Aziz Yıldırım, 'Kendimi köprüden atacağım'

İşte Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları; "Yargıtay başsavcılığında bizim dilekçemiz vardı. O inceleniyor. İtiraz dilekçesi. Şu anda kamuoyu gibi biz de bekliyoruz. Ben de bekliyorum çok da önemli değil benim hapiste yatmam. Önemli olan Türkiye'nin durumu. Biz hapisten korkmuyoruz. Biz dava adamıyız. 1 yıl yattım. 2 sene 4 ay gibi bir şey daha yatacağım. Doğal bir süreç. Eğer suçsuz olduğunuzu kabul ediyorsanız insanların vicdanında yeniden yargılanırsınız. Mühim olan benim insanları vicdanında temiz olmam"
"ŞİKE DAVASI OLMASAYDI DA HEDEF OLURDUM"
"Bildiklerimi açıklarsam yer yerinde oynar diye bir şey demedim. Ben değişmem 62 yaşındaki bir adamı değiştirebilir misiniz? Ben neysem oyum. Fenerbahçe'yi de konuşacağız, Aziz Yıldırım'ı da konuşacağız. Bu iki konu bir bütün, ayıramayız. Şike davası olmasaydı da hedef olurdum. Şamil Tayyar benim Ergenekon'un kasası olduğumu yazdı ve söyledi. Beni Ergenekon'a bağlamak istiyorlardı ama başaramadılar. Askerle benim bir ilişkim vardı sandılar. Halbuki bizim ortak noktamız Fenerbahçe. İhaleler aldı Aziz Yıldırım, silah sattı dediler. Ben Nato mütehattitiyim. Yol yaptım. Türkiye'nin bir özelliği var her şey sansasyon. Ben her şeyi göze alıp geldim."
"17 ARALIK'TA YAPILANLARI KINIYORUZ"
"17 Aralık'ta yapılan bir operasyondur. Ülkenin genel durumu üzerinde kendimizi odaklıyoruz. Bugün Ergenekon, Balyoz, Oda TV, Cübbeli Ahmet davası... Yani özel mahkemelerde yargılananların hukuksuz yargılandıklarını beyan ediyoruz. 17 Aralık'ta yapılan bu hadiseyi kınıyoruz. Aynı zamanda Fetullah hocanın da ses kayıtlarının yayınlanmasını da tasvip etmiyoruz. Bu da bir operasyon. Kanuna göre gereken yapılacak."
"SUÇLULUĞUMUZU İNTERNETTEN ÖĞRENDİK"
"İktidar yanlış yaptı. Adil yargılanmayı yaprken usulüne ve kanuna göre yapılmalı. Benim resimlerimi çektiler hapishanede. Bir algı oluşturuldu. Kanun, hakim, savcı eldeki belgelere göre yargılamalı. Gizlilik kalktıktan sonra herkes öğrenecek. Gizlilik varken internet sayfalarından öğrendik suçlu olduğumuzu. Suç var veya yok o ayrı bir konu. Mahkeme gerekeni yapar. Rejimi sıkıntıya soktuk. Bütün partiler şikayetçi. AKP, CHP, MHP, BDP şikayetçi. Bunu çözmek hükümetin görevi. Yeniden adil yargılanma yaparak bu insanların suçlu olup olmadığını ortaya koyacaklar. Ben yatmayı göze aldım. Kamuoyu öğrensin. O insanlara yazık. İnsanlar kanserden ölüyor içeride."
"İTİBARSIZLAŞTIRMA HAREKETİ İLE TUTUKLADILAR"
Tolga Deniz Aytöre: "Başka bir mahkemeye gittiniz. Neyle yollayacaklar sizi. Özel yetkili savcıların belgeleriyle. Yani polis fezlekeleriyle. Biz o fezlekeler sonucu UEFA'ya gittik. Daha savunması alınmamış insanı örgüt lideri olarak lanse edemezsiniz. Mahmut Uslu: "Biz neyi konuşuyoruz. Biz o yaptı ve bu yaptının ötesindeyiz. Başbakan "Evet, yanlışlar olmuş" diyor. Allah'a havale etmiştik bunları ama Allah'a havale etmeden de inşallah burada çözeceğiz."
Aziz Yıldırım: "Emenike'nin parası görüntülü dediler. Bir şey çıkmadı. Biz görmedik bugüne kadar. Siyah çanta var dediler. Bizde Emenikte'nin paralarının görüntüleri var dediler. Sivas'ta görüntü var dediler, yok. Buca maçında şike olduğunu biliyoruz dediler, iddianameye bile girmedi. Bunları ne zaman öğreneceğiz. İddianame açıklandığı zaman. Herkesi itibarsızlaştırma hareketiyle içeriye aldılar ve tutukladılar.
