Tgrt Haber
19 Kasım 2017 21:15

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Ahmet Kaya'nın mezarını ziyaret etti

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, sanatçı Ahmet Kaya'nın mezarını ziyaret etti.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, Ahmet Kaya'nın mezarını ziyaret etti
ibrahim kalın,,gündem,,ahmet kayanın mezarı,

Ahmet Kaya'nın Paris'te Pere-Lachaise'deki mezarına çiçek bırakan  Kalın, mezarın başında kısa bir süre dua okudu. Kalın, burada basın mensuplarına yaptığı açıklamada, vefat yıl  dönümünde Kaya'yı mezarının başında tekrar rahmetle, minnetle yad ettiğini  söyledi.Ahmet Kaya'nın, Anadolu topraklarının yetiştirdiği "yüreği büyük,  gönlü zengin, yetenekli sanatçılarından bir tanesi" olduğunu vurgulayan Kalın,  şöyle devam etti:

  "Tabii burada hüzünlü bir gurbet hikayesi var. Zira ülkesini,  vatanını, toprağını, o toprağının taşını, suyunu, güneşini, rüzgarını bu kadar  seven bir insanın ahir ömründe yurt dışında vefat etmesi aslında çok hazin bir  hikaye.Bizde gurbet kelimesi ile gariban kelimesi, garip kelimesi aynı kökten  gelir. Gurbette olmak garibanlıktır. Aslında bu dünyada olmak da gurbette olmak  gibi birşeydir ama Ahmet Kaya'nın yaşadığı 'gurbette gurbet' gibi birşey oldu.  Tabii unutulup gitmek, terk edilip gitmek Ahmet Kaya'ya yakışan bir tutum  değildi. O hep ülkesinin güzellikleri için mücadele etmiş, kavga vermiş bir  insandı. O yüzden ömrü boyunca 'acılara tutunarak yaşamayı' öğrendi. 'Saçlarına  yıldız düşmüş, koparma anne' dediğinde o aslında bütün anaların yüreğinde taht  kuran bir evladı ifade ediyordu, onun duygularını ifade ediyordu."

Ahmet Kaya'nın sazıyla, sözüyle ve şiiriyle her zaman hakkın, haklının  yanında olduğunu belirten Kalın, şöyle konuştu:"Yeri geldi bu ülkenin namuslu solcularını, sağcılarını savundu. Yeri  geldi 28 Şubat'ta başörtüsü mağduru olan bayan kardeşlerimizi savundu. Yeri  geldi, yine 28 Şubat sürecinde bir şiir okuduğu için hapse mahkum edilen  Cumhurbaşkanımızı Pınarhisar'a uğurlayan o kutlu topluluk içerisinde yer aldı.  Duruşu hep bu ülkenin milli değerleri, tarihi, coğrafyası, irfanı üzerine  kuruluydu ve müziğin evrensel dilini kullanarak aslında ülkemizin hikayesini  anlattı, eserlerinde, yorumlarında, bestelerinde. O yüzden de insanımızın  kalbinde bir taht kurdu. Fikri görüşü ne olursa olsun, kentli olsun, köylü olsun,  genç olsun, yaşlı olsun, bu nimete vasıl olmak diyeyim, her sanatçının arzu  ettiği ama herkesin belki ulaşamadığı aslında büyük bir makamdır. Ahmet Kaya'yı  bu yönüyle de tekrar rahmetle andığımızı yad ettiğimizi ben ifade etmek  istiyorum."

 "Tabii yıllar geçti vefatının üzerinden, özlüyoruz." diyen Kalın,  kendisinin de halk müziği ile ilgilenen birisi olarak, Ahmet Kaya'nın eserlerini,  yorumlarını dinlediğini, çaldığını ve söylediğini ifade etti."Ne mutlu ona ki, çok sevdiği ülkesinden uzakta vefat etmiş olmasına  rağmen bugün ülkesi onu hayırla yad ediyor." ifadesini kullanan Kalın, şunları  söyledi:  "Şurada mezarının üzerine de yazmışlar. 'Hoşçakal sevgili ülkem' diye.  Giderken de bu duyguyla gittiğine inanıyorum. Hayatı boyunca da hep bu duyguyla  yaşadı. Ülkesini gerçekten seven bir insan olarak. Tekrar Allah rahmet eylesin.  Kendisini tekrar hayırla rahmetle, hasretle yad ediyorum."

"O günlerden bugünlere çok şey değişti"

Ahmet Kaya'nın yurt dışına çıktığı Türkiye ile günümüz Türkiyesi  arasında ne fark bulunduğu yönündeki soru üzerine Kalın, şunları kaydetti:"Tabii Ahmet Kaya'nın başına gelen o büyük haksızlık, bir cinnet  halinin oluşturduğu iklimde meydana geldi. Yani 28 Şubat sürecinde. O dönemde  mağdur olan, binlerce, on binlerce insan gibi Ahmet Kaya da, o korku ikliminin  içinde bu haksızlığa maruz kaldı. Sanatını, müziğini özgürce icra edip ülkesini  daha iyi noktalara taşımak, Kürt'üyle, Türk'üyle, Çerkezi'yle, Arap'ıyla,  dindarıyla laikiyle, sağcısıyla solcusuyla, köylüsüyle kentlisiyle, doğulusuyla  batılısıyla bütün Anadolu insanını kucaklamaya çalışan bir çığlık iken, maalesef  böyle büyük bir haksızlıkla karşı karşıya kaldı ama hamdolsun o günlerden  bugünlere çok şey değişti. Artık bunların da biz muhasebesini yapıyoruz. Bu tür  dönemlerin tekrar yaşanmaması için birlik beraberlik içerisinde çalışıyoruz. İşte  o zaman Ahmet Kaya'nın hapse gönderdiği Cumhurbaşkanımız bugün bu ülkenin  başında, 15 yıldır bu ülkeyi başbakan ve cumhurbaşkanı olarak yönetti, yönetiyor.  Kendisi de Ahmet Kaya'yı hep çok sevmiştir, hep hayırla yad eder, ara ara  fırsatımız olduğunda da bahsi geçer. İnşallah o günlerin bir daha yaşanmaması  için, hele ki böyle kıymetli sanatçılarımızın bu tür haksızlıklara maruz  kalmaması için hepimizin elbirliğiyle çalışmaya devam etmesi gerekiyor."

Ziyarette Kalın'a, Türkiye'nin Paris Büyükelçisi İsmail Hakkı Musa da  eşlik etti.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...