Tgrt Haber
14 Kasım 2021 09:23

Hayaldi gerçek oldu: Türk birliği tarih sahnesinde

Türk dünyasında birlik ve beraberlik rüzgârları esiyor. Birçok Türk liderinin hayali olan ve uzun uğraşlar verilen birliktelik hayata geçti. TÜRKSOY’UN Genel Sekreteri Kaseinov “Artık uluslararası arenada söz sahibi büyük bir teşkilatımız var” dedi.

Hayaldi gerçek oldu: Türk birliği tarih sahnesinde
türkiye,,azerbaycan,,turgut özal,,süleyman demirel,,muhsin yazıcıoğlu,,alparslan türkeş,

Bağımsız Türk devletlerinin tek çatı altında toplanması hayali önceki gün İstanbul’da düzenlenen zirve ile gerçekleşti. Türk dünyası açısından dönüm noktası olarak nitelendirilen Türk Konseyi 8. Zirvesinde konsey, ‘Teşkilat’ statüsüne kavuşurken, Türk devletleri arasındaki iş birliği de yeni bir boyut kazandı. Bu kapsamda, üye devletler arasındaki bütünleşme bir üst seviyeye taşınırken, bundan sonraki süreçte askerî, siyasi-ekonomik iş birliği, savunma-sanayi, eğitim, kültür, sanat-spor, ulaştırma, sağlık, afetle mücadele ve turizm gibi çok çeşitli alanlarda dayanışma güçlendirilecek. İstanbul’daki zirvenin ardından Türk dünyasında birlik ve beraberliğin sağlandığı değerlendirmesi yapılırken, bir dönem birçok Türk liderinin hayali olan Türk Birliğinin kurulması da hayata geçmiş oldu.

 

ÖZAL: NİYE BİR ARADA OLMAYALIM

1991’de Sovyetler Birliği’nin çökmesiyle Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan Cumhuriyetleri bağımsızlıklarına kavuşarak “Türk Dünyası” kavramı ortaya çıktı. Turgut Özal’ın cumhurbaşkanı olduğu dönemde Türkiye, yeni Türk Cumhuriyetleri ile ilişkilerine büyük önem verdi. Hatta bu ülkeleri kapsayan 11 günlük ziyaret bile yapmıştı. 1992 yılında ise Özal’ın ev sahipliğinde Ankara’da bağımsız Türk devletlerinin katıldığı bir zirve düzenlendi. Zirveye; Azerbaycan Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan’dan dönemin liderleri katıldı ve ‘Ankara Bildirisi’ imzalandı.

DEMİREL: AB’DEN ÖNCE TÜRK BİRLİĞİ

Süleyman Demirel Üniversitesinin 2004-2005 akademik yılı törenine katılan dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de “AB üyesi olacağız ama Türkiye Birliği, AB’den daha çok lazım bize’’ açıklamasını yapmıştı. Demirel,  Turgut Özal’ın ardından 1994, 1995, 1996, 1998 ve 2000 yılında düzenlenen Türkçe Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları zirvelerine katıldı. 2000’de Azerbaycan’ın ev sahipliğinde Bakü’de düzenlenen zirvede konuşan Demirel “İlkini 1992 yılında Ankara’da gerçekleştirdiğimiz Türkçe konuşan ülkeler zirveleri o günden bugüne kadar aramızdaki anlayış birliğinin, dayanışmanın ve ortak bilincimizin güçlenmesine yardımcı oldu” demişti.
MHP’nin kurucusu Alparslan Türkeş, Türk birliği ülküsünün bir hayal gibi görülmemesi gerektiğini belirtirken “Türk Birliği ülküsü, yeryüzündeki bütün Türklerin bir millet ve devlet hâlinde, bir bayrak altında toplanması ülküsüdür. Bunun tahakkuku, bazı kimselere ilk bakışta imkânsız gibi görünebilir” şeklinde açıklamıştı.

Büyük Birlik Partisi (BBP) kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu da “Türk dünyası ile birleşsek diyorum, İslam coğrafyası ile beraber olsak diyorum” ifadelerini kullanmıştı.

Hayaldi gerçek oldu: Türk birliği tarih sahnesinde

TÜRKİYE’NİN ETKİSİ

Son dönemde bölgesel ve küresel alanda daha aktif bir politika izleyen Türkiye, Orta Asya Türk cumhuriyetlerinin de dikkati çekti. Türkiye’nin Libya başarısı, Azerbaycan ile ikinci Karabağ savaşı sürecinde yaptığı iş birliğinin getirmiş olduğu zafer, Türk dünyasında sevinçle karşılandı. Türk Birliğinin kurulması gerektiği yönünde düşünceler de bu kapsamda yeniden gündeme geldi. Türkiye ile Türk dünyası arasındaki ilişkinin stratejik derinlik kazanmasında en önemli faktörün, Türkiye’nin siyasi ve ekonomik açıdan önemli bir güç hâline gelmesi olarak değerlendiriliyor.

SÖZ SAHİBİYİZ

Türk Devletleri Teşkilatının ortaklarından TÜRKSOY’UN Genel Sekreteri Düsen Kaseinov, Türkiye’deki zirvenin ardından gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Kazak devlet adamı Kaseinov “Geçen 30 yılda devlet başkanlarımızın himayelerinde atalarımızın binlerce yıldır kuşaktan kuşağa aktarıp günümüze ulaştırdığı kültürel mirası canlandırarak aramızdaki dostluğun, kardeşliğin ve barışın aracı hâline getirdik. Aramızdaki birlikteliği güçlendiren Türk Konseyini yürekten kutluyorum” dedi.  Kaseinov “Bugün geldiğimiz konum 30 yıl önce böyle bir şey hayal dahi edilemezdi. Teşkilat ismini değiştirdi ve kurumsal yapısını daha da sağlamlaştırdı. Türkmenistan’ın katılımı ile Teşkilat’ın eksik halkaları tamamlanmış oldu. Bu açıdan da bir dönüm noktası. Artık uluslararası arenada söz sahibi büyük bir teşkilatımız var. Bu Teşkilat, sadece Türk dünyasını değil aynı zamanda dünyadaki ihtiyacı olan yardım eli uzatan bir teşkilata dönüşüyor” diye konuştu.

ZİRVE SONRASI ORTAK BİLDİRİ     

> Türk Dili Konuşan Ülkeler İş birliği Konseyinin adı “Türk Devletleri Teşkilatı” olarak değiştirildi.
> Türk Dünyası 2040 Vizyonu” Türk devletlerinin ortak çıkarlarının bulunduğu stratejik bir belge olarak kabul edildi.
> Türkmenistan’ın gözlemci ülke olarak Türk Devletleri Teşkilatına katılmasından duyulan memnuniyet ifade edildi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...