Tgrt Haber

Binali Yıldırım: Adamlar sağlam çalmış

13 May 2019 23:11
Binali Yıldırım: Adamlar sağlam çalmış
binali yıldırım,

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım özel bir televizyon kanalında soruları yanıtladı. Yıldırım burada yaptığı açıklamada, "Adamlar sağlam çalmış" dedi.

Binali Yıldırım'ın açıklamalarının satır başları;

(İPTAL KARARI)

Şöyle söyleyeyim, tabii ki YSK'da bir yargı kurumu. Yargının vereceği karar herkesi bağlar. Başından beri bunu söylüyoruz. O oy yerini buldu mu bulmadı mı bunun mücadelesini biz yaptık, itirazlar ederek. Endişelerimizin dikkate alınması için mücadele ettik. Bu kadar iki adayın yakın oy alması sonucu bu hukuki süreç önemli hale geldi. İtirazlarımızı yapmaya başlayınca bazı anormal bulgulara rastladık. Bunları gördükten sonra burada seçimin bir şaibe ile bir karşı karşıya kaldığı fikri daha da kuvvetlendi. Partim ve şahsım olarak öncelikle olarak biz iptal veya seçimin yeniden yapılması fikrine hiç itibar etmedik. Biz oyların yeniden sayılmasını talep ettik. Oradan çıkan sonuca razı olacaktık.

Cumhuriyet Halk Partisi, sayılmanın yapılmaması konusunda itirazda bulundu. Yeniden bütün oyların sayımı yolu kapanmış oldu. Daha önce verilen kararlara göre sayım yapıldı.

850 bin oydan bizim kazanımımız yaklaşık 15 bin. Fark 13 bin 729'a düştü. 

İstanbullular ne olduğunu bilsin istiyorum, eğer 850 bin oyda siz 15 bin üzerinde oy kazanıyorsanız geri kalan yüzde 90 yani 8.5 milyon oy kullanılmış İstanbul'da. Bu oy ne oluyor yüzde 90'ına tekabül ediyor. Yüzde 90'ı sayılsa sonucun ne olacağı basit bir orantıyla ortaya çıkar.

(ÇOK BASİT ÇÜNKÜ ÇALDILAR AÇIKLAMASI)

Şimdi kim çaldı doğru, bunun ortaya çıkarılmasını da biz istiyoruz. Biz bir şeyi biliyoruz, çalındı oylarımız. Ama kimin çaldığını YSK görevliler hakkında suç duyurusunda bulundu. Dolayısıyla sorumlular ortaya çıkacak. İki kişi seçim kurullarınca atanıyor, bir başkan ve üye. Bunların kanunda yazılı şartları sağlamaları gerekiyor. Bu işlem dışarıya kapalı. Hangi liste verildi bilinmiyor. Denetleme mekanizması yok. Yenilenecek seçimde o kuralı değiştirdi. Kaymakamın verdiği liste kullanılmadı dışarıdan insanlar getirildi. Yani dışarıdan davetler yapıldı. Öylesine garip durumlar var ki... 96 tane sandık başkanı CHP üyesi olamaz. Resmi üyesi ayrıca 3 bin 89 sandık kurulu başkanı birinci derece akrabaları. Sandık kurulunda görev almış. Bu da olamaz. 

(HATALAR BİLİNÇLİ Mİ YAPILDI?)

Mahkeme bunun kararını verecek. Ben burada masum bir iş olduğunu görmüyorum. Burada bilinçli yapılmış bir işlem var. Eyüpsultan AK Parti Belediye Başkanı 137 oy çıkmış belediye meclisine 139 oy çıkmış büyükşehir belediye başkanına 69 olarak kaydedilmiş. Biz bu sandığa itiraz etmişiz. Burada 77 oy eksik yazıldığı ortaya çıkıyor. Bu masum bir şey mi? 

Yapılan işlem masum bir işlem değil. Bunu kim yaptı derseniz bunun cevabını vermem. Burada iyi niyet olmadığını, organize bir iş olduğunu rakamlar söylüyor. Çekmeköy, bin 119 sandık numarası 143 oy belediye başkanına mecliste 161 AK Parti Büyükşehir için 17 oy münasip görmüşler. Bir AK Parti seçmeni gelip meclise 143 oy verip büyükşehire 17 oy verir mi? Bir iki fark eksik olabilir. 17 yazmışlar sayılıyor 170 daha ilave geliyor. Orada sıfır düşmüş. 

Fark etmesek ne olacaktı? 

Görevli fark etmemiş olabilir, bu hırsızlığı meşrulaştırır mı? Üstüne gidiyoruz, tespit ediyoruz, oyları kurtarıyoruz. Kısaca adamlar sağlam çalmış. 

Bir oy hırsızlığı var. Bu işte kim alınganlık yapıyorsa adres orasıdır. Ben isim vermiyorum. Ben olayı anlatıyorum. Ben başından beri kendimi mahkeme yerine koymak istemem diyorum. Biz  hırsızlığı tespit ettik. Diğer kısmı kurtarmak istedik. CHP engel oldu. Neden engel oldular? Demek bir bildikleri var. Eğer bir endişeleri yoksa bu iddiaları ortadan kaldırmanın en güzel yolu bu oyların yeniden sayılmasıydı. Buna engel olmanızın arkasında sebep ne?