"ZEKERİYA ÖZ GALATASARAYLIYDI"
Yıldırım: "Ya biz kurtulacağız, adil yargılanacağız, ya da bütün haklarımızı iade edecekler. Mehmet Berk şunu söylüyor. Bu davanın kilididir bu: "Bu dava bana Zekeriya Öz 'den geldi. Öz Galatasaraylı'ydı. Davanın kendisinde olmasının yanlış olduğunu söyleyerek dosyaları önüme koydu... Davalar sıradan bir dolandırıcılık çerçevesinde ele alınabilirdi. Bu durumda bu kişileri çağırıp, ifadelerini alıp salmaya karar verdim. TBMM'de kanun değişti ve yapabileceğimiz bi şey yoktu. Önüme gelen dosyada Fenerbahçe ile ilgili şike içeren dosyalar vardı. Bunu sadece Fenerbahçe davası ile ilgili ele almak doğru olmaz, diğer davalara bakmak lazım dedim.
"ÖZGENER İLE OLGUN PEKER'İN NE İLGİSİ VAR"
Aytöre: "Biz şikeden ve haksız çıkar örgütü olmaktan suçlandık. Bunları görüleceği yer, 6222'ye dönerseniz cebir ve şiddet yoksa özel mahkemeler bunun yeri değil. Özel Yetkili Mahkemeler'e bunu gitmesi için cebir ve şiddet olması gerekir. Silahlı suç örgütünden 2 şeyi sağlıyorsunuz. Hukuka aykırı dinlemeler için gerekli mahkemeleri yönlendiriyorsunuz. Meşhur dinleme kararları nasıl başlıyor. Azzi Yıldırım Mahmut Özgener ile telefon görüşmesi yapıyor. Mahmut Özgener ile Olgun Peker'in ne ilgisi var. Olgun Peker Mahmut Özgener'i bir transfer için arıyor. Aziz Yıldırım, Mahmut Özgener'i, Peker de Özgener'i arıyor. Öyleyse bunlar örgüt diye bir sonuca varılıyor. Biz bunlar için yargılanıyoruz."
AZİZ YILDIRIM: "BEN HAKEM AYARLAMASI YAPIYORMUŞUM"
Yıldırım: Savcıya emniyet olarak dersiniz ki Aziz Yıldırım'ın telefonunu dinleyin. Telefonlar benim üzerime değildi. Sektreterimiz üzerindeydi. Basına verilen şişirme haber.Şu kadar telefonu var, bu kadar silahı var diyerek algıyı kirletmek. Özgener ile ilgili alınan yetki. Mahmut'u almışlar. İddia şu. Hakem ayarlaması yapıyormuşum. Mahmut bey ile yaptığım telefon görüşmeler sonucu 5 telefon görüşmesi var. Bunların çözümünü yapmadan kuvvetli şike var diye dinleme yapıyorlar. Beni dinleyebilmek için hakem ayarlaması yaptığımız gerekçesiyle mahkemeye gidiliyor, onlar da özel mahkemeden izin alıp dinlemeye başlıyorlar. Bu tapeleri yasadan önce deşifre ediyorlar. Savcılığa götürdükleri her evrakta el yazısı doldurma yapıyorlar."
''KENDİMİ KÖPRÜDEN AŞAĞI ATACAĞIM''
''Aziz Yıldırım, İbrahim Akın'a para verdi diyorlar, benim verdiğimi ispat etsinler kendimi köprüden aşağı atacağım''
SES KAYITLARINI İSTEDİ
Yıldırım tapeler ile ilgili olarak "Ben ses kayıtlarını istedim. Geçen gün isim vermeden, mahkemeden bir gazeteciye cevap veriyor. Biz vermedik diye. Ben dinleyeyim benim sesim mi, değil mi?" dedi.
Ahmet Hakan'ın vermediler mi şeklindeli çıkışına ise "Bir tanesini dinlettiler. Biz bu kayıtları internette gördük diyoruz. Polis fezlekesinde kısaltmışlar ve suçlamaya uygun hale getirmişler. Bütün okuduğunuzda farklı çıkma olanağı da vardı. Türkiye'de yargılanmanın nasıl olduğu ortada. Başbakan ve diğer siyasi partiler bunu ifade ediyor. Bu operasyonun tamamı içinde yer alan herkes dağıtıldı." diyerek cevap verdi.
