Tgrt Haber
20 Haziran 2018 18:42

Ağbal: Tarihi bir seçimin arifesindeyiz

Maliye Bakanı Naci Ağbal, "Türkiye'yi ileriye mi götüreceğiz geriye mi götüreceğiz, Türkiye'nin kazanımlarını koruyarak güçlendecek miyiz yoksa açık söyleyeyim bir yıkım ekibinin marifetiyle bütün bu kazanımlardan vazgeçecek miyiz? Bu kadar önemli, bu kadar tarihi bir seçimin arifesindeyiz." dedi.

Ağbal: Tarihi bir seçimin arifesindeyiz
naci ağbal,,seçim,

Niğde'de bir otelde Ticaret ve Sanayi Odası üyeleri ve sivil toplum  kuruşlarının temsilcileriyle bir araya gelen Maliye Bakanı Naci Ağbal, burada yaptığı  konuşmada, hükümet olarak millete hizmetkar olduklarını ve olmaya devam  edeceklerini söyledi.

Son 16 yılda AK Parti hükümetleri olarak memleketin her tarafında  birçok alanda yatırımlar yaptıklarını anımsatan Ağbal, bu dönemde Niğde'nin de  çok ciddi anlamda yatırım aldığını belirtti.

Ağbal, 24 Haziran'da Türkiye'nin çok önemli, tarihi bir seçim  yapacağını vurgulayarak, bu seçimin bir taraftan Cumhurbaşkanlığı Hükümet  Sistemi'nin ilk seçimi olma özelliğini taşıdığını, ikinci olarak da yeni sistemde  daha güçlü bir şekilde oluşabilecek parlemento ve milletvekilliği için oy  kullanacaklarını aktardı.

Bu nedenle seçimin tarihi bir seçim olduğunun altını çizen Ağbal,  şunları kaydetti:

"Türkiye'yi ileriye mi götüreceğiz geriye mi götüreceğiz, Türkiye'nin  kazanımlarını koruyarak güçlendecek miyiz yoksa açık söyleyeyim bir yıkım  ekibinin marifetiyle bütün bu kazanımlardan vazgeçecek miyiz? Bu kadar önemli, bu  kadar tarihi bir seçimin arefesindeyiz. Seçimde yarış olur, projeler yarışır,  vaatler yarışır, idealler yarışır, vizyonlar yarışır ama seçimi kazanmak adına  günde 10 tane, 100 tane yalanının arka arkaya sıralandığı böyle bir seçim hiç  yaşamadık. Gerçekte seçimde ortaya konulanlara baktığımız zaman, ne olursa olsun  gözünü karartmış, ahlak değerlerini bir tarafa bırakmış, iktidara gelmeye çalışan  veya Türkiye'yi geri götürme noktası dışında hiçbir vizyonu olmayan bir siyasi  anlayışla birileri burada bir seçim yarışını götürüyor. Baştan itibaren seçimde  de siyasette de her zaman için ahlakı, erdemi, anlaşıyı Türkiye'nin önüne koyduk.  Hiçbir zaman bundan vazgeçmedik. Şu anda da bu anlayışla seçim çalışmalarına  devam ediyoruz."

Ağbal, son 16 yılda ekonomi politikalarında hep doğrular üzerine iş  yaptıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"En son 15 Temmuz alçak darbe girişimi dahil olmak üzere içeride ve  dışarıda Türkiye ekonomisi üzerinde oynanmak istenen bütün oyunlar karşısında  eğer Türkiye ekonomisi bu kadar güçlü ise bunun arkasında yatan en önemli  sebeplerden birisi yapılan reformlardır. 16 yıl boyunca eğer biz bu reformları  yapmasaydık, aynen 2001 yılında bir kitap fırlatıldığı gibi bugün giderdik. Bugün  bırak bir kitap fırlatmayı, ne fırlatırsan fırlat Türk ekonomisi sapasağlam  ayakta durabiliyor. Son 17 yıldır Türkiye ekonomisi ortalama yüzde 6 büyüyor.  Milli gelirimiz arttı. Bugün diyorlar ki 'Ne yaptınız 16 yılda?' Gözünüze,  dizinize dursun. 16 yıldır bu ülkede benim vatandaşımın cebi doldu, ev sahibi  oldu, araba sahibi  oldu, iş sahibi oldu, aş sahibi oldu ve her şeyden önemlisi  artık cebindeki paraya güvenir oldu."

Devlet bütçesinin hiçbir zaman olmadığı kadar bugün güçlü bir  noktaya geldiğini vurgulayan Ağbal, enflasyonu yüzde 60'lardan yüzde 10'ların  altına bu dönemde düşürdüklerini aktardı.