Vatandaş oyunu verdi. CHP'li seçmen de AK Parti seçmen de diğer partililer de... Herkes oyunu vermiş. Oyunu verdi geldi evine. Ondan sonra yapılan işlemleri bu işlemleri yapanlar bu işin sorumlusudur. Ben bunu söylemeye çalışıyorum.

Deminden beri ne olduğunu anlatıyorum. Oy azalmasını onların görevlileri de kabul ediyor. 

Aramızdaki fark binde 1.6. Yani 13 bin 729 oy. 8 buçuk milyon oyda. Çok yakın. Yeniden sayıyoruz, yeniden saydığımız zaman geriye kazanılan oyların da birbirine yakın olması gerekmez mi? Arkadaşın da kazandığı oylar var ama ben daha çok kazanıyorum. Bunu nasıl izah edeceğiz?

İki tane çizgi var. Buralara taşmamak kaydıyla geçerli sayılır. Bu bölgede istediğin yere tercih mührünü basabilirsin. Böyle bir oyu geçersiz saymak nasıl kabul edilecek? Normal şartlarda parti görevlilerinin gözünü dört açması lazım.

Komik bir şey söyleyeyim. İptal oyları saydılar. Çıktı bir tane amblemin üzerine basmış ama geçersiz sayılmış. Bakıyorlar bu oyun geçerli olması lazım. Sandık başkanı diyor ki "Olmaz ben bunu oylama yapacağım." Bu oylamaya tabii bir iş değil ki... Burada ne dümen döndüğünü anlatmaya çalışıyorum.

Diyelim ki 100 tane oy kullanıldı. 100 tane oy pusulası var diyelim seçim günü. 100 seçmen var. Oy pusulası sayısı da 100. Neticede kullanan da toplam oy pusulasının birbirini tutması lazım. Bu sayımlar yapılıyor elde kalan oy pusulası olması gerekenden fazla. Bu nasıl oluyor? Bu sefer ne yapıyorlar bu birbirini tutmuyor, bu ne kadar fazla diyelim ki 70 tanesi kullanılmış. 30 tane var ama elde var 40 tane. 10 tane boşu alıp iptallerin içine atıyorlar. İptallerin içinde boş oy çıkıyor.

Burada size hak veriyorum. Bu seçimlerde önceki seçimlerin tersine dikkat ederseniz ne oy ve ötesi hareketi ne de CHP seçimleri baştan şaibeli ilan etmediler. genellikle CHP seçim olmadan şaibe olacağı şeklinde algı oluşturur. Bu sefer hiçbir şey yapmadılar. Herkes sakin. Bu şaşırtıcı bir şey. Her oy kullanan hakikaten bir gariplik var diyor. Bu çok dikkati çekti. Hakkımıza oy verenler hakkına sahip olmadan tam olarak görevimizi layıkıyla yapamadık. Tekrar şunu da söylüyorum burada oluşan eksiklik, tecrübesizlik, oy hırsızlığını meşru kılmaz, haklı kılmaz. Bunu eğer öyle düşünürsek gücü gücü yetene olur. Şunun hakkını vereyim sandık kapandıktan sonra parti teşkilatı ve partili arkadaşlarımız meseleye çok ciddi sahip çıktı ve arkamda çok durdu. 

(Neden ilçeleri iptal etmedi?) 

YSK, gerekçeli geniş kararını yayınlamadı. Bir ara karar yayınladı. İptal edilmiştir diye. Gerekçeli kararda az önce anlattığım konulara yer verecektir. Aynı zamanda bu görevlilerin yaptığı işlemlerin seçim sonucunu şüpheli kıldığını verecektir. Görüşmeler esnasında her partinin temsilcisi oradaydı. Konuşulan konular biliniyor. Biz de biliyoruz. Bana göre tereddüt büyük oranda giderildi. Bir kez daha söylüyorum. Oy verenlerin bir kusuru yok. Oy verenler kusura bakmasınlar. Oylarına daha iyi sahip çıkabilirdik. Hepsine söylüyorum. Gelelim bu gerekçeli karar bir an önce yayınlanmalı. Seçimlerin yenilenmesinde karar verilmesindeki bütün gerekçeleri göreceğiz. 

Seçim kurulu veya itiraz mercisi itiraza göre işlem yapıyor. İtiraz edilen ilçelere de ettik, CHP bizim itirazımıza karşı itiraz yapmış. Biz sadece iki yerde ilçeleri gündeme getirdik. Maltepe MHP ve Büyükçekmece'de de AK Parti. Bu iki ilçe incelendi ve reddedildi.  Şimdi bir kere birinci prensip bir konunun görüşülmesi için itirazın yapılması gerekir. Hangi konuyla ilgili müracaat yapıldıysa o konu incelenir. Sonucu değiştirecek işlem olmadığı için iptale gerek yok.