Aziz Yıldırım moderatör Ahmet Hakan'ın, "Mahkeme salonunda Aziz Yıldırım telefon görüşmesi size ait midir sorusuna evet dedi mi demedi mi?" sorusuna Aytöre, "Orada kesildi Yıldırım'ın beyanı. Aziz Yıldırım bu ifadeler benimdir. Ama bu tapeleri kabul etmityorum dedi. Bunları dinlemek istiyorum dedi. Benim konuşmalarımı bana dinletin diyor. Dinletmek zorundalar. Bilirkişiye yollatmalarını istedik, üzerlerinde oynama var mı yok mu?" diye yanıt verdi. Fenerbahçe başkanı para verilme konusunda kanıt aradığını söylerken, "Tamer Yelkovanlı Yusuf Turan'a parayı nasıl vermiş. Bunu ispat etsinler ben kendimi köprüden atacağım. Tanımıyorlar birbirlerini, hapishanede tanıştılar. Buca maçında beni görüyorlar. Ahmet Çelebi geliyor bilet paramız yok diyolar, sonra gidip onlara gelin diyorum taksiyle kombineyi vereyim diye. Bunu Bucaspor maçıyla ilişkişendiriyorlar." dedi ve ekledi:
KENDİMİ KÖPRÜDEN AŞAĞI ATACAĞIM
"Aziz Yılırım parayı verdiler diyorlar. Bunu ispat etsinler. Ederlerse köprüden aşağıya atacağım kendimi. Hangi tarihte kime vermişim, nasıl vermişim, hangi hesaptan vermişim." Aziz Yıldırım İbrahim Akın konusuyla ilgili olarak ise, "İbrahim Akın kendi menajeri Yusuf Turan'la görüşme yapıyorlar. Geliyor diyorlar ki İbrahim Akın ile Aziz Yıldırım şike yaptı. Polis fezlekede bunu yazıyor. İbrahim Akın'a Aziz Yıldırım 100 bin Euro verdi diyorlar. İbrahim Akın savcılıkta bunu kabul etmiyor. Hayır diyor. Geliyor Mehmet Berk'e. Avukatıyla beraber sorguya alıyor. Mahkeme'de 100 bin dolar aldığını kabul ettiriyorlar. Tutuklama kararını görünce itiraz ediyorlar ve biz bunu kabul etmiyoruz diyorlar. Biz bunlarla yargılanıyoruz. Sevk edilince mahkemeye kabul etmediler. Mehmet Berk'i HSYK'ya şikayet ettik." yorumunu yaptı. Ahmet Hakan ise bir tape kaydından Aziz Yıldırım'a şu pasajları okudu: "İlhan Ekşioğu ile sabit hatta mısınız diye soruyor. Evet diyorsunuz. Şimdi sen aşağıda 550 kaldı dimi göndereceğiniz? Verdik diyor. Sıkıntı var konuşmam lazım diyorsunuz. Bunu da beraber yapıp öyle konuşalım. Sen Sapancıla'ya mı yaptırıyorsun diyorsunuz?" Fenerbahçeli yönetici Mahmut Uslu ise, "Trabzonspor için çok ciddi tapeler var. Onların 2. başkanlarının avukatının, o günkü emniyet müdürlerinin sözleşmeli avukatı ile aynı olduğunu yeni öğrendim." yorumunu yaptı.
TARLALAR CEVABI
Moderatör Ahmet Hakan, İlhan Ekşioğlu'nun, "Ekinler çıkar, 3 tarlayı sürdük" ifadelerini sorması üzerine Yıldırım, "Onların hiç biri şike olayı içinde değerlendirilmedi" diye konuştu ve savcı Mehmet Berk için şu ifadeyi kullandı: "Mehmet Berk'in vermiş olduğu beyanda bu operasyonun sadece Fenerbahçe için yapıldığını ve diğerlerinin de sonradan bu olaya katılmak istediğini görüyoruz. Bütün davalar için bu davaları destekleyen bir şey yoksa çöp olduğunu ve bunlarla bu davanın yapılamayacağını söylemek istiyoruz." F.Bahçe başkanı, Emniyetin 19 maç iddiası ile ilgili olarak, "19 maçtan 7 maça indiler. Böyle bir şey Avrupa'da olsaydı o savcılar ne olurdu acaba. CAS'ta bu polis fezlekeleri ile bizi son 7 maç ile ilgili değil Gençlerbirliği maçı ile suçladılar. Eğer bunu polisler yazmışsa doğrudur dediler." diyerek savcıların görev yerlerinin değiştini hatırlattı.
"İBRAHİM AKIN ÇOK İYİ ÇOCUKTUR"
Aziz Yıldırım: "Ben 2.5 sene yatmaya hazırım korkmasınlar. Yoksa gelmezdim yurt dışından."  Ahmet Hakan: ''İbrahim Akın 2012'de diyor ki Mehmet Berk benim ifademi beğenmedi ve beni çocuklarımla tehdit etti ve bir daha göremezsin dedi. Aziz Yıldırım: "İbrahim çok iyi çocuktur. Onun bir özelliğini hapishanede öğrendik hayır deme özelliği yok."  Aziz Yıldırım: "Manisa başkanı benim arkadaşım. Ben Sadri Şener'e de kaç milyonluk ihaleyi verdim dedim. Arkadaşım benim, dostum. Başkanlık bitince arkadaşlık bitecek mi? Adnan Polat'la da arkadaşım. İşim olursa o halleder, onun işi olursa ben hallederim. Bunlarla ilişkim bu dedim. Belgeleri göstermeden ben açıkladım." Aziz Yıldırım: "TFF'de yargılandım. Sonuç ne oldu? Parelel devlet orada da var. Başbakanın dediği gibi değil. Orada 2 grup var. 2 grup yanlış karar verdi. Önce oyladılar bir şey yok dediler, başka bir oylama daha yaptılar, sonra ceza var dediler. Bunun duyumunu aldık."