Tgrt Haber
10 Ağustos 2014 10:55

İşte Murat Göğebakan'ın ardında bıraktıkları...

90'lı yılların pop furyasına isyan eden müziğin aykırı çocuğu Murat Göğebakan, geride sadece gözyaşı değil, “adam gibi adam” kimliğini de miras bıraktı

İşte Murat Göğebakan'ın ardında bıraktıkları...
murat göğebakan,geride bıraktıkları,aykırı çocuk,gözyaşı,

Kara sevdam bu / Merhem ne çare / Lokman neylesin / Yürekte yara...  Murat Göğebakan, Haluk Levent, Kıraç, Murat Kekili ve ağabeyleri Barış Manço, Erkin Koray, Cem Karaca ve diğerleri... Hepsi de yıllarca yozlaşan Batı erozyonuna uğrayan müziğimize kişilik katan isimler oldu. Kimisi aramızdan ayrıldı, kimisi bu uğurda ter akıtmaya devam ediyor. Bu isimlerin sonuncusu; yıllarca direndikten sonra naif vücudu yakalandığı amansız hastalığa yenik düşen Murat Göğebakan oldu. 46 yaşındaydı ve hâlâ yapacak çok işi vardı...
VER ELİNİ İSTANBUL
Anadolu türkülerini farklı ve modern bir ritimle yorumlayan ve özgün müzikleriyle gönüllerde taht kuran Göğebakan da Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses gibi müziğin fabrikası Adana'da doğdu. 1986 yılında Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarına girdi, üniversite eğitiminin ardından Çukurova Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak gençlere hizmet verdi. 1995 yılına kadar Adana'da yaşadı. Sonrası mı ver elini İstanbul...Benim kuşağımda olanlar bilirler, liseden çarşıya her indiğimizde gün geçmiyordu ki yeni bir albüm piyasaya çıkmasın. Hem eskiden plakçıların pardon kasetçilerin önünden geçince, koca koca kolonları olan müzik setleri son sesine kadar bangır bangır yeni çıkan albümlerin şarkılarını çalarlardı. Sadece ezan okununca kulağımız dinlenirdi. Herkes de buna alışıktı ve ses çıkarmıyordu. Hatta kimisi böylece bedava müzik dinleme keyfi bile yaşardı. “Aboneyim” ile başlayan bu pop furyası, etkisini kaybetse de çeyrek asırdır devam ediyor
SAZIMI VERMEM
90'lı yılların ortasıydı 28 yaşındaki delikanlı Unkapanı İ.M.Ç. Bloklarının yolunu tuttu. Önce pop albüm teklif ettiler ama o “hayır” dedi “ben sazımı bırakmam” diye. Neyse orta yolu buldular; saz ve gitar... 1996 yılında İlk albümü olan “Ben Sana âşık Oldum Birtanem” ile ortalığı kasıp kavuran bu çocuk Murat Göğebakan'dı... Sonra bir ara tökezlediyse de 2000'li yılların başında çıkardığı “Ayyüzlüm” ile yeniden bir numara oldu. “Yaralı” ile de ses getirdiyse de artık zor yıllar başlıyordu onun için. Zaten aradan geçen zamanda müzik adına bir etki yapan varsa beri gelsin!
“UZUN” SEVGİ
“Hasan'dan Olma Hatice'den Doğma Murat Göğebakan” isimli bir de kitap çıkaran sanatçı, 2010 yılında kan kanserine yakalanır. Buna rağmen “Yorgunum” adlı parçayla dikkatleri çeker. Ancak onu tekrar gündeme taşıyan ise Başbakana olan hayranlığıydı. Göğebakan, kendisi gibi zorlukları aşarak başarıyı elde eden Erdoğan'ı örnek aldığını her fırsatta söylüyordu. “Uzun Adam”da hep onun yanındaydı. Başbakan Erdoğan, hasta iken evinde ziyaret ettiği Murat Göğebakan'ı son yolculuğuna da “Fatihalar” eşliğinde ve omuzlarında taşıyarak uğurladı...Beyoğlu'nun dar sokaklarında yükselen “Ben sana âşık oldum birtanem / Ben seni öyle sevdim gültanem / Hadi dön tut ellerimi / Bırakma beni böyle bir ömür boyunca” diye kulaklarımızın pasını silen ve kalbimizi titreten “topal adam” seni hiç unutmayacağız, hep seveceğiz...
YÜREKTEN YARELEDİ
Hüzünlü ve volümlü şarkıları ile sahnedeyken sevenlerini gözyaşlarına boğan Murat Göğebakan, giderken de arkasından binlerce hayranını ağlattı.

Kaynak Türkiye Gazetesi

 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...