Bakan Ağbal, 1990 ile 2001 arasında Türkiye ekonomisinin sadece  ortalama yüzde 3,4 büyüdüğüne, ekonominin 11 yılda 4 defa yol kazasına uğradığına  dikkati çekerek, "2002-2017 yılları arasında ortalama büyüme oranı ise yüzde 5,9.  Yani iki kat büyümüşüz. Daha dikkat çekici olan 2010 ile 2017 arası, Türkiye  ekonomisi yüzde 6,9 büyümüş. Global ekonomik kriz olmuş, bütün dünya aşağıya  giderken, Türkiye ekonomisi yukarı gitmiş, yüzde 7 civarında büyümüş. Gelmiş,  'Türkiye ekonomisini büyüteceğiz' diyorlar, 'Ayinesi iştir kişinin, lafa  bakılmaz', sen geçmişte Türkiye ekonomisini ne kadar büyüttün ki bugün  büyüteceksin?" ifadelerini kullandı.

Ağbal, AK Parti olarak 24 Haziran seçimlerinden sonra 2023'e kalmadan  Türkiye ekonomisini yüksek gelirli bir ülke seviyesine getireceklerini belirtti.

Türkiye ekonomisinin artık dünyada diğer ekonomilerle rekabet ettiğine  işaret eden Ağbal, 1 milyar doların üzerinde ihracat yapılan ülke sayısının  kendileri iktidara gelmeden önce 8 olduğunu, bunu 33'e çıkardıklarını aktararak,  "Şimdi karar vereceğiz, bu 33, 333'e mi çıksın, yoksa tekrar 8'i mi dönsün?  İhracatımızı 5 kat arttırdık. 31 milyon dolardan, 162 milyon dolara getirdik. Her  ay ihracatta rekorlar kırmaya devam ediyoruz." şeklinde konuştu.

Bakan Ağbal, turizimde de yıl sonu itibarıyla 40 milyon turisti  aşacaklarını vurguladı.

Dünyada kriz yaşanan 2007 ile 2017 arasında Türkiye ekonomisinin 8  milyon 600 bin insanına ilave iş ürettiğini kaydeden Ağbal, bu dönemde Avrupa  Birliği'nin 27 ülkesinde yaklaşık 4,8 milyon istihdam olduğunu, avro bölgesinin  durumunun bu dönemde daha dramatik olduğunu, burada üretilen istihdamın 2 milyon  civarında olduğuna işaret etti.

Türkiye'nin en güçlü tarafının bütçesi olduğuna dikkati çeken Bakan  Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz iktidara geldiğimizde bütçe açıkları milli gelirin yüzde 10'unu  geçiyordu. Şu anda yüzde 1'lerde, 2'lerde bütçe açığı var ve global kriz  sonrasında hızlı bir şekilde onu düzeltmişiz. Sayın Kılıçdaroğlu, o kadar artık  yalan söylüyor ki, Maliye Bakanı olarak yalanlarını düzeltmekten yoruldum. Bari  maliye konusunda artık konuşma. Sayın Kılıçdaroğlu, buradan söylüyorum, belli ki  artık maliye müktesebatın tamamen geride kalmış. Ne vergi oranlarından haberin  var ne vergi kanunlarından haberin var. Geçen gün diyor ki, 'Bu devlet  bütçesinden ne kadar faiz ödediler, onu söylesin.' Biz devlet bütçesinden ne  kadar faiz ödediğimizi iyi biliyoruz ama sizin de Sosyal Güvenlik Kurumuna,  SSK'ya genel müdür olduğunuz zaman verdiğiniz açıkları da ve o açıklar yüzünden  bu ülkenin ödediği faizleri de biliyoruz. AK Parti iktidara gelmiş sene 2002, o  dönemde iktidar bütçe yapmış, her hükümet her yıl bütçe yapar. 2002 yılında 119  milyar bütçe yapılmış, onun yüzde 43'ü faize gitmiş. Bu nasıl bütçe, Sayın  Kılıçdaroğlu sen faiz bütçelerine alışmışsın, faiz ödemeye alışmışsın, bizim bu  dönemde ne kadar faiz ödediğimizi soracağına sen yaptığın Sosyal Güvenlik Kurumu  açıklarının faiz yükünü hesapla. Hesaplamaya gücün yetmez çünkü eski maliye  müktesebatını da kaybetmişsin. Bugün gelinen rakam sadece yüzde 8,4. Bütçenin  yüzde 92'si yatırıma gidiyor."

Bakan Ağbal, daha sonra Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ni  ziyaret etti.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...