Bu seçimde iş ağırlıklı olarak mağdur olan, mağdur edilen bu seçim öyle geçecek. En azından bir müddet başlangıçta bunlarla geçer. İtiraz süreci tamamlanmamışsa mazbata verilmemesi lazım bana göre. Biz incelememizi yaparız iptal ederiz. Hukuken bu doğru olabilir ama kamuoyu algısı doğru olmayabilir. Belki bu konuyu tekrar ele almak lazım.

İnsan olan yerde hata da olur. Keşke olmasa. Ne zaman bu sorun olmuyor? Aradaki fark büyük olunca. Ankara'da, Adana'da Mersin'de yaptık mı? Oralarda kazanınca keyifleri yerinde. Hukuk var. İstanbul'da durum böyle olunca kıyamet koparıyorlar. Çifte standart olmaz. Ben haklıysam hukuk var. Ben haklı değilsem YSK çete. Bunlar olacak iş değil. Halbuki başlarken en güvendiğimiz kurum YSK'ydı. Ne oldu o arada?

SU VE AKBİLDE İNDİRİM

Suyla ilgili indirim vaadim benim de var. Yöntem farklı. O bir indirim vadediyor. Çok çocuklu ailelerden daha az alalım gibi bir yaklaşım var. Bizim indirim teklifimizin içeriği farklı. Şimdi o indirimi şu anda AK Parti Meclis Grubu teklif olarak getirecek. İkisi oylanacak ve biri kabul görecek şu anda komisyonda. Ben onun haberini veriyorum. Keşke rakibim İmamoğlu bunu ilk göreve başladığında belediyelerin verilerini kopyalamaya uğraşacağına bunu yapsaydı. Bunları getirseydi, çıkarsaydı.

Akbil de şöyle. bizim oradaki taahhüdümüz şu. Adalar'da yaz kış oturanlara bedava olacak. Biz çöpte geri dönüşümü teşvik edeceğiz. Buradan elde edeceğimiz kazancı öğrenci akbilşerine indirim olarak yansıtacağız. Bir kaynak olarak yapacağız. Seçimler oldu, Ekrem Bey başkan olarak Meclis'i çalışmaya başlattı. Orada bu gündeme geldi. 85 liradan 50 TL'ye. Bizim meclis üyemiz çıktı dedi ki biz AK Parti grubu olarak 50 lira değil 40 liraya düşüreceğiz. Şu anda yapılan o. AK Parti grubunun seçimlerden sonra gündeme getirdiği indirim teklifinim işleme konmasıdır. Bu benim düşündüğüm indirim şekli değil.

İETT 600 milyon zarar ediyor ve belediye bütçesinden destekleniyor. Kaynak oluşturalım. Hem çevreye faydamız olsun. Hem karşılayalım. Bu hala yapılabilir. Bu indirim hayırlı olsun öğrencilere. Ulaşım da su da hayırlı olsun. Sürdürülebilir. İstanbullu bize fırsat verirse, istanbulluların hayatını kolaylaştıracak, şehrin daha yaşanılabilir hale gelmesi için çok güzel çalışmalarımız var.

(SANATÇILARIN AÇIKLAMASI)

Sanatçılar bizim toplumumuzun ortak değeridir. Nasıl Atatürk bizim ortak değerimiz ise sanatçılarımız da değerimizdir. Sanatçılarımızın bir tarafta kümelenmesi çok doğru bir iş değil. İstanbul'un yarısı beni desteklemiş yarısı da arkadaşı desteklemiş. Siz diğer yarısının gönlünü kırmış olursunuz. Sanatçı herkese hitap eder. Siyasi görüşü mutlaka olacak. Bireysel olarak da ifade edebilir. Sorun hep beraber organize olup onların sloganını da altına koyarak koro halinde desteklemek sorun. Onların kariyerine sorun verir. Biraz gönlüm kırıldı. Bizim ne eksiğimiz var canım. İstanbul'da 1 asırdır yapılamayan projeleri yapmışız. Yaşın ondan büyük ama deneyimliyim. Bunlar bir anlam ifade etmiyor mu? Bu kadarcık da bir sitemim olsun.

Çok keyifli bir kampanya yapacağız. Dertlerimizi konuşarak çözmemiz lazım. Birbirimizi daha çok dinlememiz lazım. İstanbul benim için tek partidir. Hayatım boyunca, siyaseti hizmeti kurban etmedim.

Kimsenin partisine bakmadım, yine de bakmayacağım. Tek işim onların işini görmek olacak.

İstanbul halkının da yararına olmayan hiçbir işe imza atmayacağım. Benim makam, mevkii hırsım yok.

Doğduğum büyüdüğüm şehre çok büyük hayallerim var. İsteksiz diyenlere gülüp geçiyorum. Çok istekliyim.

Başarı 3 şeyle mümkün, bir lideriz olacak, iki kadronuz olacak, 3 projeniz olacak. Liderimiz Cumhurbaşkanımız. Ben ve benim kadrom, proje ise gani. Başarıda da 3 şeye inanırım. Kararlı olmak, uyumlu olmak, verimli olmak. 16 yıllık siyaset hayatımda ben bunu bilirim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...