası yazılan tezlerde intihal (aşırma) irdelemesi yapıyor. Devamlı çalışma hâlinde olan 5 avukat yılda binden fazla mahkeme ile uğraşıyor. Üstelik Zehra Zülal Atalay Laçin ilk değil. Laçin gibi daha önce de usulsüzlerin ortaya çıktığı ve 15 ismin doçentlik belgesinin iptal edildiği öğrenildi. Mahkemede aksi ispat edildiğinde ise söz konusu isimler görevine geri geliyor.
